İl Genel Meclisi Meclis salonuna giremedi

Güncelleme Tarihi:

İl Genel Meclisi Meclis salonuna giremedi
Oluşturulma Tarihi: Ekim 15, 2012 14:02

İZMİR İl Genel Meclisi Başkanlık Divanı’nın, il genel meclislerini kapıtılmasına yolaçacak ’Bütünşehir’ yasa tasarısına karşı basın toplantısını İl Genel Meclisi Salonu’nda yapamadı. Valilik izin vermeyince İl Genel Meclisi üyeleri ve muhtarların katıldığı basın toplantısı otoparkta yapıldı.

Kamuoyunda ’Bütünşehir’ olarak bilinen ve 29 ilde il genel meclislerinin kapatılmasını öngören yasaya İzmir’den tepki geldi. İzmir İl Genel Meclisi’nin Ekim ayı il özel idarelerinin kapatılmaması yönünde temenni kararı alan İzmir İl Genel Meclisi’nde konuya bir kez daha dikkat çekmek amacıyla basın toplantısı düzenlendi. Meclis Başkanı Serdar Değirmenci ile İzmir İl Genel Meclisi Başkanlık Divanı tarafından düzenlenen ve daha önce meclis salonunda yapılacağı duyurulan basın toplantısı İzmir Valiliği’nin izin vermemesi üzerine İzmir İl Özel İdaresi’nin otoparkında yapıldı. Basın toplantısına İzmir İl Genel Meclisi üyelerinin yanı sıra çok sayıda köy muhtarı katıldı.

İzmir İl Genel Meclisi Başkanı Serdar Değirmenci tasarıyla birlikte 29 büyükşehirdeki il özel idareleri, il genel meclislerinin kapatılacağını, Türkiye genelinde bin 591 belde belediyesi ile 16 bin 82 köyün tüzel kişiliğini yitireceğini, mallarının büyükşehir belediyelerine devredileceğini söyledi. Yasa ile birlikte 13 yeni büyükşehirin kurulacağını anlatan Değirmenci, şöyle dedi:

"İdam mahkumuna bile son isteği sorulurken bu şehirlerde yaşayan halka sorulmadan seçmenin iradesi yok sayılarak bu kurumlar kapatılıyor. 56 milyon kişiyi ilgilendiren bu konuda kimsenin söz hakkı yok. Bu ülkenin geldiği ileri demokrasi anlayışını gösteriyor. Yasa, ’Ben yaptım, oldu’ mantığı ile oldu-bittiye getirildi. Valiler de, genel sekreterler de, AKP’li İl Genel Meclisi Başkanları ve İl Genel Meclisi Üyelerinin de bu yasadan memnun olduklarını hiç zannetmiyorum. Fakat hiç kimse sesini çıkarmıyor, çıkaramıyor. Halkın kendi kendini yönetme hakkı gasp ediliyor."

AK Parti iktidarının konuşmayan, tartışmayan, sorgulamayan, suskun bir toplum yaratmak istediğini iddia eden Değirmenci, yasanın asıl altında yatanın başkanlık sisteminin alt yapısı oluşturmak olduğunu öne sürerek, şöyle devam etti:

"Ülkenin idari yapısı başkanlık sistemine göre yeniden yapılandırılıyor. Çünkü zat-ı Şahane hazretleri böyle istiyor. Belediyelerin yarısından fazlasına kilit vuruluyor. İzmir’de Alaçatı, Birgi gibi turistik beldelerin mahalle olması o yöre halkına ne kazandıracak? 29 İlde il genel meclisleri kapatılacak bunların yerine valinin görevlendireceği bir vali yardımcısı başkanlığında Yatırım İzleme ve Koordinasyon Merkezi kurulacak. Halkın oylarıyla seçilmiş meclis kapatılıp, yerine devlet memurları atanıyor. Bu tasarıyla Türkiye’de 2 başlı bir yerel yönetim modeli oluşturuluyor. Bu kanun Türk İdari yapısına uygun değildir. Başkanlık sistemine geçişin bir ön çalışmasıdır. Üniter devlet yapısından federatif sisteme geçişin ön hazırlığıdır. Ülkemizin Güneydoğusunda ki bölücü terör örgütü ile yıllardır süren savaş düşünülürse, illerin idari yapısının bu şekilde genişletilerek değiştirilmesi terör örgütünün ekmeğine yağ sürmekten başka bir anlam taşımayacaktır."

Gazetecilerin meclis salonunun toplantıya kapatılmasıyla ilgili sorularını yanıtlayan Değirmenci, Ticaret Odası Başkanı değil, İzmir İl Genel Meclisi’nin başkanı olduğunu ifade ederek, "Eğer oranın başkanı olsam ticaret odasında toplantı yapardım. Salonda yapılacak her türlü iş ve işlemden yasal olarak ben sorumluyum. CHP ya da AKP’nin grup başkanı da olmadığım için grup odasında toplantı yapamam. Bizim toplantı yapacağımız ve kendimizi anlatacağımız yer bellidir. Burada siyasi parti yok. Halkın oyları ile seçilen insanlar var. Bu durumu kamuoyunun takdirine bırakıyorum. Böylece özel idarenin kapısına ilk kilit vurulmuş oldu" diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!