O miniklerin katili pirinçteki beyaz taştı

Güncelleme Tarihi:

O miniklerin katili pirinçteki beyaz taştı
Oluşturulma Tarihi: Mart 27, 2011 23:00

Bir buçuk yıl önce bir bayram günü şeker istemeye gittikleri kapının açılmasıyla ölüme yürüyen üç miniğin katil zanlılarını bulan özel ekibin yöneticisi Ercan Taştekin, bu uzun, sancılı ve kahredici süreci Hürriyet’e anlattı. “Aradığımız siyah pirinç olsa çoktan bulunmuştu. Biz pirincin içindeki beyaz taşı arıyorduk” diyen Taştekin, göreve başlamadan ekibine de şöyle dedi: “Ailelerinizden uzak kalacaksınız, hastanız olsa gidemeyeceksiniz, çocuklarınızla ilgilenemeyeceksiniz..” Hepsi de kabul etti.

Haberin Devamı

3 ÇOCUĞU İŞTE BURAYA GÖMMÜŞLER / WEB TV

İŞTE ÇOCUKLARIN CESEDİNİN BULUNDUĞU YER / Foto Galeri

KAYSERİ’de bir buçuk yıl önce kaybolan 9 yaşındaki Ahmet Tuna Tekin, 6 yaşındaki kardeşi Dilruba Tekin ile 11 yaşındaki Türkan Ay’ın katilini bulan özel ekibin yöneticisi, Asayiş Daire Başkan Yardımcısı Ercan Taştekin, yürüttükleri nefes kesen sürek avını Hürriyet’e anlattı.

“Bizim aradığımız siyah pirinç değildi, olsaydı zaten çoktan bulunmuştu. Biz pirincin içindeki beyaz taşı arıyorduk” diyen Taştekin, ekibiyle birlikte, Türkiye’nin belki en çok aranan ‘katil zanlısını’ bulma sürecinde yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Normalde, polislikte gönüllülük aranmaz. Fakat bu görev özeldi. Neticeye çaba, fedakârlık ve gayretle ulaşılacaktı. Ekibime, ‘Ailelerinizden uzak kalacaksınız, hastanız olsa gidemeyeceksiniz, çocuklarınızla ilgilenemeyeceksiniz’ dedim. Hepsi de kabul etti.

Neden?
Üç çocuğun kaybolma sebebi için çok fazla seçenek vardı. En doğru seçeneği bulmamız gerekiyordu. Organ mafyası, ailelere düşman olanlar ve başka sebepler... Yardımcım Emniyet Amiri Ertuğrul Güler ve ekibimizle birlikte, geçtiğimiz aralık ayında, 15 gün boyunca sebebi belirleme çalışmaları yaptık. Cinsel saldırı ve pedofili üzerinde karar kıldık. Çalışma tamamen bu alana kaydırıldı.

Nerede?
İkinci önemli soru olay yerinin neresi olabileceğiydi. Delilleri doğru yerde aramamız gerekiyordu. Kriminal incelemelerle çocuklara ait bir olay meydana gelmişse kan ve benzeri bulguların elde edilmesi, saç kılı ve benzeri delillerin bulunması, olay yerinin doğru tespitine bağlıydı. Olay yerinin ev seçeneği olduğunda karar kıldık. O çevrede çocukların gidebileceği binlerce ev vardı. Bizi çıldırtan en zor soru buydu: Hangi ev? Bölgede oturan kişilerin yapıları incelendi.

Kim?
En zor ve en önemli son sorunun cevabı, “Fail kimdi?” Bu soruların tamamını olayı çözmeden önce, geçmiş deneyimlerimizden yararlanarak doğruyu bulmak, bizi sonuca götürdü: Bu çocuklar öldürüldü, Türkan Ay cinsel saldırıya maruz kaldı, diğer iki çocuk, geride görgü tanığı bırakmamak için öldürüldü. Olay evde meydana geldi. Fail, pedofil özellikleri taşıyordu, tek kişiydi, erkekti ve 30’lu yaşlardaydı.”

