Hatipoğlu: Gensoru vermeyelim de dağa mı çıkalım?
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 05, 2000 00:00
FP'nin hükümet hakkında verdiği gensoru görüşmesi karşılıklı atışmalara sahne oldu. Önergedeki iddiaların gerçek dışı olduğunu savunan DYP Bursa Milletvekili Oğuz Tezmen'e "Aile fotoğrafı?" diye laf atılması üzerine tartışma çıktı. Tezmen'in bu laf üzerine Çavit Çağlar'a vefa borcu ödendiğini ima etmesi tartışmayı alevlendirdi. FP Grup Başkanvekili ve Çorum Milletvekili Yasin Hatiboğlu da, gensoruya destek verilmesini isteyerek ''Biz muhalefetiz, başka ne yapabiliriz. Silahla dağa çıkamayız'' dedi.
FP'nin batık bankalar konusunda verdiği gensoru görüşmelerinde partisinin görüşlerini ifade eden Hatiboğlu, Telekom'un yüzde 33 hissesine ''yönetim hakkı'' tanınmasının, dünyanın hiçbir yerinde rastlanmayacak bir uygulama olarak tanımladı. Hatiboğlu, isim vermeden Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz'ü eleştirdi. Hatiboğlu, ''Sayın Bakan inşallah duvar olmazsınız'' diye konuştu.
Muhalefet partisi olarak daha önce de gensoru verdiklerini, konuya herkesin dikkatini çekmek istediklerini anlatan Yasin Hatiboğlu, tüm siyasi partilerden gensoru önergesinin kabul edilmesi için destek istedi. Hatiboğlu, ''Biz legal bir partiyiz. Başka ne yapabiliriz? Silahla dağa çıkamayız. Siz ne istiyorsunuz?'' diye konuştu.
Hatiboğlu, 3 batık bankanın maliyetinin 12.5 milyar dolar olduğunu savunarak, şöyle konuştu: ''Bu parayla neler neler yapılırdı? 4 milyon kamu çalışanına 2.5'şer milyar lira ya da ayda 85 milyon lira zam verebilirdiniz. 250 bin köy yolunu asfaltlayabilir, 60 bin kilometrelik devlet yolunu iyileştirebilirdiniz. Peki, bu banka hortumlayanlar enflasyonu zıplatmıyor da, 4 milyon kamu çalışanına verdiğiniz yüzde 10-12 zam mı zıplatıyor? önce kendimizi yolsuzluktan kurtarmalıyız.''
Aile fotoğrafının sahibi
DYP Bursa Milletvekili Oğuz Tezmen, Refahyol döneminde sıkıntıya giren üç bankanın faturasının vatandaşa ödettirilmediğini, bankaları batıran sorumluların eylemlerinin hesabını verdiklerini savundu.
Tezmen, bu iktidar döneminde 10 bankanın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredildiğini hatırlatarak bankaları sıralarken, DSP sıralarından ''İstanbul Bankası'' şeklinde laf atıldı. DSP milletvekillerinin Fon'a devredilen Egebank'ın tutuklu sahibi Murat Demirel'i hatırlatması ve ''Aile fotoğrafı'' diyerek laf atmaları üzerine Tezmen, ''Sözünü ettiğiniz aile fotoğrafının sahibi kişinin cumhurbaşkanlığı görevinin 5 artı 5 formulüyle devamına siz destek vermediniz mi?'' karşılığını verdi.
Söz konusu aile fotoğrafında yeralan kişilerin Refahyol hükümetini düşürmek isteyenler olduğunu savunan Tezmen, ''Cavit Çağlar, 1997'de Refahyol hükümetini düşürmek için havuza para verenlerden değil miydi? Tabii ki daha sonra havuzlara konan paraların faturaları kendisine ödenmiştir'' diye konuştu.
Söylemez-Tümen atışması
DSP Grup Başkanvekili Aydın Tümen de konuşmasında DYP'li Tezmen'in ''Dönemlerinde batan bankaların faturasının soyanlara ödettirildiğine'' ilişkin sözlerine cevap verdi. Tümen, ''Gelin açıklayın, ne zaman ne ödettirildi?'' diye sordu. Tümen, bankaların bu konuma gelmesinde geçmiş hükümetlerin de payı bulunduğunu söyledi.
Bunun üzerine DYP'li Ufuk Söylemez, sataşma olduğu gerekçesiyle söz alarak, bu iktidar döneminde 10 banka battığını, 10 milyar dolarlık faturanın vatandaşa yüklendiğini belirterek, ''Sayın Tümen 21. yüzyılı değil 19. yüzyılı anlatıyor. Zekeriya Temizel tarafından bizim dönemimizde verilen önergede, faaliyeti süren ancak Hazine tarafından yakın gözetime alınan bankalar hakkında araştırma istenmişti. Bu yasal olarak mümkün olmadığı için bu araştırma önergesi o zaman reddedilmişti'' diye konuştu.
