Odatv sanıkları tutuklu değil, esir

Mahkeme 3 sanık hakkındaki tutuklama kararına gerekçe olarak geçen hafta mahkemeye ulaşan TÜBİTAK ek bilirkişi raporunda, kuvvetli suç şüphesinin devam ettiğini gösterdi. Sanık avukatları ise şunları söylediler:

Soner Yalçın’ın avukatı Hüseyin Ersöz: TÃœBÄ°TAK raporu daha önce bizim mahkemeye sunduÄŸumuz 3 ayrı üniversiteden alınan bilimsel raporları destekler nitelikte. Biz baÅŸtan beri bu bilgisayarlarda bulunan dosyaların dışardan baÅŸka bir 3’ncü el tarafından gönderildiÄŸini iddia ettik. DuruÅŸmada dinlenen uzman bilirkiÅŸi Tevfik Koray Peksayar’ın beyanları da bunu doÄŸrulayan niteliktedir. Ancak mahkemenin bütün bunlara raÄŸmen verdiÄŸi karar, bilimsel gerçeklerden kopuk, bunu iyi yorumlamayan, savunmaya kulaklarını tıkayan bir mahkeme heyeti ile karşı karşıya olduÄŸumuzu göstermekte. Bilgisayarlarında suça konu olan deliller çıktığı iddia edilen aynı davanın sanıkları Barış Pehlivan ve Müyesser Yıldız önceki duruÅŸmalarda tahliye edilmiÅŸtir.Â
Prof. Dr. Yalçın Küçük’ün avukatı Fehmi Demir: Karar, hukuka uygun değildir. Artık iş tutukluluktan çıkmış, tutsaklığa dönmüştür. Müvekkilim Yalçın Küçük, Soner Yalçın ve Hanefi Avcı adeta esir alınmıştır. Ceza muhakemesinde şöyle bir usul vardır. Bir kanıtta yüzde 1 bile şüphe varsa, sanıklar şüpheden istifade eder. Bugün manüple edilemeyecek hiç bir dijital veri olmadığı hem TÜBİTAK raporunda hem de mahkemede dinlenen bilirkişi tarafından açıklanmıştır.
Hanefi Avcı’nın avukatı Refik Ali Uçarcı: Bilirkişi raporu ile de ortaya çıkmıştır ki söz konusu 3 bilgisayara sosyal mühendislik saldırısı yapılmıştır. Bunun
ortaya çıkması, bu verilerin delil olarak kullanılmasını ortadan kaldırır. Mahkeme, hukuka aykırı bir değerlendirme yaparak TÜBİTAK
raporunu tutuklanmaya gerekçe olarak göstermiştir.