Názım Hikmet uzmanı Demir Gökgöl, Sovyetler Birliği'nde yaşarken halk tarafından çok sevilen Názım Usta'yı kıskanan Stalin tarafından öldürtülmek istendiğini söyledi. Stalin, Sovyet halkının tepkisinden çekindiği için planını uygulayamamış.Hamburg'da yaşayan Názım Hikmet uzmanı ve Behçet Necatigil'in öğrencisi Demir Gökgöl, ‘Názım Hikmet Yılı’ nedeniyle ilginç açıklamalar yaptı. Sovyetler Birliği'ne kaçan Názım Hikmet'in halk tarafından çok sevilmesine karşın, Stalin ile yıldızının hiç barışmadığını söyleyen Gökgöl, Stalin'in bir ara İlya Ehrenburg ve Názım Hikmet'i öldürtme planları yaptığını ancak uygulamaya cesaret edemediğini söyledi. Demir Gökgöl, Názım Usta'yla ilgili şunları söyledi:Názım Hikmet nasıl bir insan ve nasıl bir şairdi? 1902'de doğdu Názım biliyorsunuz. 1920'ye kadar geçen çok önemli bir süreç. Birinci Dünya Savaşı'nın ve Kurtuluş Savaşı'nın olduğu yıllar. Kendisi zaten burjuvazi şairi ve paşazade. Názım asker olarak gittiği Anadolu'nun sefaletini görüyor ve orada sosyalist ve komünist insanlarla tanışıyor. Asıl Názım'ı Názım yapan Anadolu'nun sefaletidir. PARA KAZANMAK İÇİN DUBLAJ YAPTINázım Hikmet'in topluma katkısı ne oldu? Bunun cevabını en iyi Atilla İlhan vermiştir. Eğer Názım Hikmet olmasaydı sosyal adaletsizliğin farkına varılamayacaktı. Köylü hor görülüyordu. Çoğu şair bunu dile getirmekten korktu, fakat Názım susmadı. Büyüklüğü de burada zaten. 1930'lu yıllarda Muhsin Ertuğrul filmler yapıyordu. Onun filmlerinde, Názım seslendirme yapmıştır. Bu işleri tabii ki para kazanmak için yapıyordu. Şeyh Bedrettin Destanı'nı yazıyor, sonra Rusya'ya kaçıyor. Orada Stalin'in dokunamadığı iki kişi vardır. Birisi İlya Ehrenburg, diğeri Názım Hikmet idi. Názım öldürülmek isteniyor. Planlar yapılıyor. Fakat Názım çok okunup beğenildiği için Stalin başının derde girmesinden korkuyor. Stalin Názım’a kin besliyorduNázım Hikmet'in Sovyetler Birliği'ne sığınmasına Stalin başından beri sıcak bakmıyordu. Fakat Sovyet halkı Názım'ı bir kahraman gibi karşıladı. Adını güvenliği açısından açıklamak istemediğim, Rusya'nın sayılı edebiyat uzmanlarından, bir profesör dostumun anlattığına göre diktatör Stalin, Názım'ın halk içindeki popülaritesinden rahatsızlık duyuyordu ve yakın çevresine sürekli Musevi kökenli olan İlya Ehrenburg ve Názım Hikmet'e olan kinini dile getiriyordu. İlya Ehrenburg 1956'da yazdığı ‘Buzlar Çözülmeden’ isimli romanında Stalin'in kendiyle ilgili kin ve nefretini olaylı bir şekilde işledi. Názım Hikmet ile ilgili olayları tüm Sovyetler Birliği hatta, Doğu Bloku yazarları biliyordu. Zaten Názım da Stalin'i hiç sevmediğini çok kez açıkça, Sovyetler Birliği'nde dahi dile getirdi.Názım uzmanı1937 yılında İstanbul'da doğan Demir Gökgöl, Kabataş Erkek Lisesi'nde öğretmeni Behçet Necatigil'in etkisinde kalarak edebiyata merak saldı.1959 yılında Viyana'ya giden Gökgöl buruda sanat tarihi eğitimi aldıktan sonra
film eÄŸitimi için Paris'e geçti. Daha sonra Ä°sveç'te çalışan Demir Gökgöl, 1964 yılında Türkiye'ye döndü. Yasaklı olmasına raÄŸmen Názım Hikmet'in kitaplarının Türkiye'de de o dönemde her yerde satıldığını ifade eden Gökgöl, Ä°stanbul'da tiyatro yönetmenliÄŸi yaptı. Yazar Orhan Kemal ile sıkı bir dostluÄŸu olan Gökgöl, daha sonra aÄŸabeyinin yaÅŸadığı Almanya'ya geldi. Burada edebiyat araÅŸtırmaları, özellikle Názım Hikmet üzerine yoÄŸunlaÅŸtıran Gökgöl, ayrıca film ve tiyatro çalışmaları yapıyor. Gökgöl tam bir Názım hayranı. Ãœstelik okurken kendini kaybedecek kadar. Gökgöl 12 Ocak akÅŸamı saat 20.00'de Hamburg'taki Recon Records isimli müzik üretim ÅŸirketinde Sait Faik'in eserlerini yorumlayacak.Â
button