Aydın Tümen de, Söylemez'e, bankalar konusunda eski bir bakan olarak sorumluluğu bulunduğunu belirterek, ''Bankalar konusunda en son konuşacak olan sizsiniz''' karşılığını verdi.
FP'nin batık bankalar konusunda verdiği gensoru görüşmelerinde partisinin görüşlerini ifade eden Hatiboğlu, Telekom'un yüzde 33 hissesine ''yönetim hakkı'' tanınmasının, dünyanın hiçbir yerinde rastlanmayacak bir uygulama olarak tanımladı. Hatiboğlu, isim vermeden Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz'ü eleştirdi. Hatiboğlu, ''Sayın Bakan inşallah duvar olmazsınız'' diye konuştu.
Muhalefet partisi olarak daha önce de gensoru verdiklerini, konuya herkesin dikkatini çekmek istediklerini anlatan Yasin Hatiboğlu, tüm siyasi partilerden gensoru önergesinin kabul edilmesi için destek istedi. Hatiboğlu, ''Biz legal bir partiyiz. Başka ne yapabiliriz? Silahla dağa çıkamayız. Siz ne istiyorsunuz?'' diye konuştu.
Hatiboğlu, 3 batık bankanın maliyetinin 12.5 milyar dolar olduğunu savunarak, şöyle konuştu: ''Bu parayla neler neler yapılırdı? 4 milyon kamu çalışanına 2.5'şer milyar lira ya da ayda 85 milyon lira zam verebilirdiniz. 250 bin köy yolunu asfaltlayabilir, 60 bin kilometrelik devlet yolunu iyileştirebilirdiniz. Peki, bu banka hortumlayanlar enflasyonu zıplatmıyor da, 4 milyon kamu çalışanına verdiğiniz yüzde 10-12 zam mı zıplatıyor? önce kendimizi yolsuzluktan kurtarmalıyız.''
Aile fotoğrafının sahibi
DYP Bursa Milletvekili Oğuz Tezmen, Refahyol döneminde sıkıntıya giren üç bankanın faturasının vatandaşa ödettirilmediğini, bankaları batıran sorumluların eylemlerinin hesabını verdiklerini savundu.
Tezmen, bu iktidar döneminde 10 bankanın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredildiğini hatırlatarak bankaları sıralarken, DSP sıralarından ''İstanbul Bankası'' şeklinde laf atıldı. DSP milletvekillerinin Fon'a devredilen Egebank'ın tutuklu sahibi Murat Demirel'i hatırlatması ve ''Aile fotoğrafı'' diyerek laf atmaları üzerine Tezmen, ''Sözünü ettiğiniz aile fotoğrafının sahibi kişinin cumhurbaşkanlığı görevinin 5 artı 5 formulüyle devamına siz destek vermediniz mi?'' karşılığını verdi.
Söz konusu aile fotoğrafında yeralan kişilerin Refahyol hükümetini düşürmek isteyenler olduğunu savunan Tezmen, ''Cavit Çağlar, 1997'de Refahyol hükümetini düşürmek için havuza para verenlerden değil miydi? Tabii ki daha sonra havuzlara konan paraların faturaları kendisine ödenmiştir'' diye konuştu.
Söylemez-Tümen atışması
DSP Grup Başkanvekili Aydın Tümen de konuşmasında DYP'li Tezmen'in ''Dönemlerinde batan bankaların faturasının soyanlara ödettirildiğine'' ilişkin sözlerine cevap verdi. Tümen, ''Gelin açıklayın, ne zaman ne ödettirildi?'' diye sordu. Tümen, bankaların bu konuma gelmesinde geçmiş hükümetlerin de payı bulunduğunu söyledi.
Bunun üzerine DYP'li Ufuk Söylemez, sataşma olduğu gerekçesiyle söz alarak, bu iktidar döneminde 10 banka battığını, 10 milyar dolarlık faturanın vatandaşa yüklendiğini belirterek, ''Sayın Tümen 21. yüzyılı değil 19. yüzyılı anlatıyor. Zekeriya Temizel tarafından bizim dönemimizde verilen önergede, faaliyeti süren ancak Hazine tarafından yakın gözetime alınan bankalar hakkında araştırma istenmişti. Bu yasal olarak mümkün olmadığı için bu araştırma önergesi o zaman reddedilmişti'' diye konuştu.
Aydın Tümen de, Söylemez'e, bankalar konusunda eski bir bakan olarak sorumluluğu bulunduğunu belirterek, ''Bankalar konusunda en son konuşacak olan sizsiniz''' karşılığını verdi.
Haberin Devamı