Kanserden dengeli beslenerek korunun

Güncelleme Tarihi:

Kanserden dengeli beslenerek korunun
OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 27, 2001 00:00

Hacettepe Ãœniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Dr. AyÅŸe Baysal, Türkiye'de görülen kanserlerin yüzde 75-80'inin önlenebileceÄŸini belirtti. Özellikle kalınbağırsak-rektum, prostat, meme, idrar yolları ve ağız kanserlerinin oluÅŸumunda beslenme ile ilgili faktörlerin belirleyici olduÄŸunu söyleyen Prof. Dr. Baysal, beslenmenin düzenlenmesiyle bu hastalıkların önüne geçilebileceÄŸini vurguladı. Besinlerdeki kanser geliÅŸtirici öğelerin, tuzlama, tütsüleme, yüksek ısıda kızartma gibi iÅŸlemler sonrasında ortaya çıktığını kaydeden Prof. Dr. Baysal, ''Bunun yanında kanser oluÅŸumunda etkili reaktif oksijeni etkisizleÅŸtiren ve savunma sistemlerini güçlendiren antioksidantları içeren besinler, kanseri önleyici yönde etkilidir'' dedi.Antioksidantların özellikle meyve, sebze, baklagiller, soya fasulyesi ve tahıl özünde bulunduÄŸuna dikkati çeken Prof. Dr. Baysal, ''Yazın domatesi, kışın turunçgilleri sofranızdan eksik etmeyin, bol bol yeÅŸillik yiyin'' uyarısında bulundu. Besinlerin iyi yıkanmaması sonucu midede oluÅŸan ''helikobakter pylori'' isimli bakterinin uzun yıllar kendini hissettirmeden yaÅŸadığını, ülser ve mide kanseri oluÅŸumunda rol oynadığını belirten Prof. Dr. Baysal, kanserden korunmanın 13 altın kuralını şöyle sıraladı: Tütün kullanmayın. YaÄŸ alımını azaltın. YaÄŸ miktarını günlük enerjinin yüzde 25'i oranında tutun. Yağı yakmadan yemeklere doÄŸrudan katın. YaÄŸlı et ve et ürünleri yerine yağı az beyaz et tercih edin. Boya uygun beden ağırlığını dengede tutun. Beden Kitle Ä°ndeksi'ni (kilonun, boyun metre bazında karesine bölünmesiyle elde ediliyor) 18.5-25 arasında tutun. Ä°lerleyen yaÅŸlarda da 27'nin üzerine çıkarmayın. Günlük beslenmede saflaÅŸtırılmış tahıl ürünleri ve kuru baklagillere yer verin. Beyaz pirinç yerine bulgur, beyaz ekmek yerine çavdar, yulaf gibi esmer olanları tercih edin. Günlük sebze ve meyve tüketimini artırın. Tuzlanmış, tütsülenmiÅŸ, dumanlanmış yiyeceklerden sakının, günlük tuz alımını 5 gramın altına indirin. YaÄŸda kızartmalar ve doÄŸrudan ateÅŸte piÅŸirilmiÅŸ yiyeceklerin alımını azaltın. Bu tür yiyecekleri haftada birden fazla yemeyin. Yarım yaÄŸlı ve yaÄŸsız süt ürünleri kullanarak kalsiyum alımını arttırın. Günlük 2 bardak civarında yoÄŸurt tüketin.  Alkollü içeceklerden sakının.  Günlük 1.5 litre su ve sıvı alın. GüneÅŸ ışınlarının dik geldiÄŸi yaz aylarında güneÅŸle temastan sakının. Düzenli fiziksel aktiviteyi yaÅŸam boyu sürdürün. Her türlü besinin iyi yıkanıp temiz olmasına özen gösterin. Kanser ve diÄŸer kronik hastalıkların yaygınlaÅŸmasının temelinde ''ÅŸiÅŸmanlık ve tembellik'' yattığını vurgulayan Prof. Dr. Baysal, modern yaÅŸamın insanları aşırı beslenmeye ve hareketsizliÄŸe sürüklediÄŸini söyledi. Prof. Dr. Baysal, günde 45-60 dakika yürüyen bir insanın yaÅŸam kalitesini büyük ölçüde artırabileceÄŸini kaydetti. Baysal, tüm dünyaya yayılan ''fast food'' yeme alışkanlığının da orantısız ve hızlı kilo alımına yol açtığını bildirdi. Türk toplumunda yer eden aşırı tuz tüketiminin de günlük 5 grama indirilmesi gerektiÄŸini söyleyen Prof. Dr. Baysal, besinleri doÄŸal tuzlarıyla tüketmenin önemine iÅŸaret etti. Bu alışkanlığı küçük yaÅŸlarda kazanmanın büyük fayda saÄŸladığını kaydeden Prof. Dr. Baysal,tuzun, sindirim sistemi kanserinde etkin rol oynadığını, hücreleri yıpratarak mide kanserine, kan basıncını artırarak da yüksek tansiyonaneden olduÄŸunu belirtti. Prof. Dr. Baysal, Türk kültürünün vazgeçilmezlerinden olan çay konusunda ise erkeklere ve menopoz sonrası kadınlara bir sınırlama getirmediklerini kaydetti. Prof. Dr. Baysal, ancak büyük ölçüde kansızlık sorunu çeken doÄŸurganlık dönemindeki kadınların, çayı yemekle beraber içmemeleri gerektiÄŸini söyledi. Yemekle alınan çayın besin deÄŸerini düşürdüğünü ve kansızlığa yol açtığını dile getiren Prof. Dr. Baysal, bu yaÅŸ dönemindeki kadınların çayı yemekten en az 45 dakika sonra ve olabildiÄŸince açık içmelerini tavsiye etti. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!