Hakimden avukata: O zaman yasa çıkarsınlar

Güncelleme Tarihi:

Hakimden avukata: O zaman yasa çıkarsınlar
OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 13, 2012 12:16

Terör örgütü PKK’nın şehir yapılanması KCK ana davasında yine Kürtçe savunma krizi yaşandı. Sanık avukatlarından Sebahattin Korkmaz, müvekkilinin Kürtçe savunma sırasında mikrofonun kapatılması üzerine Başbakan Erdoğan ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın Kürtlerin hakları ile ilgili açıklamalarını hatırlattı. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz, "Onlar bizi ilgilendirmiyor. Başbakan ve Başbakan Yardımcısı’nın açıklamaları bizi bağlamıyor. Yasa çıkarsınlar. Toparlayın ya da mikrofonu kapatacağım" dedi.

PKK’nın ÅŸehir yapılanması KCK ana davasında 104’ü tutuklu 152 sanığın yargılanmasına bugün Diyarbakır 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki 35’inci duruÅŸmayla devam edilirken, duruÅŸmaya tutuklu 63 sanık katıldı. DuruÅŸma nedeniyle adliye çevresinde sıkı önlemler alınırken, binaya girenlerin üzerleri tek tek arandı. Â
 
Bugünkü duruşmada, tutuklu sanık Ramazan Debe’ye ilişkin delillerin okunmasına devam edildi. Debe’den ele geçirilen, 'Kadro ve eğitim' konulu yazıda PKK kadrolarının yasal bir derneklerde çalışsalar dahi PKK’lı olduklarını unutmamaları, ancak bugün 3 kadronun bir araya geldiği zaman bırakın dayanışmayı, birbirlerinin canına düştükleri şeklinde ifadelerin yeraldığı görüldü. Kadro faaliyetlerinin sosyal bir faaliyet değil, en ağır siyasi faaliyet olduğu belirtilen belgede, "Bunun için disiplinden kopmamalıyız. PKK kadrosu bir ruhtur. Siyasi parti dahil olmak üzere her kurumun görevi vardır" denildi.

ÖCALAN: PKK’DA DA KİRLENME VAR

Yine, 'Temel tartışma konuları' konulu bir başka belgede ise Öcalan’ın sözleri şöyle yeraldı:
"Önderliği anlamadan dağa çıkmayın. PKK neden mükemmel ordu olamıyor? PKK önderliği kadının özgürlüğüdür. PKK içinde kimse yanlış hesap yapamaz. Nasıl TC’de toplumda, poliste ve bazı kurumlarda kirlenme varsa, PKK’da da vardır. Nasıl TC, kendini çetelerden arındırıyorsa, biz de kendimizi çetelerden arındırmalıyız. Bizdeki çeteleşme TC’yi aşıyor. Onların çeteleri vurgun yapıyor, ama bizde vurgun yapacak para olmadığı için siz vurgun yapamıyorsunuz. Örneğin TC.; 'Nerdesin Apo? Hayde gel çık ortaya' diyor. Bu sizin için de geçerlidir."

Sanık Debe’ye bu belge soruldu. Debe, Kürtçe konuşunca mikrofonu kapatıldı. Bundan sonra Kürtçe savunma konusunda Avukat Sebahattin Korkmaz ve Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz arasında ilginç diyaloglar yaşandı. Sebahattin Korkmaz, "Ana dilde savunma için yeni bir karar almanız gerekiyor. Müvekkilim kendini savunmak istiyor. Ama siz buna izin vermiyorsunuz" dedi.

Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz, "Konuyu defalarca tartıştık" deyince Avukat Korkmaz, "Başbakan ve Başbakan Yardımcısı’nın Kürtlerin hakları ile ilgili açıklamalarını hatırlattı. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Yılmaz, "Onlar bizi ilgilendirmiyor. Başbakan ve Başbakan Yardımcısı’nın açıklamaları bizi bağlamıyor. Yasa çıkarsınlar. Toparlayın ya da mikrofonu kapatacağım" diye karşılık verdi.

Başkan Yılmaz’ın sözleri üzerine avukat Korkmaz, "İnsanları Türkçe konuşmaya zorluyorsunuz. Kürtçe’yi yasaklıyorsunuz" dedi.

Avukat Süleyman Bilgiç ise Kürtçe savunmanın engellenmesinin adalet duygusunu incittiğini ve Kürtlere ayırımcılık yapıldığını iddia ederek, "KCK davası Türklerin Kürtlerden, Kürtlerin de Türklerden kopuşuna sebep olmasın. Hiç bir müvekkilimizde silah bulunmadı. Onların eli kalem tutuyor. Ağızlarından da barış ve kardeşlik sözleri çıkıyor" diyerek, 2 sayfalık dilekçeyi mahkemeye sundu.

Mahkeme verdiği bir ara kararla yine Kürtçe savunma talebini bir kez daha reddetti.

Sanık avukatlarından Cihan Aydın ise mahkemeden deliller okunurken, ya iddianameye bağlı kalınmasını, ya da delil dosyasındaki bütün belgelerin parça parça değil bir bütün olarak okunmasını ve niçin okunuyorsa da sanık ve avukatlarına açıklanması talebinde bulundu. Bu talep de iddia makamının ’Taktir mahkemenindir’ görüşüne rağmen, talep mahkeme tarafından reddedildi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!