Onların kaybolduğu gibi bir bayram günü toplandık

ASAYİŞ Daire Başkan Yardımcısı Ercan Taştekin, katile ulaşmalarını sağlayacak bu en önemli sorulara bulunan yanıtlardan sonraki süreci de şöyle anlattı:

“Üç çocuğun kayıp olayı, dini bir bayram gününde meydana gelmişti. Bölgenin ve olayın analizini sağlıklı yapabilmek amacıyla 2010 Kurban Bayramı’nda, 18 Kasım’da ekibi Kayseri’de topladım. Önce bölgede ve alanda ailelere polis olduğumuzu gizleyerek demografik yapıyı analiz ettik. Bölge yerleşik değildi, kentsel dönüşüm alanıydı. Komşuluk bağları son derece zayıf, üniversiteye yakın olduğu için de öğrenci evleri fazlaydı. Bölgede polis olduğumuz bilinseydi faili tespitimiz çok daha zorlaşırdı. İki ay kimliğimizi gizleyerek çalıştık.

Asansör ipucundan giriş katlar çıktı

Çocuklar şeker toplamaya hep apartman girişindeki ilk daireden başlıyordu. Dilruba ve Ahmet’in yaşı küçük olduğu için asansörlere binmiyordu. Bölgedeki

/images/100/0x0/55ea70f4f018fbb8f88023ce
birinci katlara yoğunlaştık. Bir tanığın ‘Üç çocuk bu binaya girdi’ demesi yeterliydi. Kayseri’de bayramda çocukların şeker toplama geleneği olduğu için kayıp çocuklarla diğer şeker toplayan çocukların karıştırılması işimizi zorlaştırıyordu. İki buçuk ayın sonunda yakaladığımız failin oturduğu apartmanın incelenmesi gereken en önemli apartman olduğunu tespit ettik.

Biz faile ulaştık o ‘temizliğe’ başladı

Sıradaki soru, hangi daire ve kimdi. Dairelere yoğunlaştık. Şüphelendiğimiz dairelerde mahkeme kararıyla kriminal inceleme yaptık. U.V.G., biz kriminal inceleme yapmaya başladıktan sonra evinde sürekli temizlik yapmaya başlamıştı. Gelir seviyesi ve yaşam tarzı oto kiralamaya çok müsait olmayan ve daha önce hiç oto kiralamayan U.V.G, o tarihte bir arkadaşının adına oto kiralamıştı. Bunu tespit ettik ve işte failimiz bu, dedik. Artık soruşturma tek fail üzerine yoğunlaştı. Çevreden elde edilen tüm bilgilerde şahsın böyle bir olay yapabileceği bilgisi yoktu. Psikologlar der ya, çocukluğuna inelim... Biz de öyle yaptık, köyüne ve boşandığı eşinin köyüne defalarca gittik. Artık doğru bilgilere ulaşacağımız kanalları oluşturmuştuk. İnce işçilik zamanı gelmişti.

En büyük hamlemizi yapmaya karar verdik

Şüpheli kategorisine aldıktan sonraki çalışmalarımızda normal insan tepkilerinden farklı tepkiler vermeye başladı. Kızması gereken yerde kızmıyor, gülmesi gerektiği yerde gülmüyor, ürpermesi gerektiği yerde ürpermiyordu. Bizim elde ettiğimiz deliller sonucu U.V.G.’nin davranışlarında değişimler başladı. Yakalanmadan birkaç gün öncesinde kusmaya başlayıp tedavi için hastaneye gittiğini tespit ettik. Şahsın geçmişte define bulma amacıyla birçok kez köyü ve çevresinde kazı yaptığını da belirledik. Özel eğitilmiş köpeklerle kendi köyü ve boşandığı eşinin köyü civarında ceset arama çalışması başlatmaya karar verdik.

Ve perde kapanıyor

En son gün, yani 25 Mart Cuma günü, U.V.G.’nin çalıştığı sanayideki işyerine gittik. Kendisiyle görüştük. Artık ceset arama aşamasına geldiğimizi, elimizde çok fazla delil olduğunu o da anlamıştı. Ona, ya bu cesetleri biz buluruz, ya birlikte buluruz dedik. Katettiğimiz mesafe, şüpheliyi çok şaşırttı. Kendi rızasıyla, birlikte köyüne gidebileceğimizi söyledi. Aynı günün gece saatlerinde şahsın gitmemizi istediği bölgeye vardığımızda engebeli ve ağaçlıklı arazide, kayıp çocuk Ahmet Tuna Tekin’e (6) ait olduğunu düşündüğümüz pantolon ve Dilruba Tekin’e ait olduğunu düşündüğümüz eteği bulmuştuk. Perde kapanmıştı.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!