Kılıçdaroğlu: Tek güvencem halkım

Güncelleme Tarihi:

Kılıçdaroğlu: Tek güvencem halkım
Oluşturulma Tarihi: Ekim 07, 2010 11:37

ESKİŞEHİR Osmangazi Üniversitesi’nde (ESOGÜ) Abbas Güçlü’nün sunduğu ‘Genç Bakış’ adlı Kanal D’de yayınlanan canlı yayın programına katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Benim Başbakan olup olmam konusunda ne ABD’ye, ne AB’ye güveniyorum. Benim tek güvencem halkım” dedi.

Haberin Devamı

ÖĞRENCİLER İÇERİ SIĞMADI - FOTO GALERİ

Ankara’dan dün gece Genç Bakış programına katılmak için Eskişehir’e gelen Kemal Kılıçdaroğlu’nu kent girişinde DSP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen karşıladı. Büyükerşen, otomobiline bindiği Kılıçdaroğlu ile yaklaşık 10 kilometre boyunca sohbet etti. Yılmaz Büyükerşen, Kılıçdaroğlu’nun konaklayacağı Eskişehir Anemon Otel’e 100 metre kala araçtan inip arkadan gelen kendi otomobiline bindi. Kemal Kılıçdaroğlu’nu da otel önünde CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, CHP Eskişehir Milletvekili Murat Sönmez ve CHP İl Başkanı Erman Gölet karşıladı.

BÜYÜKERŞEN HER TÜRLÜ MAKAMA LAYIK

Kılıçdaroğlu gazetecilerin soruları üzerine Yılmaz Büyükerşen ile sadece sohbet ettiklerini söyleyerek, “Arkadaşlar senaryo yazmaya gerek yok. Yılmaz Büyükerşen benim hocam, biraz görüştük. Sadece sohbet ettik, hizmetlerinden bahsetti. Karşılaştığı sorunlar var onları bana anlattı, ben de dinledim. Her aydını her yurtseveri CHP barağı altında bekliyoruz. Gelsinler beraber ülkemize hizmet edelim. Büyükerşen ile güzel bir sohbet oldu” dedi. Kemal Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin “Büyükerşen, Cumhurbaşkanı adayı olması durumunda destekler misiniz?” sorusuna “Yılmaz Büyükerşen her türlü makama layıktır” yanıtını verdi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu otelde 15 dakika kadar kaldıktan sonra canlı yayın programının yapılacağı ESOGÜ Meşelik Kampüsündeki kongre merkezine gitti. 800 kişilik salonun tamamen dolması nedeniyle dışarıda kalan 3 bine yakın öğrenci ile kapıda duran çevik kuvvet polisleri arasında zaman zaman gergin anlar yaşandı. İçeriye giremeyip saatlerce dışarıda bekleyen öğrenciler ‘Rektör istifa’ diye bağırdı.

TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK SORUNU İŞSİZLİK

Saat 01.30’da başlayan ve 04.30’da sone eren Genç Bakış programında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Abbas Güçlü’nün ve öğrencilerin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu bir soru üzerine Türkiye’nin en büyük sorunun işsizlik olduğunu söyleyerek, “İşsizlik sorunun çözülmesi için Türkiye’nin üretime ihtiyacı var. Bu sıcak parayla, borsada para kazanmakla olmaz. Sizler üniversiteyi bitireceksiniz, nerede çalışacaksınız? Türkiye’nin istihdam yaratması gerekir. Bir ülkenin ekonomisi güçlüyse istihdam yaratırsınız. Ekonomi sadece borsada para kazanmakla olmaz. Ekonomi büyüyor ama istihdam yaratılmıyorsa bu sağlıklı büyüme değildir. Bu böyle devam ederse olmaz. İstihdam sorununu bugün, yarın çözmemiz mümkün değil. İyi bir ekonomi politika getirirseniz uzun vadede çözersiniz. Bu uzun vade 15-20 değil. Bizler geleceğin işsizleriysek, bize istihdam yaratmayan iktidarı değiştirmek zorundayız. Sağlıklı bir Türkiye yaratmak bizim elimizde. Bunu yaratmak için iktidar olmamız lazım. Hep beraber mutlaka düzeni değiştireceğiz” dedi.

