Hürriyet Dünyası yazarları yorumladı

Güncelleme Tarihi:

Hürriyet Dünyası yazarları yorumladı
Oluşturulma Tarihi: Eylül 30, 2013 13:15

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tüm Türkiye'nin merakla beklediği demokratikleşme paketini açıkladı. Hürriyet Dünyası yazarları demokratikleşme paketini yorumladı.

Haberin Devamı

MEHMET Y. YILMAZ

Demokratikleşme Paketini, genel olarak olumlu. Böyle bir paketi eleştirmenin özgürlüklerin genişletilmesini savunun insanlar açısından doğru olmadığını düşünüyorum.

Paket ile ilgili şuandaki tek eleştirim seçim sisteminin gerçekten demokratikleştirilmemesi ve mülki idare amirlerini bir gösteri ya da toplantıyı yasa dışı etme yetkisi vermesidir. Bunların demokratikleşme ile ilgisini kuramıyorum.

TAHA AKYOL

demokratikleşme paketi ile açıklananları prensipte olumlu buluyorum. Seçim sistemiyle ilgili konun partilerle görüşülmeye bıraklıması da doğru bir davranıştır. Prensipte olumlu buluyorum fakat cem evleriyle ilgili bir gelişme olmaması ciddi bir eksikliktir. Seçim sisteminin tartışmaya ve partilerle müzakereye açılması da olumludur.

METEHAN DEMİR

Başbakan’ın uzun süreden beri beklenen demokratikleşme paketi, Başbakan’ın kendi ağzından açıklandı. Paket genelde yasal ve idari olarak iki ana başlıktan oluşmakla birlikte bugüne kadar basında yer alan ve yazılan maddelerin çoğunu içerdi. Seçim barajı konusunda Başbakan’ın üç alternatif sunması seçim sistemiyle ilgili uzun bir tartışma dönemini ateşleyeceğe benziyor.

Türkiye’de yaşayan Alevi vatandaşların, Türkiye’deki Alevilerin sorunlarıyla ilgili özellikle cemevi ibadethane statüsüne kavuşturulması yada benzeri adımlar mesela ‘Alevi dedelere maaş bağlanması’ gibi unsurlarda medyada yer almıştı. Açıklanan pakette bunların olmadığı dikkat çekti. Ancak Nevşehir Üniversitesi’ne Hacı Bektaşi Veli isminin verilmesi gündeme geldi.

Aslında şu an itibariyle kesin hatlara dayanan bir değerlendirme yapmak da acelecilik olabilir. Çünkü meclise yasal düzenlemeler getirildiğinde bunların çerçevesi belli ölçülerde belli boyutlara taşınabilir.

Ayrıca resmi üniforma giyilmesi gereken meslekler ile yargı mensuplarını hariç tutan devlette başörtü uygulaması da hükümetin atması beklenen adımlardan biriydi.

Kürt sorunuyla ilgili başka beklenen adımlar da vardı. Ama şu an itibariyle paketin BDP çevrelerinden eleştiri alması muhtemel. Ancak milliyetçi çevrelerden de aksi yönde paketin bazı temel unsurları zedelediği şeklinde tehditlerde geleceğe benziyor.

Başbakan’ın dediği gibi eğer bu paket ilk adımsa bundan sonraki adımları da kamuoyu merakla bekliyor olacak. Ama tam tahmin ettiğim gibi demokratikleşme paketi uzun ince bir yol Türkiye’deki eksiklikler açısından başlangıcı ve daha atılacak atmamız gereken çok adım var.

YALÇIN DOĞAN

Başbakan Erdoğan başlangıçta sanki bir balkon konuşması yaptı. Açıklanan paket toplumun çeşitli kesimlerine Kürtlere, Alevilere, romanlara ciddi çiçek atan bir paket. Oralardaki yasakların kaldırılması aslında demokratik bir adım. Yıllara dayanan ihmalin ortadan kaldırılması. Konuşmasında yine de muhalefeti sık sık eleştirmesine rağmen belli tonlarda balkon konuşmasını andıran bir tavır.

