Enerji Bakanı Yıldız: Bu kadar riski taşıyamayız
Güncelleme Tarihi:
Karadeniz ve Avrasya’nın enerji geleceği üç gün süreyle İstanbul’da düzenlenen bir dizi panelde masaya yatırılıyor. Türkiye de bu süreçte hem bölgenin enerji merkezi olma hem de Boğazlar’dan geçişleri kontrol altına alma yönündeki isteklerini açık bir dille ortaya koydu.
Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız İstanbul ve Çanakkale Boğazları’ndan geçen petrol ve doğalgaz tankerlerine önümüzdeki yıllarda ciddi kısıtlamalar getirileceğinin işaretini verdi.
İstanbul’da dün başlayan Karadeniz Ekonomi ve Enerji Forumu’nun sabahki oturumunda baş konuşmacı olan Yıldız, her gün İstanbul ve Çanakkale Boğazlarından 150-170 milyon ton petrol ve doğalgaz sevkıyatı olduğunu belirterek, “Bu kadar riski üzerimize alamayız” dedi.
Meksika Körfezi’nde Nisan ayında yaşanan Deepwater Horizon felaketini hatırlatan Yıldız, “Meksika Körfezi’nde yaşananların 10’da birinin bile İstanbul’da yaşandığını düşünemeyiz” dedi.
“BARİYERLER YÜKSELECEK”
Türkiye’nin imza koyduğu uluslararası anlaşmaların getirdiği sorumluluklarını göz ardı etmesinin söz konusu olmayacağını ifade eden Bakan Yıldız, “Alternatif çözümler geliştikçe bariyerler de yükseltilecek” dedi.
Yıldız, Burgaz-Dedeağaç ve Samsun-Ceyhan boru hattı projelerinin bu alternatif çözümler arasında olduğunu belirtti.
Türkiye’nin enerji projelerine de değinen Yıldız, Avrupa’nın arz güvenliğinin sağlanması adına ITGI gibi projelere büyük önem verdiklerini ancak Rusya’yla işbirliğinin de son hızla ilerlediğini belirtti.
“Bu projelerin birini tercih etmek diğerini terk etmek değildir” diyen Yıldız, böylece “Nabucco mu Güney Akım mı?” tartışmalarına da açıklık getirmiş oldu.
AÇIK DENİZ DOĞALGAZ ARAMA ÇALIŞMALARI
Oturum bünyesinde düzenlenen “Kaynaklar ve Gelişim” panelinde konuşan TPAO Başkanı Mehmet Uysal, Türkiye’nin son dönemde üretimdeki önceliğinin Karadeniz ve Akdeniz’deki açık deniz doğalgaz arama çalışmaları olduğunu belirterek Türkiye’nin sadece bir transit ülkesi değil, bir üretici de olma hedefini ortaya koydu.
Azerbaycan Yakıt ve Enerji Bakanı Natık Aliyev ise ülkesinin 1994’ten bu yana enerji üretimi alanında geçirdiği başarılı sürece dikkat çekerek, “Artık Şahdeniz II projesi için harekete geçme zamanı” dedi.
Oturumun ikinci yarısında düzenlenen “Enerjinin Piyasalara Taşınması” panelinde konuşan Azeri enerji şirketi ve Şahdeniz II’nin işletmecisi SOCAR’ın CEO’su Rovnag Abdullayev ise projenin sayısal hedeflerini aktararak Azerbaycan’ın 2020 itibarıyla küresel enerji ihracatçısı olma isteğinin altını çizdi.
PROJELER ARASINDA REKABET KIZIŞIYOR
Panelin geri kalanı ise Şahdeniz II gazının Avrupa’ya taşınmasına talip olan boru hattı projelerinin arasındaki rekabetin boyutlarının ne kadar büyük olduğunun ortaya konması açısından dikkat çekiciydi.
Çalık Holding Başkanı Ahmet Çalık, Nabucco Boru Hattı Projesi İdari Direktörü Reinhard Mitschek, OMV AG Yönetim Kurulu Başkanı Werner Auli, ITGI Boru Hattı Projesi sorumlusu ve ENI Doğalgaz Altyapısı Birimi Başkanı Elio Ruggeri ve Trans Adriyatik Boru Hattı İdari Direktörü Kjetil Tungland yaptıkları konuşmalarda Hazar Denizi havzasından Avrupa’ya doğalgaz aktarımı konusunda kendi projelerinin en doğru proje olduğu konusunda argümanlarını sundu.
Rakip projeler arasındaki en dikkat çekici tartışma, maliyet ve süre açısından daha verimli olacak ve halihazırdaki altyapıyı kullanacak ITGI gibi daha küçük çaplı projelerin mi güçlü bir altyapıyla Avrupa’nın geneline doğalgaz götürecek Nabucco gibi devlerin mi tercih edilmesi gerektiği hususunda yaşandı.
Planet'i Facebook'ta takip etmek için:
http://www.facebook.com/#!/HurriyetPlanet
Planet'i Twitter'da takip etmek için:
http://twitter.com/HurriyetPlanet