Masalların şehri Bağdat

Güncelleme Tarihi:

Masalların şehri Bağdat
OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 28, 2003 00:00

ABD'nin Irak'a yapacağı olası operasyonun en önemli hedefi olan BaÅŸkent BaÄŸdat, Türk edebiyatında önemli bir yere sahip. Atatürk Ãœniversitesi Kazım Karabekir EÄŸitim Fakültesi Türk Dili ve Ebebiyatı Bölümü Öğretim Ãœyesi Yrd. Doç. Dr. Serhan Alkan Ä°spirli, "Atasözlerimiz, Deyimlerimiz ve Divan Edebiyatımızda BaÄŸdat" konulu çalışmasında, BaÄŸdat'ın Türk Edebiyatı'ndaki yerine dikkat çekiyor. Ä°spirli, Türklerin BaÄŸdat'a 400 yıl hakim olduÄŸunu belirterek, ''Bu nedenle edebiyatımızda, atasözlerimizde BaÄŸdat ve Irak, çok kullanılan kelimeler olmuÅŸtur'' dedi.   Farsça ''Tanrı vergisi'' anlamına gelen BaÄŸdat'ın, Aramice kökenliolduÄŸunu ve ''koyun ağılı'' anlamına geldiÄŸini iddia edenler de bulunduÄŸunu ifade eden Ä°spirli, birçok Divan ÅŸairinin, BaÄŸdat'ı konu alan ÅŸiirler yazdığını belirterek, ''BaÄŸdat, Türk insanı için de önemli bir ÅŸehir olmuÅŸ. Bu önem, atasözlerimiz ve  deyimlerimizden de belli oluyor'' diye konuÅŸtu.  DÄ°VAN EDEBÄ°YATINDA BAÄžDAT  Divan Edebiyatı'nda BaÄŸdat'ı konu alan ÅŸiirlerin çok olduÄŸunu anlatan Yrd. Doç. Dr. Ä°spirli, ÅŸairlerin, BaÄŸdat'ın güzelliklerini överek, ona ''yeryüzü cenneti'' adını verdiÄŸini söyledi.   18. asır ÅŸairlerinden Nedim'in, sevgilisinin vefasızlığından ve ''gönül mülkünün yaÄŸmalanmasından'' söz ederken, sevgilisinin merhametsizliÄŸini, BaÄŸdat'ı yaÄŸmalayan MoÄŸol Hükümdarı Hülagü Han'a benzettiÄŸini kaydeden Ä°spirli, ''Åžehr-i BaÄŸdat gibi kiÅŸver-i dil oldu harap, O civanın sitem-i çeÅŸm-i Hülagüsundan'' (O Hülagü gözlü sevgilinin eziyetinden, gönül ülkesi BaÄŸdat ÅŸehri harap oldu) mısralarının yer aldığı ÅŸiiri yazdığını belirtti.   Divan ÅŸairleri Fuzuli, Ruhi, Nef'i, Fehim-i Kadim, Ahmet PaÅŸa gibi bir çok ÅŸairin, BaÄŸdat'ı konu alan ÅŸiirler yazdığını kaydeden Ä°spirli, 4. Murad'ın bile BaÄŸdat için yazdığı ÅŸiir bulunduÄŸunu söyledi.  BAÄžDAT'IN MARUZ KALDIÄžI SALDIRILAR  BaÄŸdat'ın tarihi geçmiÅŸi hakkında da bilgi veren Ä°spirli, ''BaÄŸdat ne kadar yıkılsa da yeniden mamur edilmesiyle tanınmış bir ÅŸehirdir'' dedi.   Tarih boyunca saldırıya uÄŸrayan BaÄŸdat'ın ilk tahribinin, ÅŸehri kuran Halife Mansur'un oÄŸulları Emin ile Me'mun'un arasında çıkan kardeÅŸ kavgasıyla olduÄŸunu belirten Ä°spirli, ''Bu kavgada Me'mun kuvvetleri tarafından kuÅŸatılan BaÄŸdat 14 ay sıkıntı çeker, halk canından bezer, ÅŸehir enkaz yığını haline gelir. 812 yılında Emin yakalanır ve idam edilir'' dedi.   