Bir yandan geçen yıl AKP'nin son kongresindeki veda konuşmasını hatırlatırken, bir yandan da önümüzdeki temmuz ayında yapılacak olan seçimler için cumhurbaşkanlığı hamlesi gibi geldi.

Sık sık özgürlükleri genişleteceğinden söz ederken özellikle ifade ve basın özgürlüğünü kullanan ve bu nedenle hapis yatan ve haklarında dava açılan insanların durumuna iyi bir çözüm gelmedi. Dolayısıyla bu anlamda çok ciddi bir eksiklik.

Paketin en önemli yanlarından biri siyasi partiler ve siyasi sistemle ilgili düzenlemelere ilişkin. Partilerin örgütlenmesi ve partilere üyelik kolaylaşırken, hatta hazineden alınacak yardım genişletilirken önümüzdeki günlerde en çok tartışılacak olan seçim sistemine dönük 3 seçenek olduğu. Şimdiden şu belli ki 1980’den beri süren seçim barajı kalkacak. Ancak hangi orana inecek ve dar bölge sistemi nasıl işleyecek, siyasi sistemi temelinden değiştirecek bu alternatifler diğer siyasi partiler tarafından nasıl karşılanacak bu şu an belirsiz. Bu konuda çok ciddi bir tartışmayı ve gelişmeyi beklemek yanıltıcı olmaz.

İmralı ile yapılan görüşmeler sonucunda, Erdoğan her ne kadar bu dayatma ve pazarlık değil dese de Kürtlere önemli haklar tanındığı ortada. Bence bunlar doğru adımlar. Yer isimlerinin Kürtçe kullanılabilecek olması, özel okulda olmak kaydıyla Kürtçe eğitimin yolunun açılması, Kürtçe propagandanın yolunun açılması önemli adımlar.

Bunlar zaten son yıllarda yaşanan fiili gerçekler.

Başta cumhurbaşkanlığı hamlesi dedim. Nevşehir Üniversitesi’nin isminin Hacı Bektaş Veli olarak değiştirilmesi Alevilere nasıl bir el uzatma ise, zaman enstitüsünün kurulması da romanlara da bir çiçek. Kendi muhaliflerini yine de pek kapsamadığı halde kendisinin bile ulaşabileceği kesimlere uzanmaya çalışıyor. Cumhurbaşkanlığı adaylığının açıklanması gibi geldi bana. Her şeye rağmen, her kesimi kapsadığı söylenemez fakat her kesimin bu kararlardan etkileneceği açık.

İSMET BERKAN

Kimilerine göre eksik bir paket olabilir ama eksik diye bunları da yapmamak olmaz. Roman dil ve Kültür Enstitüsüne keşke bir üniversite gönüllü olsaydı. Andımızın kalkması iyi oldu, tuhaf bir ritüeldi.

FATİH ÇEKİRGE

Başlığı demokratikleşme olan bir çabaya kim karşı çıkabilir. Bir kere öncelikle ve temel olarak Başbakan Erdoğan’ın açıkladığı demokratikleşme paketini çok olumlu karşılıyorum. Türkiye uzun yıllar darbe anayasaları ve ara rejim uygulamaları ile yönetilmiş bir ülke olarak ilk kez demokratikleşme için atılım yapıyor.

Eksik bulabilirsiniz, daha fazlasını isteyebilirsiniz. Tüm bunlar herkesin hakkıdır. Ancak bir zemin olarak demokratikleşme paketi önümüzdeki daha geniş demokrasi süreci için önemli bir aşama, güven verici bir kapı izlenimi veriyor. Düşünce özgürlüğü ve düşünceyi yayma özgürlüğü şiddete dönüşmeyen her türlü düşüncenin özgürce dile getirildiği bir toplum için bu çabaları olumlu karşılamak, alkışlamak gerekiyor. Elbette cezaevi kanunlarının bazı uygulamalarının daha demokratik bir yapıya kavuşturulması gerekiyor.

Alevi vatandaşlarımızla ilgili beklentileri de biliyoruz. Bu açıdan bakınca ben hükümetin açıkladığı demokratikleşme paketini cesur bir adım olarak yorumluyorum. Keşke ilk sivil anayasayı da bu meclis yapabilse...

BAKMADAN GEÇME!