Kurbanda büyük risk

İSTANBUL Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy, "Doğu ve Güneydoğuda sığır, koyun ve tavuklar aynı

yerde barınıyor. Hasta tavukların dışkısı kurbanlıkların derisine ve ayaklarına bulaştıysa potansiyel risk var" dedi. Henüz salgın olmasa da ciddi bir enfeksiyon tehlikesi bulunduğuna işaret eden Prof. Gürsoy, Doğubeyazıt’taki olayda kuş gribi konusunda av yasağının sınırlı olması ve hasta tavukların ölmesine rağmen kuş gribinden şüphelenilmemesinin ihmal olduğunu vurguladı. İstanbul Veteriner Hekimler Odası Bilim Danışma Kurulu üyesi Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, Doğu ve Güneydoğu’da sığır, koyun, tavuk, kedi, köpek ve farelerin de hareketlerinin kısıtlanması gerektiğini, kümes havyanlarının tamamının itlafının zorunlu olduğunu söyledi.

Kurban Bayramı’nda Doğu ve Güneydoğu bölgesinden gelen kurbanlık hayvanlarla ilgili bazı risklere işaret eden Prof. Yılmaz şöyle konuştu: "Doğu ve Güneydoğu’nun coğrafi yapısına baktığımızda tüm açıktaki hayvanların karantinaya alınmasından söz etmek mümkün değil. Ancak av yasağı genişletilmeli, tavuk gübreleri tarımda kullanılmamalı, bölge halkının, yetişkin ve çocukların tavuklara dokunmasına, oynamasına, hasta hayvanları kesip yemesine izin verilmemeli."

İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve İmmünoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selim Badur ise kuş gribi konusunda Koçyiğit ailesinin ölen fertlerine ilişkin önce ’negatif’ sonra ’pozitif’ açıklaması yapılmasının yanlış olmadığını ve çelişki bulunmadığını öne sürdü. Prof. Badur şöyle konuştu: "Kuş gribi konusunda ailenin her bir ferdinden farklı günlerde örnekler alınmış. Geç alınan bir örneğin pozitif çıkması çok normal. Erken alınan örneğin negatif çıkması da olağan şeylerdir. Ancak nedense basın verilen her bilginin arasında bir açık arıyor. Bunlar çok teknik konular olduğu için anlaşılamıyor."