Lagendijk: Orhan Pamuk’a yapılan utanç verici

Güncelleme Tarihi:

Lagendijk: Orhan Pamuk’a yapılan utanç verici
OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 05, 2005 00:00

AB Türkiye Karma Parlamento Komisyonu BaÅŸkanı Joost Lagendijk, Sütlüce Kaymakamı’nın yazar Orhan Pamuk’un kitaplarının imhasına iliÅŸkinin kararının "Türkiye’ye utanç getiren bir olay" olarak deÄŸerlendirdi.Kurumsal Ä°letiÅŸim Profesyonelleri Platformu (KÄ°PP) tarafından düzenlenen "AB yolundaki Türkiye İçin Siyasetin, Ticaretin ve Ä°letiÅŸimin Yeni Kuralları-Stratejik Ä°letiÅŸim Yönetimi Zirvesi 2005" Konferansı Lütfü Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda baÅŸladı.  AB Türkiye Karma Parlamento Komisyonu BaÅŸkanı Joost Lagendijk, Türkiye ve AB iliÅŸkileri sürecine deÄŸinerek, bazı öneri ve eleÅŸtirilerde bulundu.  "ANKARA PROTOKOLÜ’NÃœ 3 EKÄ°M’DEN ÖNCE Ä°MZALAYIN" Lagendijk, sivil toplum örgütlerinin, Avrupa’dan gazetecileri, deÄŸiÅŸik kesimlerden kiÅŸileri Türkiye’ye davet ederek, iletiÅŸim kanallarının açılmasını saÄŸlaması gerektiÄŸini kaydetti.   "Ankara Protokolünü geniÅŸleten belgeyi 3 Ekim’den önce imzalayarak Avrupalıları ve Kıbrıslı Rum’ları ÅŸaşırtın" diyen Lagendijk, Kıbrıs Türk tarafına verilecek yardımın ambargo ile karşılaÅŸmasının AB’nin bir utancı olarak deÄŸerlendirdi. Lagendijk, "Ben kimselere hakaret falan da etmek istemiyorum. Köprüde karşılaÅŸan iki inatçı keçi hikayesini anımsatan Lagendijk, "Lütfen siz yolu verin. Siz dünyaya ve AB’ye ve Kıbrıslılara inatçı keçi olmadığınızı iÅŸaret ediniz" dedi. "PAMUK’A YAPILAN TÃœRKÄ°YE’YE UTANÇ GETÄ°REN BÄ°R OLAY" Sütlüce Kaymakamı’nın Orhan Pamuk’un kitaplarına iliÅŸkin verdiÄŸi karar ve açıklamalarını "hassas meseleler" arasında sayan Joost Lagendijk, "Avrupa’daki bazı gazetelerinin 13. sayfasında Türkiye’nin ekonomik büyümesi hakkında küçük bir haber vardı. Orhan Pamuk üzerine koparılan tartışma ise koskoca bir makale olarak ilk sayfalara çıktı" dedi.    Lagendijk, Orhan Pamuk’a yapılanı "Türkiye’ye utanç getiren bir olay" olarak deÄŸerlendirirken, "Burada bir yazar söz konusu, kalkıp bir konuda konuÅŸuyor. Son derece alt kademelerdeki bir memur kalkıp ’kitap yakmak, yok edilmesi’ gibi açıklama yapıyorsa lütfen, ayaÄŸa kalkın ve ’kitap yakmak gibi bir konudan söz edemezsiniz’ deyin. Alt düzeyde bir memurun böyle bir ÅŸey söylemesi çok korkunç ve utanç verici bir ÅŸeydir" dedi.  İngiltere, Almanya, Hollanda basınında sürekli dönülüp dönülüp bu konuya deÄŸinildiÄŸini kaydeden Lagendijk, "Lütfen bu kozu vermeyin onlara. Bırakın beÄŸenin ya da beÄŸenmeyin kim ne istiyorsa söyleyin" dedi.  "KÃœRT VE ERMENÄ° MESELESÄ°NDE BAÅžINIZA BALYOZ Ä°NENE KADAR BEKLEMEYÄ°N" Kürtler ve Ermeniler konusuna da deÄŸinen Lagendijk, "Lütfen koltuÄŸunuzda geriye yaslanıp, başınıza balyoz inene kadar beklemeyiniz. Bunu beÄŸenin ya da beÄŸenmeyin bunlar satış alanına sokulmuÅŸ, sürülmüş meselelerdir" diye konuÅŸtu.    Kürt meselesinin de çeliÅŸkili ve hassas mesele olduÄŸunu bildiÄŸini vurgulayan Lagendıjk, "EÄŸer Mardin’de 12 yaşında bir çocuk öldürülürse Kürtler bir tepki verildiÄŸini görmek isterler, biz de aynı ÅŸeyi isteriz. Suskun kalmayın. 12 yaşında çocuÄŸu öldüren kiÅŸilerin peÅŸine düşün ve o kiÅŸilerini adaletin önüne çıkarın. Burada öldürücü olan tepkisizlik" dedi.    