Koalisyonda 'uyum' çatlağı

Güncelleme Tarihi:

Koalisyonda uyum çatlağı
OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 31, 2002 00:00

Ä°ki ortağın söz düellosu büyüyor. Bahçeli Yılmaz'a yüklendi, "MHP'nin arkasında durduÄŸu metin liderlerin ortak metnidir". Yanıt aynı sertlikte geldi: "UzlaÅŸtığımız metnin, hedefler için uygun olmadığı bizzat AB'li yetkililerce hükümete bildirilmiÅŸtir."TESLÄ°MÄ°YET YA DA SEÇENEKSÄ°ZLÄ°KMHP Genel BaÅŸkanı, Devlet Bakanı ve BaÅŸbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında, AB ile iliÅŸkileri ÅŸu sözlerle deÄŸerlendirdi:"Türkiye'yi yönetenlerin yönetme iddiasını taşıyanların da düşünce ufuklarını bu ÅŸekilde geniÅŸletmeleri, milli ve küresel bakış açılarını birlikte geliÅŸtirmeleri gerekmektedir. Bu olmadığı takdirde, 'seçeneksizlik' ya da 'teslimiyet' karşımıza 'seçenek' olarak çıkacaktır. Bir devlet ve millet açısından 'stratejik duyarsızlık sendromu' halini ifade eden bu sürecin milli varlığın deÄŸerini kaybetmesine kadar uzanabilecek bir 'çıkmaz sokak serüveni'ne dönüşme ihtimali her zaman mevcuttur."312'NÄ°N YENÄ° HALİ DAHA Ä°LERÄ° Bahçeli 312. maddeye iliÅŸkin de ÅŸunları söyledi: "Partimizin uyum yasaları konusundaki temel hassasiyeti özgürlükleri deÄŸil kini, nefreti, kışkırtıcılığı sınırlamaya yöneliktir. Ayrıca, 312. madde yeni haliyle eskisinden daha geri deÄŸil, 'somut tehlike kriteri' getiren daha ileri bir düzenlemedir. Bizler inanıyoruz ki, ÅŸiddet ve terörü önleyecek tedbirler baÅŸarıya ulaÅŸtıkça özgürlükler daha fazla geliÅŸme imkanı bulacaktır."MÄ°LLET YANLIÅž BÄ°LGÄ°LENDÄ°RÄ°LÄ°YORBahçeli, TCK 312. madde konusundaki tartışmalara deÄŸinerek, AB Genel SekreterliÄŸi'nce hazırlanan pakette yer alan düzenleme ile Adalet Komisyonu'nda benimsenen metni karşılaÅŸtırdı.AB SekreterliÄŸi'nce hazırlanan metin ile Meclis Genel Kurulu'na gelen metin arasında sadece "1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası" ile "1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası" tanımları arasında fark bulunduÄŸunu belirten Bahçeli, şöyle konuÅŸtu:"Buradan anlaşılan ÅŸudur ki, liderler zirvesinde görüşülen metin daha önce de hazırlıkları yapılan bir metnin devamı olarak uygun bulunmuÅŸ ve TBMM'ye sevk edilmiÅŸtir. MHP'nin arkasında durduÄŸu metin de budur.Hiçbir kiÅŸi, siyasi kurum veya sivil toplum kuruluÅŸu milletimizi yanlış bilgilendirmemelidir. Türkiye'nin AB'ye tam üyelik hedefini, demokratik ve insan hakları açılım arzularını siyasetinin iç tüketim malzemesi yapmamalıdır. Birilerini karalayarak bir siyasi avantaj saÄŸlayacağını zannetmemelidir."Ä°LK DÃœZENLEMEBahçeli, AB Genel SekreterliÄŸi'nce Anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi öncesinde demokratikleÅŸme, temel hak ve özgürlükler konusunda yapılan çalışma kapsamında TCK'nın 312. maddesine iliÅŸkin bir düzenleme öngörüldüğünü kaydetti. Bahçeli, bu metnin ÅŸu ÅŸekilde olduÄŸunu bildirdi:"Bir cürümü alenen öven ve iyi gördüğünü söyleyen veya kiÅŸileri kanuna uymamaya tahrik eden kimseye 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilir.Sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığına dayanarak insanları birbirine karşı kamu düzenini bozma olasılığını ortaya çıkaracak surette düşmanlığa veya kin beslemeye alenen tahrik eden kimseye 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilir."SON ÅžEKLÄ°Bahçeli, bu metnin Adalet Bakanlığı'nca deÄŸerlendirildikten sonra,Bakanlar Kurulu ve liderler zirvesinde ele alınarak TBMM'ye gönderildiÄŸini kaydetti. Bahçeli, 312. maddenin Adalet Komisyonu'nda kabul edilen ÅŸeklinin de şöyle olduÄŸunu dile getirdi:"Bir cürümü alenen öven ve iyi gördüğünü söyleyen veya kiÅŸileri kanuna uymamaya tahrik eden kimseye 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilir.Sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığına