İzmir Kuş Cenneti 24 saat gözlenecek

Güncelleme Tarihi:

İzmir Kuş Cenneti 24 saat gözlenecek
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 13, 2004 00:00

İzmir Kuş Cenneti'nde kameraların sayısı 3'e çıkarılarak, 24 saat süreyle kuşlar huzursuz edilmeden gözlenebilecek. İzmir Kuş Cenneti Doğa Koruma ve Milli Parklar Mühendisi Ahmet Akkaya, yapılan sayımlarda cennetteki 235'in üzerindeki kuş türü içinde en kalabalık koloniyi, sayıları 17-18 bine ulaşan flamingoların oluşturduğunu söyledi.Akkaya, teleskopla yapılan yuva sayımında, Kuş Cenneti'ndeki flamingo kuluçka kolonisi sayısının 5 bin çift olarak belirlendiğini bildirdi. Bölgede flamingoların her geçen yıl üreme sayısının arttığını ve İzmir Kuş Cenneti'nin dünyanın sayılı flamingo kuluçka merkezlerinden biri haline geldiğini kaydeden Akkaya, bu yıl 660 yavrunun dünyaya geldiğini, bu sayının ay sonuna doğru daha da artmasının beklendiğini kaydetti. Türkiyeli flamingoların yanı sıra 11 Fransız ve 4 İspanyol flamingonun da İzmir Kuş Cenneti'nde kuluçkaya yattığını tespit ettiklerini söyleyen Ahmet Akkaya, sayıları Avrupa'da çok az olan tepeli pelikanların da İzmir Kuş Cenneti'nde giderek, çoğaldığını kaydetti. Akkaya, bu yıl 40 tepeli pelikanının kuluçkaya yattığını tespit ettiklerini söyledi. İzmir Kuş Cenneti'nde kuluçka adasını ve diğer kuluçka merkezlerini 24 saat gözetlemek ve kuş gözlemevindeki ziyaretçilere göstermek amacıyla 2 kamera ile 24 saat gözlem yapıldığını belirten Akkaya, şöyle konuştu: “Ziyaretçilerin kuluçkadaki kuşları rahatsız etmemesi ve bilim adamlarının sürekli gözlemde bulunması için geçen yılın sonunda konulan 2 kameraya önümüzdeki günlerde bir ilave kamera daha geliyor. Bu sayede tüm kuluçka merkezlerini sürekli gözlem altında tutacağız. Avcıların da bölgeye girmemesi için kamera ile gözlem çok yararlı oluyor.” YABAN HAYATI KORUMA SAHASIİzmir'in 25 kilometre kuzeybatısındaki Kuş Cenneti, Gediz Nehri'nin eskiden döküldüğü yerde, tuzcul ve tatlı su bataklıkları, koylar, tuzlalar ve 3 lagünden (dalyan) oluşan 8 bin hektarlık geniş bir kıyı sulak alanı. Tekel'in Çamaltı Tuzlası ile bitişik olan cennette ilk koruma çalışmalarına Orman Bakanlığı'nca 1980 yılında başlandı. 1982 yılında Su Kuşları Koruma ve Üretme sahası olarak tescil edilen saha, 1994 de Homa Dalyanı(Kuş Cenneti) Yaban Hayatı Koruma Sahası olarak koruma statüsü kazandı ve halen bu statü devam ediyor. Tüm yıl saha içinde her türlü avcılık yasaklanırken saha tatlı su, tuzlu su ve acı su olmak üzere 3 farklı yaşam alanını birden kapsayan ender yerlerden biri olma özelliğine sahip. Doğal Hayatı Koruma Derneği'nin organize ettiği kış ortası kuş sayımları 28-31 Ocak 2000'de yapılmış, 217'nin üzerinde kuş türü gözlemlendi. Yapılan çalışmalara göre bu türlerin 54'ü yerli geri kalanı da göçmen kuş. Kuş Cenneti'ne her yıl ortalama 50 bin kuş uğruyor. Doğal ve arkeolojik sit alanı olan Kuş Cenneti'nde ziyaretçi merkez binası, kuş seyir kuleleri, sabit dürbün ve gezi bisikletleri bulunuyor.ULUABAT GÖLÜ LEYLEK DOSTU KÖYLER PROJESİElektrik direklerine yuva yapan ve tellere çarparak ölen leyleklerin korunmasını amaçlayan “Uluabat Gölü Leylek Dostu Köyler Projesi”, meyvelerini vermeye başladı. Bu yıl 27 yuvada dünyaya gelen 80 yavrudan 16'sının, göç rotaları, konaklama, kışlama ve üreme alanları, göç takvimleri, üreme ve hayatta kalma başarıları ile popülasyonlarındaki değişimler araştırılması amacıyla halkalandığı bildirildi. Çevre ve Orman Bakanlığı, Doğal Hayatı Koruma Derneği, Bursa Valiliği ve Uludağ Üniversitesi (UÜ) öncülüğünde, Bursa'daki kamu kurumları ve sivil toplum örgütlerinin katılımıyla “Uluabat Gölü Yönetim Planı” çerçevesinde hazırlanan projeyi, Uluabat Gölü Yürütme Kurulu ve UÜ Kuş Gözlem Topluluğu (ULUKUŞ) birlikte yürütüyor. Proje sorumlusu Ziraat Yüksek Mühendisi Franziska Arıcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, proje kapsamında pilot köy seçilen Eskikaraağaç, Fadıllı ve Gölyazı köylerine “Bir Yuva da Siz Kurun” kampanyasıyla yapılan toplam 27 yuva platformunda, 80 yavrunun büyümelerini tamamlamak üzere olduğunu söyledi. Bu köylerde açık elektrik hattının TEDAŞ tarafından kablolu sisteme dönüştürülmesi ile ölümlerin büyük oranda azaldığını ve leylek popülasyonunda artış meydana geldiğini ifade eden Arıcı, Halkalama Kuş Araştırmaları Derneği'nin Ankara'dan gelen uzman üyeleri, ULUKUŞ üyeleri ve gözlemci köy çocuklarının desteği ile yetişen yavrulardan 16'sının, örnekleme yöntemiyle seçilerek, halkalandığını kaydetti. Arıcı, halkalama ile leyleklerin göç rotaları, konaklama, kışlama, üreme alanları, göç takvimleri, üreme ve hayatta kalma başarıları ile popülasyonlarındaki değişimlerin araştırıldığını belirterek, halkalamada yavrulara halka takılması yanında, ağırlıklarının, bacak,kanat ve gaga uzunluklarının da ölçüldüğünü bildirdi. Gölyazı Belediyesi'nin itfaiye aracıyla halkalama çalışmasına yardım ettiğini dile getiren Arıcı, şöyle konuştu: “Halkalamayı en az 5 kişi ile gerçekleştirdik. İki kişi itfaiye aracı yardımı ile yavruları yuvadan alarak özel sepetle aşağıya indirirken, bir kişi yavruyu müdahale pozisyonunda tuttu, bir kişi kayıtları işledi, bir kişi de halkalamayı gerçekleştirdi. Ebeveyn leyleklerin, kısa zamanda halkalanan ve yuvalarına geri konulan yavruların yanına geldikleri, çalışmadan hiç etkilenmedikleri gözlendi.”
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!