BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un Aktütün Karakolu saldırısı ile ilgili açıklamalarına destek verdi. Erdoğan, dün Pekin Olimpiyatları’nda madalya alan sporculara ödüllerini verdiği tören öncesinde, özetle şunları söyledi:
Ciğerimiz yandıKimse hükümetimizi, güvenlik kuvvetlerimizi zaaf ve tereddüt içinde gösteremez. Bu uğurda canımız, ciğerimiz yandı. Bu bireysel değil milletçe bir mücadeledir.
Şehitlere haksızlıkGüvenlik kuvvetlerimiz askeri boyutunu kahramanca yürütmektedir. Aynı şekilde polisimiz de. Bunu görmemek şehitlerimize haksızlıktır. Eli silahlı teröriste karşı başka bir yol bilen varsa durmasın çıkıp söylesin.
Basın hürdür amaElbette basın hürdür. Eleştirme hakkı da vardır. Buna mukabil yapılan eleştirilere de cevap hakkı vardır. Verilen cevabın üslubundan ve sertliğinden şikáyet edenler önce dönüp bir de kendilerine baksınlar. Açıp gazeteciliğin anayasası sayılan gazeteciliğin ahlak ilkelerine baksınlar. Eleştiri hakkının sınırız olmadığını kendileri görürler.
Cephedeki yansımasıEleştirmek başka bir şeydir, ölçüsüz kampanya yürütmek başka bir şeydir. TSK’mıza ve onun komutanlarına karşı kampanya yürütmenin bedelinin, faturasının, nasıl bir moral değer ortaya çıkaracağının hesabı acaba hiç yapılıyor mu? Acaba komutanlarımıza karşı yapılan kampanyanın cephedeki er, erbaş ve komuta kademesinin üzerinde meydana getirdiği tesir düşünülüyor mu? Kusura bakmasınlar basın da görevini kendi sınırları içerisinde yapmalıdır. Bu mücadelede basın da dahil herkes nerede durduğunu iyi bilmelidir.
Terörün ekmeğine yağTerörün tek amacı propagandasını yaptırmaktır. Ne yazık ki yazılı, görsel medya bu konuyu gayet başarılı bir şekilde sürdürmektedir ve bu propagandayı yapmaktadır. Ben de ricada bulundum; ne olur şu işleri anlatmayın, şu acılı resimleri göstermeyin, televizyonlarda bunları yayınlamayın, bakın işimizi zorlaştırıyorsunuz hatta onlara destek veriyorsunuz, propagandasını yapıyorsunuz ve onlar da sizi alkışlıyorlar.
Biz doğru yerdeyizTeröre karşı hepimiz aynı safta olmalıyız. Bu
seçim değil, insani, ahlaki ve hukuki bir zorunluluktur. Açık söylüyorum, biz haklıyız, doğru yerdeyiz. Gerisini yanlış yerde duranlar düşünsün.