dayanarak insanları birbirine karşı kamu düzenini bozma olasılığını ortaya çıkaracak bir ÅŸekilde düşmanlığa veya kin beslemeye alenen tahrik eden kimseye 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilir."YILMAZ: AB 'UYGUNSUZ' DEDÄ°BaÅŸbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, hükümetin ÅŸimdiye kadarki en büyük baÅŸarısının, en zor sorunları bile uzlaÅŸma ile aÅŸmış olması olduÄŸunu söyledi. Yılmaz, hükümetin bu özelliÄŸini koruyacağını da ifade etti.Yılmaz, Ankara Sanayi Odası'nın (ASO) Meclis Toplantısından ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtladı.Bir gazetecinin, "MHP'nin Uyum Yasaları konusunda uzlaÅŸmaz gözüktüğünü" belirten sorusu üzerine Yılmaz, "Bu hümüketin ÅŸimdiye kadarki en büyük baÅŸarısı en zor sorunları bile uzlaÅŸma ile aÅŸmış olmasıdır" dedi.Bir gazetecinin, Devlet Bakanı ve BaÅŸbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'nin grup toplantısında eleÅŸtirilerde bulunduÄŸunu, bunu nasıl deÄŸerlendirdiklerini sorması üzerine Yılmaz, ÅŸunları kaydetti:"Åžimdi kimseye yanıt vermek için konuÅŸmak istemiyorum, ama biliyorsunuz AB üyeliÄŸi Türkiye ve hükümetin en önemli hedeflerinden bir tanesidir. BildiÄŸiniz, uzlaÅŸmaya vardığımız metinin bu hedefler için uygun olmadığı bizzat AB'li yetkililer tarafından hükümete bildirilmiÅŸtir. Dolayısıyla hükümet olarak gereksiz polemiklere girmek yerine bu hedefler doÄŸrultusunda yeniden bir deÄŸerlendirme yapmak ihtiyacı ile karşı karşıya olduÄŸumuza inanıyorum."AB HİÇ BU KADAR YAKIN OLMAMIÅžTIDevlet Bakanı ve BaÅŸbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, Türkiye'nin AB üyeliÄŸine tarihte hiçbir zaman bugün olduÄŸu kadar ulaşılabilir olmadığını söyledi.Yılmaz, "EÄŸer önümüzdeki Mart ayına kadar uyum yasaları çıkarılabilir, yargı bağımsızlığı ile ilgili düzenlemeler ve ceza kanunundaki ölüm cezası ile ilgili bir düzenleme gerçekleÅŸtirilebilirse, bu sene sonundan önce Türkiye'nin AB ile tam üyelik müzakerelerine baÅŸlaması kararının alınma imkanı vardır" dedi.Yılmaz, Kıbrıs meselesinin de devam eden olumlu sürecin AB iliÅŸkilerine tam üyelik müzakerelerine dönüştürme imkanı saÄŸlayacağını umduÄŸunu söyledi.Türkiye'nin yükümlülüklerini gerçekleÅŸtirmesi halinde 2007 yılındaki ikinci geniÅŸleme dalgasına kapılma imkanını yakalayacağını belirten Yılmaz, "6 yıl içinde AB'ye tam üyelik Türkiye için gerçekleÅŸebilir bir hedeftir" dedi.HERÅžEYÄ°N ANKARA'DA HALLEDÄ°LİĞİ ANLAYIÅžI TERKEDÄ°LMELÄ°DÄ°RBaÅŸbakan Yardımcısı Yılmaz, kamu yönetimi alanında da çok ciddi adımlar atılması gerektiÄŸini belirterek, bunun hem merkezi idare hem de taÅŸra için gerekli olduÄŸunu ifade etti.Türkiye'de aşırı merkeziyetçi idare yapısının tasfiye edilmesi gerektiÄŸini belirten Yılmaz, Meclis'te bulunan yerel yönetim yasasınınmutlaka çıkarılması gerektiÄŸini belirterek, ÅŸunları söyledi:"Türkiye'de artık her ÅŸeyin Ankara'da halledildiÄŸi anlayışı terk edilmelidir. Ekonomide ve kamu yönetiminde deÄŸiÅŸiklik yeterli deÄŸildir. Siyasi alanda da belirli bir deÄŸiÅŸiklik yapmamız lazım. Bunun yolu Siyasi Partiler Yasası ve Seçim Yasası'ndaki deÄŸiÅŸiklikten geçer. Bu konuda diÄŸerleri kadar umutlu deÄŸilim. Ekonomi ve kamu yönetimi ayağında belirli deÄŸiÅŸiklikler zaten yürütülmektedir. Ama siyasi reformlar konusunda aynı iyimserliÄŸe sahip deÄŸilim. Çünkü TBMM'de siyasi partilerin, siyasi konulardaki yaklaşımları farklılık içindedir. Ama ümit ediyorum ki bunlar arasında asgari müşterekler saÄŸlanır ve bu alanda ideal olmasa da makul bir çözüme ulaşılır.Bundaki hedef siyasi katılımı artırmak ve seçime daha fazla tercih saÄŸlamak olmalıdır. Hiç olmazsa bu ülkeler üzerinde varılacak mutabakat yeterli olmasa da bu alanda bir deÄŸiÅŸim getireceÄŸine inanıyorum." Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!