İstanbul flamenko ruhunu taşıyor

Fransız şarkıcı Nino, konser ve klip çekimleri için geldiği İstanbul'a hayran kaldı. ‘‘14 Şubat Sevgililer Günü''nde konser veren Nino, ‘‘Santiago'' isimli şarkısının klibi için Sultanahmet ve çevresinde kamera karşısına geçti.

Hayallerindeki eşi olacak kadına hitap ettiği ‘‘Amor'' isimli şarkısıyla tüm Avrupa ülkelerinde romantizm rüzgarı estiren Fransız şarkıcı Nino, konser ve klip çekimleri için geldiği İstanbul'a hayran kaldı. ‘‘14 Şubat Sevgililer Günü''nde konser veren Nino, ‘‘Santiago'' isimli şarkısının klibi için Sultanahmet ve çevresinde kamera karşısına geçti. Nino, Sultanahmet Camii'ni, Ayasofya'yı çok beğendiğini söylerken, Kapalıçarşı'yı da dolaşma fırsatı bulduğunu belirtti.

Altın düşkünü Nino

Altın mücevherlere çok düşkün olan ve yüzük ve serçe parmağına taşlı altın yüzük takan Nino, ‘‘Özellikle altın mücevherlerin işçiliğini çok beğendim. Gözlerimi vitrinlerden alamadım. Deri ceketler de çok güzeldi. Hatta bir pazarlık maceram oldu. Bir deri ceket beğendim. Giydim, çıkardım, boyuna, koluna baktım. Adam ilgimi farkedince her akıllı satıcı gibi fiyatı yükseltti. Ben de her akıllı alıcı gibi fiyatı düşürdüm. Biraz şarkı söylemem karşılığında orta noktayı bulduk'' dedi.

Flamenko ve gipsy müziğinin 26 yaşındaki yorumcusu Nino, ‘‘Fransa'daki Türk arkadaşlarım sayesinde İstanbul ve Türkiye'yi tanıyordum, gördüklerimle yaşadım da. Albümümde yer alan şarkılardaki müzikal zenginliği en iyi tanımlayacak şehir İstanbul. Çünkü İstanbul flamenko müziğine uygun, çok güzel bir mekan'' açıklamasını yaptı.

Gezgin bir aşığın hikayesinin anlatıldığı ‘‘Santiago'' isimli şarkıya ‘‘flamenko ruhunu taşıyor'' dediği İstanbul'da klip çeken Nino, bir ilke de imza atarak, iki Türk yönetmenle çalıştı. Hakan Yonat ve Kemal Başbuğ, bir araya gelerek genç şarkıcının klip yönetmenliğini üstlendi. Klipte Nino'ya ‘‘Birkaç İyi Adam'' da flamenko danslarıyla eşlik etti.

Nino'nun hayali

Piyasaya çıkardığı ilk albümünde, elinde gitarı, dilinde romantik şarkılarıyla tüm Avrupa'da genç kızların gözdesi olan Nino'nun istediği tek şey, çocuklarını doğurup, evinin kadını olacak bir kadına aşık olmak. Çalıştırmayacakmış, çocukların bakımıyla ilgilenmeliymiş, kendisi çocuklara bakamazmış... Üstelik çok da kıskançmış. O kadar tanıdık bir söylem ki; bir ara ‘‘Türk mü?'' diye şüphelendim doğrusu...