Dünya Kadınlar Günü’ne karşıyım…

Güncelleme Tarihi:

Dünya Kadınlar Günü’ne karşıyım…
Oluşturulma Tarihi: Şubat 28, 2007 21:26

Şimdi bu da nerden çıktı diyeceksiniz… Dünya Kadınlar Gününe sadece ben değil, kadınlar da karşı… Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Genel Başkanı Birten Gökyay, üstüne basa basa bu güne karşı olduğunu söyledi… Neden mi? (ÇUKUROVA/Y.Sinan TANYILDIZ)

Haberin Devamı

Geçtiğimiz salı günü öğleden sonra Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Genel Başkanı ve Dünya Üniversiteli Kadınlar Derneği ikinci Başkanı Birten Gökyay, TÜKD 2. Başkanı Mutena Yörükoğlu, TÜKD Genel Sekreteri Nigar Yaycıoğlu, Adana Şubeden Bilgin Kaya, Hacer Bingöl, Beyhan Günaştı, Zeynep Ünlüeser ve Adana Şube Başkanı Nesrin Akay’la söyleşi yaptık…

 

O sırada yanımda DYP Kadın Kolları Başkanı Figen Toktaş ve Birsen Akman vardı…

 

“Kadın kolları olmaz…” dedi Birten Hanım… “Erkek kolu var mı ki kadın kolu olsun…”

 

Şöyle bir durdum…

Haberin Devamı

 

Doğru söylüyordu…

 

Birten Hanım konuşmasını sürdürdü: “Ben Dünya Kadınlar Günü’ne de karşıyım… Yani 364 gün erkeklerin, bir gün kadınların… Olmaz böyle bir şey… Zaten erkek kadın ayrımı yapmak yanlış… Kadın kolları hemen kaldırılmalı, tıpkı erkekler gibi kadınlar da komisyonlarda görev almalı…”

 

Aklıma hemen TÜSİAD geldi…

 

Hatırlarsınız bir ara TÜSİAD’ın ismini de değiştirmeye kalktılar… Zira bu derneğin başkanlığına da bir kadın seçilmişti ve adı da Arzuhan Yalçındağ’dı…

 

Oysa dernek işadamları ismiyle anılıyordu…

 

Birten Hanım buna da açıklık getirdi: “Biraz araştırılırsa adam kelimesinin kadınları da kapsadığı görülecektir… Adam olmak başka şeydir, erkek olmak başka şeydir. Her erkek adam olabilir mi?”

 

Konuşma, gerçekten bazı kelimeleri yanlış algıladığımızı gösterdi bize…

 

Birten Hanım dünyadan örnekler de sundu ve Türkçe’nin bu tür sorunları çoktan aştığını anlattı…

Haberin Devamı

 

“Bakınız…” dedi. “Dünya dillerinde genelde kadınlar için ayrı, erkekler için ayrı kelimeler vardır. Ama bizde yoktur… Örneğin İngilizce’de “o” demek istiyorsanız, kadınsa “she” erkekse “he” demek zorundasınız. Oysa bizde sadece “o”… “Sen” de öyledir, “siz” de öyledir, “Biz” de öyledir… Bu sıfatları duyduğumuzda bahsedilen kişinin erkek mi, kadın mı olduğunu anlamayız. Cümlenin devamını dinlersek anlarız…”

 

Demek ki eşitlik bizde yıllar öncesi sağlanmış…

 

Kadınlar Kolu, Kadınlar Günü, Kadın Hakları gibi terimler yanlış…

 

Birten Hanım sözlerini şu cümlelerle bitirdi:

 

“Kadın hakları olmaz… Dünyada bir tane İnsan Hakları Beyannamesi vardır… Kadınlar da erkekler de bu hakların sahibi olmalıdır… Kadın bu beyanname ile zaten haklarını tıpkı erkekler gibi garanti altına almıştır… Erkek Hakları var mı ki, kadın hakları olsun… Biz kendimize böyle günler ayırırsak, diğerlerini erkeklere vermiş oluruz… Bu da durup dururken ikinci sınıfa düşmemizi sağlar. Bunu ne erkekler ister, ne de kadınlar… Erkeklerin ne kadar hakkı varsa, kadınların da o kadar hakkı vardır ve istenen haklar aynıdır…”

Haberin Devamı

 

Siz ne düşünürsünüz bilmiyorum ama ben Birten Hanım’a katılıyorum…

 

Kadın hakları yoktur, kadının hakları vardır… Tıpkı erkeğin hakları olduğu gibi…

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!