Futbolcunun ayağını sigortalatması caiz
Güncelleme Tarihi:
ANKA
Oluşturulma Tarihi: Şubat 07, 2006 09:50
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, futbolcunun ayağını, ressamın elini sigortalatmasının caiz olduğunu bildirirken, "haram" olacağı gerekçesiyle genelev kadınının vücudunu sigortalatmasına vize vermedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, sürekli gündemde olan ve vatandaşların merak ettiği "sigorta caiz midir" konusunu ele aldı.
İslam’ın öngördüğü temel prensiplere aykırı bir husus içermeyen her akdin dinen caiz olduğunu belirten Diyanet, yakın zamanda ortaya çıkan sigortanın da, söz konusu unsur ve şartları taşıması halinde caiz olduğuna işaret etti.
"GENELEVDE ÇALIŞAN KADININ VÜCUDUNU SİGORTALATMASI HARAM"
Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi İbrahim Paçacı, hırsızın elini ya da genelevde çalışan bir kadının vücudunu sigortalatmasının sigortayı yapan şirket açısından haram olduğunu belirtirken, "Sosyal sigortalar işi değil, istikbali güvenceye aldığı için genelevde çalışan bir kadının sigortasının bulunmasında sakınca yoktur" dedi.
Paçacı, futbolcunun ayağını ya da ressamın elini sigortalatmasının dinen caiz olduğuna dikkat çekti.
"ÖZEL SİGORTALAR İLE SOSYAL SİGORTALAR ARASINDA FARK YOK"
Diyanet, sigortanın caiz olmadığını ileri süren din bilginlerinin gerekçelerinin değerlendirildiğini ve bu gerekçelerin sigortanın caiz olmadığını ortaya koyacak nitelikte görülmediğine karar verildiğini bildirdi. "Ticari sigortaların, sadece hedefinin kazanç olduğu gerekçesiyle reddedilmesi de doğru değildir" diyen Diyanet, sosyal sigorta kurumları ile özel sigortalar arasında, hüküm değişikliğine götürecek temel bir fark bulunmadığını kaydetti.
Din İşleri Yüksek Kurulu’nun sigorta ile ilgili kararı şöyle: "Genel olarak, sosyal sigortalar, karşılıklı sigortalar ve ticari sigortaların caiz olduğuna, kar payı esasına dayalı çalışan birikimli hayat sigortası ile bireysel emeklilik tasarruf ve yatırım sisteminin ise, yatırılan primlerin, dinen helal olan alanlarda değerlendirilmesi durumunda caiz olduğuna, konusu din tarafından yasaklanmış olan sigortanın caiz olmadığına karar verildi."
İslam’ın öngördüğü temel prensiplere aykırı bir husus içermeyen her akdin dinen caiz olduğunu belirten Diyanet, yakın zamanda ortaya çıkan sigortanın da, söz konusu unsur ve şartları taşıması halinde caiz olduğuna işaret etti.
"GENELEVDE ÇALIŞAN KADININ VÜCUDUNU SİGORTALATMASI HARAM"
Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi İbrahim Paçacı, hırsızın elini ya da genelevde çalışan bir kadının vücudunu sigortalatmasının sigortayı yapan şirket açısından haram olduğunu belirtirken, "Sosyal sigortalar işi değil, istikbali güvenceye aldığı için genelevde çalışan bir kadının sigortasının bulunmasında sakınca yoktur" dedi.
Paçacı, futbolcunun ayağını ya da ressamın elini sigortalatmasının dinen caiz olduğuna dikkat çekti.
"ÖZEL SİGORTALAR İLE SOSYAL SİGORTALAR ARASINDA FARK YOK"
Diyanet, sigortanın caiz olmadığını ileri süren din bilginlerinin gerekçelerinin değerlendirildiğini ve bu gerekçelerin sigortanın caiz olmadığını ortaya koyacak nitelikte görülmediğine karar verildiğini bildirdi. "Ticari sigortaların, sadece hedefinin kazanç olduğu gerekçesiyle reddedilmesi de doğru değildir" diyen Diyanet, sosyal sigorta kurumları ile özel sigortalar arasında, hüküm değişikliğine götürecek temel bir fark bulunmadığını kaydetti.
Din İşleri Yüksek Kurulu’nun sigorta ile ilgili kararı şöyle: "Genel olarak, sosyal sigortalar, karşılıklı sigortalar ve ticari sigortaların caiz olduğuna, kar payı esasına dayalı çalışan birikimli hayat sigortası ile bireysel emeklilik tasarruf ve yatırım sisteminin ise, yatırılan primlerin, dinen helal olan alanlarda değerlendirilmesi durumunda caiz olduğuna, konusu din tarafından yasaklanmış olan sigortanın caiz olmadığına karar verildi."