İKTİDARA GELDİĞİMİZDE YAPACAĞIMIZ İLK İŞ YÖK’Ü KALDIRMAK

Sıradan vatandaşların telefonlarının dinlendiği kaygısı taşıdıklarını söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu, böyle bir ortamda özgürlüklerden bahsedilmeyeceğini kaydetti. İktidara geldiklerinde YÖK’ü kaldıracaklarını iade eden Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:

“Sıradan bir yurttaş telefonlarının dinlendiğinden kaygı duyuyorsa bu ülkede özgürlük yoktur. Bunu yaparak siz özel yaşamı sonlandırmış oluyorsunuz. Üniversiteler özerk kuruluşlardır. Ancak üniversitelerde öğrenciler özgür değil, özerk değil. İktidara geldiğimizde yapacağımız ilk iş YÖK’ü kaldırmak, üniversiteleri özerk hale getirmektir. YÖK, askerlerin bize biçtiği bir kefen gömleği. Üniversiteler her türlü düşünceyi özgürce konuşulduğu yerlerdir. Referandum oldu, üniversiteler konuştu mu? Özgürlüğü vaad ediyoruz ve özgürlüğü getireceğiz. Gençlerin mutlaka siyasete girmesi lazım. Bir ülkenin bağımsızlığının yolu üretimden geçer.”

YURT SORUNUNU ÇÖZECEĞİZ, KREDİYE ASGARİ ÜCRETE ÇIKARACAĞIZ

Bir kız öğrencinin devlet yurdunda kaldığını ve askeri koğuş gibi 60 kişilik yatakhanelerinin olduğunu belirtmesi üzerine Kemal Kılıçdaroğlu Abbas Güçlü’ye dönerek, “Bunu ana haber bülteninde de yayınlayın. Bakınız biz üniversite öğrencilerinin yurt sorunu var diyoruz. Koskoca 87 yıllık Cumhuriyet nasıl olur da öğrenci yurdu sorununu çözemez? Biz iktidara geldiğimizde TOKİ’ye görev vereceğiz. Yurt sorununu en fazla 2 yıl içerisinde tamamen çözeceğiz. En fazla 2 odalı, internet erişimi ve sıcak suyu olan yurtlar yapacağız. Bu 2 yıldan daha kısa sürede de gerçekleşir. Öğrenciye verilen 200 liralık krediyi de asgari ücretin netine yükselteceğiz. Ben eski maliyeciyim. Paranın nasıl toplandığını biliyorum, nasıl kullanıldığını da bilmek lazım. Bütçesi güçlü olan, bağımsız ülkedir. Sizden tek isteğim vergilerin nereye gittiğini sorgulamanızdır” dedi.

Her ile bir üniversite açıldığını belirten Kılıçdaroğlu,ancak bunlara öğretim elamanı verilmediğini savundu. Kılıçdaroğlu bir öğrencinin “Gençlerin önünü açmaktan bahsettiniz ama yanınızda 76 yaşında Önder Sav var” diye soru yöneltmesi üzerine, “Gençlerin siyasete girmesinden yanayım. Gençler siyasete girdiği ölçüde kimin yaşı, kimin boyu önemli değil. Sizin getireceğiniz dinamizm önemli” yanıtını verdi.

