Dramın binbir yüzü

Güncelleme Tarihi:

Dramın binbir yüzü
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 06, 1998 00:00

Haberin Devamı

Yugoslav makamları ‘‘ayrılıkçı teröristlere karşı yapılan operasyon sona erdi’’ diyedursun, Kosova'da sıcak çatışmalar devam ediyor. Rekakeçe, Klina, Klina'nın 16 köyü, Deçan köyleri ve Drenica en sert çarpışmaların olduğu bölgeler.

Bölgedeki yabancı kaynaklar, Kızılhaç yetkililerinin çatışma bölgesinde, içinde en az 500 Arnavut'un cesedi bulunan bir toplu mezar bulduğunu öne sürüyor.

Kosova'nın en etkin yayın organlarından Kohaditore gazetesinin sahibi Veton Surri, Amerikalı arabulucu Christopher Hill ile yaptığı görüşmede şu bilgileri verdi:

‘‘Polisler Arnavutlar'ın evlerini yaktılar, eşyalarını gözlerimizin önünde çaldılar. Bu savaş sivillerin en çok öldürüldüğü savaşlardan biridir. Traktörlerle evlerinden kaçan sivilleri Sırplar yollarda öldürdü. Oysa onların yatacak yeri, yiyecek ekmeği ve içecek suları bile yok. Burada büyük felaket yaşanıyor. Bu saldırıyı düzenleyen Sırpların amaçları Arnavutları evlerinden sürerek, onların bir daha geri dönmemesi sağlamaktı.’’

KÖR KOMUTAN

Öte yandan aynı gazetede ‘‘Kör Komutan’’ takma adıyla bir röportajı yayınlanan UÇK Komutanı da şu açıklamada bulundu:

‘‘Kosova'da yaşanan büyük bir savaştır. Sırpları atıncaya kadar bu savaş sürecek. Kosova'da bulunan Arnavut yanlısı tüm partiler, birlik olmalı ve savaşa destek olmalı. Bu bizim işimizi kolaylaştırır.’’

Bölgede konuşulan en son bilgiye göre, traktörlere ve römorklara yığışarak, eşyalarını bile alamadan kaçan 12 bin kadar Arnavut kökenli Kosova'lı Cerovik ve Çabiç ormanlarında yaşamaya çalışıyor.

BÖLGEYE NASIL GİTTİM

Kosova'nın sıcak çatışmaların olduğu bölgelerine ulaşmak çok zor ve tehlikeli. Batı ülkelerinden gelen gazeteciler, kendilerine tahsis edilen kurşun geçirmez araçlarla bölgede daha rahat çalışabiliyor.

Biz ise, Alman ve Danimarkalı meslektaşlarımızla temin ettiğimiz eski bir Peugeot arabayla, Priştine'nin merkezindeki Grand Otel'den yola koyulduk.

Poriandze'ye kadar olan 1.5 saatlik yolda sık sık Sırp güvenlik güçleri tarafından kontrol edilerek, bize yol gösteren Arnavut köylülerin yardımıyla dağ yollarına sardık.

Yolda savaştan kaçanlarla karşılaştık. Gözlerinden umutsuzluk ve sivillere karşı yürütülen vahşetin acısı okunuyordu. Korku ve bilmedikleri bir geleceğe doğru kaçış... Ailesi için sessiz sessiz gözyaşı döken Arnavut baba ‘‘Bitsin bu savaş, barış gelsin. Bir an önce evimize dönelim artık’’ diyor.

Daha sonra orman yolunu kullanarak Prekazi yakınlarında bulunan Polatz köyüne ulaştık. UÇK'nın elinde bulunan köyde bomboş sokaklarda, küçük bir Arnavut çocuğu bizi eliyle işaret ederek çağırdı. Bir evin bahçesine girdiğimizde, UÇK üniformalı ve ellerinde silahları bulunan savaşçılarla bir anda yüz yüze geldik.

Bize elimizi sıkarak hoşgeldin dediler. Ve daha sonra kuyudan su çekerek bize ikram ettiler. Ancak savaşçılar, ailelerinin hayatını tehlikeye atmamak için, bizimle fotoğraf çektirmekten kaçındılar.

Biz de sadece ailesi Almanya'da yaşayan bir Arnavut savaşçının fotoğrafını çekebildik. İkram ettiğimiz sigaraları dahi almayan UÇK savaşçıları dünyadan hiçbir yardım beklemediklerini ve kendi savaşlarını kendilerinin kazanacaklarını belirterek şunları söylediler:

‘‘ Biz bu savaşı halkımız için yapıyoruz. Ve mutlaka kazanacağız. Bu savaşın 2 seneden az süreceğini düşünmüyoruz. Sırplar bize uzaktan ateş ediyor. Hiç yüzyüze çatışmaya giremiyoruz. Onların ağır silahları, uçakları ve tankları var. Biz ise sadece elimizdeki Kalaşnikoflarla mücadele ediyoruz. Ama yine de savaşı kazanacağımızdan eminim.’’

‘‘Herbirimizin cebinde, kendimiz için ayırdığımız bir el bombası var. Bir Sırp birliğiyle çatışmaya girer de çaresiz kalırsak, teslim olmaktansa pimi çekip intihar edeceğiz.’’






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!