ARALIK'TAN BERÄ° TÃœRKÄ°YE'NÄ°N SÖZÃœ GEÇMÄ°YOR  Lagendijk son aylarda "Hükümet geçtiÄŸimiz Aralık’tan sonra çok mu az iÅŸ yapıyor’ sorusunun çok yöneltildiÄŸini belirterek, "Ben bilmiyorum. Aralık’tan bu yana Brüksel’de Türkiye’nin sözü pek geçmiyor. Bu benim gözlemim. Belki de Avrupalı bürokratlarla Türkiye hükümetinin yaptığı ortak bir karar vardır. Avrupa Komisyonu’nun hazırlamak zorunda olduÄŸu her ÅŸeyi 1 Temmuza kadar hazırlaması gerektiÄŸini biliyorum. Belki sessiz anlaÅŸma vardır" diye konuÅŸtu. "TÃœRKÄ°YE AVRUPA’DA YANLIÅž ALGILANIYOR" Türkiye’nin Avrupa’daki algılanmasında sorunların bulunduÄŸuna dikkat çeken Lagendijk, Türkiye’nin Avrupa’da nasıl algılandığını iyi bilmesinin ise hükümetin Avrupa ile konuÅŸmalarında da çok büyük yeni kapıların açılabileceÄŸini kaydetti. Lagendijk, şöyle konuÅŸtu:    "Siz izleniyorsunuz. Yani AB sizi izliyor, bunu unutmayın. Gözleri üzerinizde. Åžimdiden sonra iç politika, iç politikadaki çekiÅŸmeler, ÅŸunlar bunlar artık önemli deÄŸil artık. ’Biz iç politikayı yaparız dışarıdaki dünya önemli deÄŸildir’ tarzı yaklaşım Türkiye açısından artık geçerli deÄŸildir. Avrupa’daki basın mensupları, parlamenterler, parlamento alt organları hepsi gözlerini size çevirmiÅŸ durumda. Bu iÅŸi beÄŸenin ya da beÄŸenmeyin, bu iÅŸ böyledir. İçeride ne yaptığınız, dışarıda gözleniyor."    Artık içeride yaÅŸanılan durumlarda ortaya çıkan "hoÅŸnutsuzluÄŸun" da gizlenemeyeceÄŸini belirten Lagendıjk, Türkiye içinde yaÅŸanan hoÅŸnutsuzluÄŸun bilgilerinin dışarıya gittiÄŸini ifade etti. Lagendijk, "Avrupa’da bir takım insanlar orda oturmuÅŸlar, Türkiye’yi sevmiyorlar, Türkiye’yi kendi aralarında görmek istemiyorlar" tarzı bir yaklaşımın doÄŸru olmadığını söyledi. Lagendijk, "AB’de bir takım insanlar, bizi seyrediyorlar, bizi beÄŸenmiyorlar, bizi aralarına almayacaklar" gibi peÅŸin hükümle AB’ne bakmanın da doÄŸru olmadığını, vurgulayarak, böyle düşünmenin de "Avrupa’yı yanlış algılama" anlamına geldiÄŸini ifade etti. "KIBRIS ÇÖZÃœMÃœNE TAÅž KOYAN RUM KESÄ°MÄ°" BaÅŸbakan ErdoÄŸan ve DışiÅŸleri Bakanı Gül’ün "Biz Kıbrıslı Rumlardan bir adım ileride olmak istiyoruz" politikası izlediklerini belirten Lagendijk bunda da baÅŸarılı olduklarını söyledi. Lagendıjk, "Unutmayın Kuzey’de yapılan referandumda ’evet’ oyu çıktı. Yani Kıbrıs’taki iyileÅŸme durumuna taÅŸ koyanlar Güney Kıbrıs Rum’ları oldu, Türkleri deÄŸil. Bütün bunlar deÄŸiÅŸen dış politika göstergesidir" diye konuÅŸtu. "Türkiye hata yaptığında ne olur?" diye soran Lagendijk şöyle devam etti: "Bir politikacı hata yaptığı zaman hatasını kabul etmesi çok zor olur.  Belki de 10 sene boyunca hata yaptığını hiçbir zaman kabul etmeyecektir. Hiç kimse Türkiye’nin ’mükemmel bir ülke’ olmasını beklemiyor. Ama hata yaptığı zaman Türkiye kendi hatasıyla nasıl yüzleÅŸecek. Bunlar zor meseleler ama onurlu bir ÅŸekilde hata yaptığımızı itiraf etmekte geleceÄŸe dönük bir iÅŸlevimiz olmalıdır. Avrupa kamuoyunu oluÅŸturan kiÅŸiler, AB ile Türkiye arasındaki anlaÅŸma ve konuÅŸmalar sürecinde teknik düzeyde neler olduÄŸuyla ilgili olmayacaklar. Algı düzeyiyle ilgilenecekler. Sokaktaki insan için önemli olan hassas meselelerdir. AB’ni oluÅŸturan kamuoyu hassas meselelerde sizi izliyor."Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!