TEK GÜVENCEM HALKIM

CHP Lideri Kılıçdaroğlu bir öğrencinin, “Siz başbakan olamazsınız, çünkü iktidardan önce gidip ABD’den icazet almadınız. Doğru adamsınız, dürüst adamsınız, yolunuz açık olsun” demesi üzerine, “Benim başbakan olup olmamam konusunda ne ABD’ye, ne de AB’ye güveniyorum. Benim tek güvencem halkım. Kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz. Başkasına gerek yok” dedi.
Kılıçdaroğlu, “CHP’de demokrasi var mı?” sorusuna, “Hangi siyasi partide demokrasi var? Siyasi partiler yasası 12 Eylül’ün bir ürünü olan bir yasa. Biz o yasayı değiştireceğiz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne gidin oradaki seçimlerin nasıl demokratik ortamda geçtiğini görün. Biz diyoruz ki gelin 12 Eylül yasalarının tamamını değiştirelim, Anayasa da dahil değiştirelim. Toplum istiyor, biz de istiyoruz. Demokrasiler takım tutar gibi siyasi partilerin tutulduğu yapılar değildir. CHP halkın partisi olmak zorundadır, daha fazla halkla kucaklaşmalıdır” diye konuştu.

BAŞBAKAN TÜRBAN KONUSUNDA NEMALANIYOR

Salonda bulunan türbanlı bir öğrenci mikrofondan Kemal Kılıçdaroğlu’na doğru “Siz Atatürk değilsiniz onun için ayağa kalkmıyorum” demesi üzerine Abbas Güçlü, “Bize saygıdan değil kameraların soru yöneltenleri iyi görmesi açısından ayağa kalkmanızı istiyoruz. Bu bizim programımızın kuralı” dedi. Türbanlı öğrenci Kılıçdaroğlu’a “Başörtüsü sorunu var hala çözülemiyor. Sorunu nasıl çözeceksiniz? ne zaman açıklayacaksınız? Buradan açıklamanızı istiyorum. O zaman ben de size oy veririm. Gerçekten samimiyseniz buradan açıklayın” diye konuştu.

Soru üzerine Kılıçdaroğlu, “Bu sorunun çözüm yolu iktidarıyla muhalefetiyle bir masaya oturmaktan geçiyor. Sayın Başbakana çağrı yaptık. Niye 2011’e erteliyor anayasa değişikliklerini? Gelsin oturalım konuşalım. Kendisine söyledim hayır diyor. Sadece onu getirelim diyor. Bizim de önceliğimiz var. Sayın başbakanın önceliği var da bizim önceliğimiz yok mu? Ama eğer yok ‘Sadece benim penceremden bak, sadece benim sorunumu çöz, başka diğer sorunlar bizi ilgilendirmiyor’ derseniz bu olmaz. O zaman kendinizi onlara teslim etmiş olursunuz” dedi.

Başbakan Erdoğan’ın türban konusunda samimi olmadığını öne süren Kemal Kılıçdaroğlu “Başbakana çağrı yaptım. Gelin anayasayı değişikliği yapalım. Biz herkesin okumasından yanayız, özgürlükten yanayız. Ama özgürlükler başkaları için mahalle baskısına dönüşmemeli, başkasının özgürlüğünü ihlal etmemeli. Biz özgürlükten yanayız, herkesin okumasını istiyoruz. Bize dar gelen 12 Eylül Anayasasını değiştirmekten yanayız. Tüzük diyorlar. Tüzük ayrı bir şey. Tüzüğü bugün de değiştirebilir. Değiştirmek için kurultayı toplamak gerekir. Bir olayı çarpıtmak kadar yanlış bir şey yok. Demogoji yapmaya gerek yok. Ağzımdan çıkanı biliyorum. Olayı çarpıtmaya gerek yok. Başbakan türban sorununu çözmeye niyeti yok. Çünkü oradan nemalanıyor. Terörden de birileri nemalanıyor. 30 yıldır çözüldü mü? Başörtüsü, türban ilk kez diyorum ki bu sorunu çözeceğiz. Bunun için iktidarıyla muhalefetiyle bir masanın etrafında oturup adam gibi konuşacağız. Siz bize oy verin ondan sizin sorununuzu nasıl çözeriz hiç endişe etmeyin” diye konuştu.

