Hukukta dil devrimi

Hükümet, Türk hukuk sisteminde reform içerikli tasarılar hazırlarken, Adalet Bakanlığı ve TBMM Adalet Komisyonu da ‘Ağdalı hukuk dili’ni değiştirerek, ‘Hukukta dil devrimi’ için ilk adımı attı.

TBMM Adalet Komisyon Başkanı DSP'li Emin Karaa, davalara elinde sözlükle girdiğini belirterek, ele alacakları bütün yasaları, dil açısından süzgeçten geçireceklerini açıkladı. Alt komisyonda tasarının dil açısından da ele alınmasını isteyen Karaa, bu amaçla komisyona Türk Dil Kurumu'ndan bir temsilci çağırdı. Tasarı, yarın komisyonda bu yönüyle ele alınacak.

Adalet Bakanlığı yetkilileri ise tasarının hukukçulardan oluşan bir komisyon tarafından, diline dikkat edilerek, hazırlandığını belirterek, revizyon gerektirmeyeceğini savundular.

Bir hukukçu olarak, Türk hukuk sisteminin ağdalı dilinden büyük sıkıntı çektiğini anlatan Karaa, Hürriyet'e, ‘‘Avukat olarak davalara elimde sözlükle hazırlanırdım. Artık buna köklü bir çözüm getirilmeli. 1926'da İtalya'dan aldığımız çok temel bir kanun olan TCK'da köklü bir değişiklik yapıyoruz. Hukuktaki dil kargaşasına buradan başlayarak son verebiliriz’’ dedi.

Kanunu bilmese de kişinin cezadan kurtulamayacağını anımsatan Karaa, ‘‘Buna karşılık vatandaş okusa da yasayı anlaması mümkün değil. TCK'de dil sorununu aşmaya çalışacağız. Bundan sonra komisyona gelen bütün teklif ve tasarılar için dil uzmanının bulunacağı komisyonlarda yeniden yazacağız’’ dedi.

KÜÇÜK BİR ÖRNEK

Karaa, hukuk dilinin anlaşılmazlığı konusunda bir de küçük örnek verdi. TCK'nin 20'nci maddesinden küçük bir bölüm okuyan Karaa, ‘‘Örneğin, ‘Hidematı ammeden memnuniyet cezası müebbet veya muvakkattır. Müebbeden hidematı ammeden memnuniyet devairi intihebiyade müntehit veya mentehap olmaktan vesair bilcümle hukuki siyasiyaden....' cümlesinden hiçkimse bir şey anlamaz. Bunu konuşma diline uyarlarsak, ‘Kamu hizmetlerinden yasaklama cezası süresiz veya sürelidir. Seçmek veya seçilmek ehliyeti veya diğer siyasi haklardan...' şeklinde herkes anlayabilir’’ dedi.