Hiç tanışmıyorlardı birlikte öldüler

Güncelleme Tarihi:

Hiç tanışmıyorlardı birlikte öldüler
Oluşturulma Tarihi: Nisan 07, 2002 01:29

24 yaşındaki Özden, 21 yaşındaki Demet ve 22 yaşındaki Tolga, aynı otobüse bindiler. Otobüs, Bolu Kaynaşlı'da şarampole yuvarlandı. 34-35 ve 38 numarada oturan üç gence bariyer saplandı.

Azrail, birbirlerini hiç tanımayan Demet Gülüm, Özden Dökümersoy ve Tolga Uzun'u Bolu Kaynaşlı'da yakaladı. Üç talihsiz genç, birbirlerinden habersiz Gaziantep'e giden Hidayet Turizm otobüsüne ayrı ayrı bindiler. 34 RH 270 plakalı otobüs, saat 17.30'da Harem'den, Gaziantep'e hareket etti.

Bir saat rötarlı kalkan otobüsün şoförü Yusuf Uslu, kar yağışına aldırmıyor, hızını 90 kilometrenin altına düşürmüyordu. Bolu Kaynaşlı gişelerini geçince, direksiyon hákimiyetini kaybetti. Otobüs, sol şeritten yolun sağındaki bariyerlere savruldu. Yoldan 2 metre aşağıda bulunan su kanalına düştü.

34-35 ve 38 numaralı koltuklarda oturan 24 yaşındaki Özden, 21 yaşındaki Demet ve 22 yaşındaki Tolga'ya bariyer saplandı. Üçü de otobüsün içinde yaşamlarını yitirdiler. 17 kişi yaralandı.

Demet öğretmen olacaktı

Kazada ölenlerden Demet Gülüm, İstanbul'daki bir arkadaşının yanına gitmişti. Ertesi gün, Ankara'ya, okuluna dönmesi gerekiyordu. Demet ailesinin 10 yıl tedaviden sonra sahip oldukları tek çocuklarıydı. Anne-babası Cemil ve Melahat Gülüm, ‘‘O bizim son şansımızdı’’ diyor. Ankara Üniversitesi'nde okuyan Demet ölmese, bugünlerde sosyal bilgiler öğretmeni olacaktı.

Özden nişanlanacaktı

Özden Dökümersoy, Amerika'dan gelen dayısını görmek için İstanbul'a gelmiş, teyzesinde kalmıştı. 9 aydır anaokulu öğretmenliği yaptığı Milli Savunma Bakanlığı'ndaki görevine dönüyordu. İstanbul'da iki yıldır sözlü olduğu, Sevgililer Günü'nde nişanlanacağı Barış Buğday'la dolu dolu üç gün yaşamışlardı. Vedalaşırken, ‘‘Teyzoşum, hayatımın en güzel bayramıydı’’ demişti. Babası Abdullah Dökümersoy, Ankara'da otobüs terminalinde karşılamayı beklediği kızı Mine Tekin'in cenazesini almaya gitmiş Bolu'ya. Annesi hálá çeyiz hazırlamaya devam ediyor kızı için.

Tolga doktor çıkacaktı

Ve Tolga Uzun da tatilden yararlanıp annesinin babasının elini öpmeye gelmişti İstanbul'a. GATA 5. sınıf öğrencisiydi Tolga Uzun. Gelecek yıl doktor çıkacak, hayat kurtaracaktı. Geçen yıl ilk doğumunu yaptırmış, ‘‘Dünyaya yeni bir fert kazandırdım’’ diye sevinmişti. Kazadan 10 dakika önce, arkadaşı Onur Ceyhan'la değiştirdiği koltukta, ölümün kendisini beklediğini bilmiyordu.

‘‘Bugün kar yağıyor Ankara'ya, özlemlerime. Donakaldım sabahın ortasında. Sana kızıyoruz. Hoşçakal bile demedin. Yine otobüsler geliyor Ankara'ya. Sen yoksun.’’ GATA'dan arkadaşları, okulun çıkardığı dergide, bu anlamlı sözlerle uğurladılar Tolga'yı.

Şoför önce bırakıldı sonra da tutuklandı

Kaza sırasında Hidayet Turizm'e ait 34 RH 270 plakalı yolcu otobüsünün şoförü Yusuf Uslu, hiç yara almamıştı. O gün, Yusuf Uslu'nun sadece Jandarma Komutanlığı'nda ifadesiyle yetinildi. Şoför, Düzce Savcılığı'nda ifadesi bile alınmadan serbest bırakıldı.

Ancak 5 Şubat'taki ilk duruşmada, avukatların taleplerini reddederek şoförü tutuklamayan Düzce 1. Asliye Ceza Mahkemesi Hákimi, 19 Mart'taki duruşmada delil durumu ve kaçma şüphesini göz önüne alarak, Uslu'yu tutukladı.

Halen tutuklu olan şoför Yusuf Uslu hakkında, TCK 455/2-son ve 118/5 maddeleri gereği, 4 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Şoförün yargılanması sürüyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!