AF KONUSUNDA SÖZLERİM YANLIŞ ANLAŞILDI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, miting alanlarında genel afla ilgili söylediği sözlerin çarpıldığını ve yanlış anlaşıldığını söyledi. Kılıçdaroğlu, “Bana soruyorlar terörü bitirebilecek misiniz? Sorun muhalefette çözülmez iktidarda çözülür. İktidara gelelim sorunları çözeriz, çözmek için gerekeni yaparız. Ben terör örgütü silah bırakırsa, toplumsal uzlaşma gereği bir af konusu gündeme gelirse, destek veririz demiştim. Silah varsa barış olmaz, silahın olduğu yerde insanlar bir araya gelmez. Silahlar bırakılırsa, ordu ve emniyet güçleri için demiyorum, yasadışı örgütler silah bırakacaklar, koşulsuz teslim olacaksa, toplumsal barışın gereği af konusu gündeme gelirse destek veririz demiştim” dedi.

ATANMAYAN ÖĞRETMENLERİN TAMAMINI ATAYACAĞIZ

Kılıçdaroğlu, Türkiye’de 300 binden fazla öğretmen açığının olduğunu, buna karşı 300 bin öğretmenin de atama beklediğini söyledi. Kılıçdaroğlu, “Biz iktidara geldiğimizde atanmayan öğretmenlerin tamamını atayacağız, hiçbir okul öğretmensiz kalmayacak. Bunun yanında YÖK ihtiyacı kadar daha az öğretmen adayı alacak. Plansız, programsız iş yapılmayacak. Ayrıca öğretmenleri ücretli, sözleşmeli diye bir sınıfa ayırmayacağız. Tek sınıf olacak o da öğretmen” dedi.

YÖK’ün üniversitelerde sivil polislerin görevlendirilmesi konusunda bir girişimi olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, “YÖK başkanının bu konudaki açıklaması vahim bir durum. Üniversitelerde özgürlük istiyoruz siz yan yana iki insanı orada konuşturmayacaksınız. Üniversiteler çatışma alanı değil. Orayı bir cezaevi gibi baskı unsuru olarak görüp baskı yaparsanız olmaz” diye konuştu.

REFERANDUMDA OY KULLANAMAMA KONUSU

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanına aday olduğu seçimler sırasında kaydını Ankara’dan İstanbul’a aldırdığı anlatan Kemal Kılıçdaroğlu, seçimlerden sonra Ankara’ya döndüğünü kaydetti. Kılıçdaroğlu, oy kullanamama konusunda şunları söyledi:

“Referandumdan önce eve polisleri görevlendirilerek gönderildi. Başka vatandaşa bu yapılmadı. Ana muhalefet partisi liderine yapıldı. Referandum sürecinde yurdu gezdim ve oy kullanamama konusu hiç aklıma gelmedi. Çünkü milletvekilleri istedikleri sandıkta oy kullanır diye bir yasa var. Ancak benim kütüğüm tamamen kaldırılmış. Bu gelişmelerden benim haberim yok. İktidar sırf bu iş için kamu görevlisi görevlendiriyor. Bunun benim açımdan ne kadar rahatsız edici olduğunu tahmin edebiliyorsunuzdur. Utanması gereken ben değil iktidardır. Bu demokrasi utancıdır. Referandum sürecinde böyle bir oyunun oynanacağı kimsenin aklına gelmedi açıkçası.”

Salonda bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin de elinde yıllar önce vefat eden iki kişi için referandumda gönderilmiş seçim
kağıdını göstererek, “Vefat edenlerin kaydı silinmiyor, Ana muhalefet liderinin kaydı siliniyor” dedi.

Program sonrası saat 05.00 sıralarında Eskişehir Anemon Otel’e dönen Kemal Kılıçdaroğlu saat 10.00’da otelden ayrılarak otomobille İstanbul’a hareket etti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!