‘Merkez’in yeniden tanımlanması gerekiyor

TARHAN Erdem’in yönettiği A&G araştırma şirketinin yaptığı tahminlerden başlayarak ve seçim sonrasında hızlanarak Adalet ve Kalkınma Partisi’ne politik yelpaze mahallesinde ev beğenmeye başladılar. Bunların arasında en aklı başında görünüp de en anlamdan en uzakları, ‘Türkiye Partisi’, ‘Merkez Sahibini Buldu’, ‘AKP Merkeze Oturdu’ türünden olanlardı. Gazetelerin böyle manşetler atmalarını mesleki aculluklarına verelim ama siyaset bilimcilerin sakar yorumlarının bilim dilinde ciddi bir karşılığı yok.* * *‘Merkez’in aradığını bulduğu, ‘Merkez’in AKP tarafından doldurulduğu gibi yorumların anlamı ne?.. AKP teorik olarak ‘Merkez’e geliyorsa herhangi bir sorun yok, ama Merkez AKP mahallesine taşınıyorsa düşman başına... Allah sonumuzu hayır etsin...Kuşkusuz AKP’nin başarısına herhangi bir itirazım olamaz. Kusurlu ve sağlıksız bir ortamda yapılmış bile olsa, biçimsel öğeleri bakımından, yerel seçimlerin demokratik olmadığını ileri sürmem mümkün değil. Benim itirazım, AKP’nin artık bir merkez partisi olduğu yorumlarına. Gerçi merkez oynaktır, gerçi her ülkenin kendine özgü bir merkezi ve bu merkezin içeriği vardır, ama merkez dediğimiz zaman bunun somut tanım ve tasvirini değiştiremeyiz.Şunu hemen söyleyeyim: Merkez statükodur. Merkez dört yönünün birleştiği, onayladığı, kabul ettiği devlet adresidir. Bu adresi tartışan parti merkez partisi olamaz.Siyasal söylemle ifade edecek olursak ‘Merkez’, ‘Müesses Nizam’dır, ‘Kurulu Düzen’dir.Merkez partisi sağındaki ve solundaki partilere göre politik yelpazenin sıfır noktasındadır.Bu açıdan bakınca, geçmiş partiler arasında, Demokrat Parti’yi, Adalet Partisi’ni bir merkez partisi olarak tanımlamak siyaset sosyolojisi açısından son derece yanlış ve sakıncalı olmak gerekir. Bu partiler ortanın sağından itibaren sağdadırlar; ‘Sağ’ ve ‘Aşırı Sağ’ın bütün gamlarını ve tonlarını bünyelerinde barındırmışlar ve onlara ev sahipliği yapmışlardır.Bu nedenle, bir vakitler, bünyelerinde ırkçı-milliyetçi ve dinci unsurları barındıran ANAP ve DYP gibi partilerinin hal ve gidişlerini ‘Merkez Sağın Trajedisi’ faslında değerlendirmiştim.* * *Merkez, statükonun partisidir. Statüko Türkiye Cumhuriyeti için nedir?1. Anayasa’nın, Genel Esaslar bölümünde yer alan, değiştirilmez 1, 2 ve 3. maddeleridir.2. Anayasa’nın 174. maddesinde anılan 8 devrim yasasıdır.3. Cumhuriyetin temel nitelikleridir.4. Özellikle Tevhid-i Tedrisat Kanunu, laik hukuk ve laik okuldur.Bir partinin Türkiye’de merkez partisi olması için yukarda andığım hukuksal olgulara angaje olması gerekir.* * *Merkez’i oy çokluğu kriterleriyle değerlendirmek son derece yanlıştır. 1950’den bu yana, CHP tarafından doldurulduğu dönemler dışında, merkez her zaman boş kalmıştır. Merkez olarak tanımlanan partilerin hepsi sağ partilerdir. AKP de, hem biçim ve içerik olarak, hem de hükümet etme zihniyeti olarak bir merkez partisi değildir. Sözünü ettiği değişimin ekonomik ve toplumsal düzenle ilişkisi yoktur. Hedef cumhuriyetin temel nitelikleridir!