İyi dalgıç hayatta kalır

Güncelleme Tarihi:

İyi dalgıç hayatta kalır
Oluşturulma Tarihi: Ocak 26, 2002 14:22

Ali Ethem Keskin. IBM Türk'ün Danışman Satış Uzmanı, şirketin dalgıç camiasının 'Bond Ali'si. ‘‘İyi bir dalgıç zaten hayatta kalır demeyin. Yaşamak ciddi iştir. Ölümün nasıl, nerede, ne zaman pusu kurduğu hiç belli olmaz. İstanbul'da otomobil kullanmak, dalmaktan daha riskli. Dalışın kuralları var. Bilişimdeki deneyimlerimden dalgıç olarak da çok yararlandım. Hayatta kalmanın ve başarmanın sırlarını keşfettim‘‘ diyor. İşte onun öyküsü.

IBM Türk'te 18 yıldır türlü, çeşitli sorumluluklar üstlenen, ürün yöneticisi Ali Ethem Keskin, 20 yıllık dalgıç. IBM'in kurucularından Thomas Watson'un, ‘‘Hedefsiz bir yere atıp vurmaktansa, hedefi ıskalamayı tercih ederim‘‘ sözünden şaşmıyor. Başarının adım adım geldiğini vurguluyor.

Jacques Cousteau'nun o unutulmaz belgeseli gösterildiğinde 7 yaşında ve yaşamı değişiyor. Liseden sonra Birmingham Üniversitesi'nde elektronik yüksek mühendisliği öğrenimi sırasında dalgıçlık eğitimi de alıyor. Merkezi ABD'deki uluslararası kurum PADI'den (Professional Association of Diving Instructions) rehber-balıkadam seviyesine ulaşıyor.

1992'de arkadaşı Fehmi Şenok'un teşvikiyle sualtı fotoğrafçılığına başlıyor ve çok sayıda ödül alıyor. Sualtı Araştırma Derneği'nin (SAD) Sualtı Fotoğraf ve Video Birimi(SUFOVIB) Koordinatörlüğü'nü üstleniyor. Sualtı fotoğrafçılık seminerleri düzenliyor. THY'nin dergisi Skylife'ın yanı sıra şimdilerde Atlas Dergisi'ne de yazıyor.

Bilişimdeki profesyonel disiplin sualtı için de önemli. Örneğin iyi bir dalgıç her yıl mutlaka tam sağlık kontrolundan geçmeli. Dalış da bilişim gibi teknik ve dakiklik, planlama, kısa ve uzun vadeli hedefler seçmeyi gerektiriyor. Ürün satışı gibi dalışların da artıları, eksileri, özgün koşulları var. Dalış projelerini firmalara teklif ediyor, bir yıl önceden sıkı bir hazırlık yapıyor. Eskizler çiziliyor, filmler seçiliyor, tüpler, elbiseler, piller kontrolden geçiyor. Sıkı planlamanın hayata geçirilebilmesi, titiz uygulama ile mümkün. Tabii ki risk faktörü unutulmayacak.

Program dışı gelişmelerdeki kazanımlar ve kayıplar çok yönlü olarak gözden geçirilecek. Perspektif, bir tasarım olmadan yol alınması doğru olmayacağı gibi dalışların da rastgele olmasını önermiyor.

‘‘Aynı firmada bu kadar uzun süre nasıl çalışabiliyorsunuz? Dalgıçlık gibi hobilerinize nasıl zaman bulabiliyorsunuz?‘‘ sorularına şaşırıyor.

Müşteri temsilciliği, sistem uzmanlığı, eğitim uzmanlığı ve şimdi de ürün yöneticisi. Keskin'e göre, satış salt müşteriye yönelik olamaz. Her olay, her ilişki bir satıştır. En zor satış da müşterilere değil, şirketteki satıştır.

İnsan bir vitrindir ve başarının en önemli unsuru ekip çalışmasıdır. Her zaman işinden çok zevk alıyor, güven verebilmenin, saydamlığın keyfini yaşarken, ‘‘Sihirbazlık, müşterinin ihtiyacı olan noktaları yakalamak‘‘ itirafında bulunuyor.

Ya satış sorumlularının imajı? 1960, 1970'lerde IBM'de beyaz gömlek, kahverengi, siyah, lacivert takım elbise şartmış. Çizgili gömlek bile yasakmış. 2000'lerde alışverişler internete kaydığından bu sınırlamalar kalkmış. Sadece müşteriyle görüşmede takım elbisenin önemi hala geçerli, diğer zamanlarda yaşasın özgür giyim. Birkaç yıl içinde ofis tarihe karışacak. Herkes evinden bilgisayarla işini bitirecek. IBM Türk pilot olarak bu uygulamaya Haziran 2000'de Ankara'da başladı. Keskin gelecekte neler yapacak? Dalış olmayan yerlerde özel izinle keşif turlarına çıkmak istiyor. Türkiye dahilinde çok özgün bir belgesel üzerinde çalışıyor ve sponsor firmaların tam desteğiyle bu dev projeyi en kısa sürede tamamlamayı amaçlıyor.

Unutulamayan bir an

1994'te bir dalış firmasının broşürünü çekiyordu. Bodrum'da Karaada'nın bir kovuğunun içinde, çok konsantre vaziyetlerde. Dalgıç gelecek, ışık tutacak ve flaşa basılacak. Mağaranın tepesindeki kırmızı kardinal balıkları enfes bir görüntü oluşturuyor. Nefesini tutup beklerken, beyaz bir kütle belirdi solunda. Büyük bir kütle. Kayık ya da müren balığı zannetti. Konsantrasyonu bozulmasın diye kımıldamadı. Sonradan bir fok olduğunu farketti. İlk kez bir fokla bu denli yakınlık yaşayıp da görüntüleyemediğine üzülüyor. Kaçırılan müthiş bir şanstı. İz bırakan bir andı. Çıkarılan ders ne miydi? Hayat da dalışlar gibi sürprizlerle dolu.Her zaman her şeye hazırlıklı olmak gerek. Önyargı ile hareket etmemek lazım.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!