Kültürazzi

İkinci cep telefonu krizi

Geçen yıl yaşanan cep telefonu krizini hatırlarsınız. Dahi piyanistimiz Fazıl Say'ın Aya İrini'deki konseri sırasında bir dinleyicinin cep telefonu çalmış ve olay bir krize dönüşmüştü. Konseri yarıda kesen Say, dinleyicisinin bütün salondan özür dilemesini istemişti.

Teknolojinin azizliği işte. Artık cep telefonu olanlar konser ya da her hangi bir gösteride neredeyse diken üzerinde oturuyorlar. Tabii bu herkes için geçerli değil. Sinemalarda işi pişkinliğe verip filmin ortasnda gayet rahat konuşanlara bile rastlamak mümkün.

Gelelim Kültürazzi Timi'nin bu hafta yaşadığı krize.

Biz Bülent Ortaçgil'i çok severiz. Bir barda sahneye çıktığını duyunca tabii ki onu izlemeliydik. Ortam güzel, biz neşeliydik.

Beklenen an gelmiş ve Bülent Ortaçgil sahneye çıkmıştı. Bar ortamında da olsa, ünlü sanatçı dinleyicilerini kibarca uyardı. Cep telefonlarını kapatmalarını, aksi takdirde konsantrasyonunun bozulduğunu belirtti.

Çıt çıkmayan bir sessizlik olmasa da orada bulunanlar azami saygıyı gösterip Ortaçgil'i dinlemeye başladılar. Konserin ilerleyen saatlerinde bir cep telefonu sesi duyulmaz mı?

İnsanlar birbirine bakıp suçluyu arama peşine düştüler ama telefon sesi sahne yakınlarından bir yerlerden geliyordu.

O arada hareketlenen Ortaçgil'le birlikte çalan bas gitarist Gürol Ağırbaş oldu. Meğer çalan cep telefonu onunmuş. İnsanların şaşkınlığı bir anda kahkaya dönüştü.

Bülent Ortaçgil seyircilere ‘‘Söyleyecek hiçbir şey yok’’ dedi ve Ağırbaş'a dönüp ekledi: ‘‘Çekiyormuş değil mi?..’’