BaÄŸdat'ın, 2. tahribi 865 yılında yaÅŸadığını anlatan Ä°spirli, Samerra'da isyan çıkaran Türk askerlerinden kaçıp BaÄŸdat'a sığınan Halife El-Müstain'in amcazadesi El-Mu'tezz tarafından tahrip edildiÄŸini söyledi.  ''SELÇUKLU TÃœRKLERÄ°, MASAL ÅžEHRÄ° HALÄ°NE GETÄ°RDÄ°''   883 yılında yaÅŸanan sel ve yangınların da BaÄŸdat'ta büyük zarar verdiÄŸini kaydeden Ä°spirli, 1055'de TuÄŸrul Bey'in BaÄŸdat'a girmesiyle,Selçuklu Türklerinin, kenti asırlarca tamir ve imar edip, bir masal ÅŸehir haline getirmiÅŸtir'' dedi.  BaÄŸdat için 1258'in felaket yılı olduÄŸunu ifade eden Ä°spirli, MoÄŸolların BaÄŸdat'a saldırdıklarını, Hülagü Han'ın ordusuyla girdiÄŸi ÅŸehri kısa sürede yakıp-yıkıp yaÄŸmaladığını belirterek, şöyle devam etti:''BaÄŸdat, 1339 yılına kadar Ä°lhanlıların egemenliÄŸinde kalır. 1340 yılında Celayirli soyunun kurucu Hasan Büzürg, bağımsızlığını ilan eder. BaÄŸdat, Timur tarafından 1392 ve 1401'de 2 kez iÅŸgal edilir. 1. iÅŸgalde ÅŸehir büyük zarar görmezken, 2. iÅŸgalde Celayirlilere öfkelenen Timur, BaÄŸdat'ı yaÄŸmalar. Timur'dan sonra ÅŸehir tekrar Celayirlilerin, daha sonra Karakoyunluların, Akkoyunluların, Ä°ranlıların ve Safevilerin egemenliÄŸinde kalır.''  SULTAN SÃœLEYMAN'IN FETHÄ°NDE ÅžEHÄ°R YAÄžMALANMAZ   Kanuni Sultan Süleyman'ın 1534'te BaÄŸdat'ı fethettiÄŸini belirten Yrd. Doç. Dr. Ä°spirli, ''Türklerin fetih üslubu gereÄŸi, ÅŸehir yaÄŸmalanmaz. Bu nedenle asker, ÅŸehir dışında tutulur'' dedi. Ä°spirli, şöyle devam etti:  ''Küfe, BaÄŸdat ve Kerbela çevresi, Ä°slam aleminin en büyük kültür ve medeniyet muhitidir. Bu medeniyetin en şöhretli ve en verimli kültür müesseseleri burada kurulmuÅŸtur. Abbasi halifelerinin birer kültür ve sanat abidesi çehresi taşıyan muhteÅŸem saray ve camilerindensonra, mesala bir zamanlar Ä°slam dünyasının bir kült ür kaynağı ve kültür merkezi olabilme seviyesine ulaÅŸan Medrese-i Nizamiye burada tesis edilmiÅŸtir. BaÄŸdat'ta çeÅŸitli sosyal ve ÅŸahıslara ait 44 de vakıf bulunuyordu.''   BaÄŸdat'ın 1623-1638 yılları arasında Safevilerin eline geçtiÄŸini anımsatan Ä°spirli, yine büyük zulüm ve haksızlık gördüğünü belirterek,ÅŸehrin 15 Ekim 1638'de 40 gün süren bir kuÅŸatmayla yeniden Osmanlı idaresine girdiÄŸini, daha sonra onarıldığını ve tahrip edilen Ä°mam-ı Azam'ın türbesinin de yeniden eski haline getirildiÄŸini söyledi.   Lozan AntlaÅŸması'na kadar hukuken Osmanlı Devleti'ne baÄŸlı kalan BaÄŸdat'ın, 1921'de Irak'ın bağımsız krallık olmasıyla baÅŸkent olduÄŸunuanlatan Ä°spirli, 1980-88'de yaÅŸanan Irak-Ä°ran Savaşı, daha sonra da 1.Körfez Savaşı ile 1991'de BaÄŸdat'ın bir kez daha tahrip edildiÄŸini söyledi.  Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!