Doberman

Eğer şu sıralar sinemalarda pek moda olan Hollywood tarzı hırsız- polis öykülerinden sıkıldıysanız, bu kez de Fransız aksiyon sinemasının en iyi örneklerinden biri olarak kabul edilen Doberman'ı (Dobermann) deneyin.

Coca- Cola, Adidas, Peugeot gibi ünlü firmalara çektiği reklam filmleriyle tanınan Hollandalı Jan Kounen'in ilk sinema filmi Doberman. Film, Paris'in zengin sayfiye semtlerinde soygunlar yapan bir çete ile onları yakalamaya çalışan polislerin öyküsü.

Çetenin reisi Doberman diye bilinen bir uyuşturucu ve seks düşkünü. En iyi yardımcısı da Nat adında en az kendisi kadar tehlikeli bir gangster. Üstelik kadın, üstelik çok güzel. Gözüpek dedektif Clodarec, bir banka soygununda çeteyi kılpayı elinden kaçırınca bölgenin polis komiseri, Doberman'ı yakalama görevini Christini adlı bir polise verir. Christini, aslında kötü bir polistir. Sicilinde, bebek karyolalarına el bombası bırakmaktan, işkenceye kadar bir sürü 'kara leke' vardır. Ama, komisere göre Doberman ve çetesiyle en iyi mücadele edebilecek olan polis de Christini'dir. İşte bundan sonra, 'polis rozetli şeytan Christini' ile Doberman'ın çetesi arasında inanılmaz heyecanlı ve eğlenceli bir kovalamaca başlar.

Senaryosunu Joel Houssin'in yazdığı Doberman, Fransız televizyonlarında çok sevilen aynı adlı dizinin uyarlaması. Filmin azılı çete reisini deneyimli oyuncu Vincent Cassel canlandırıyor. Kötü polis Christini rolünde ise Fransız sinemasının bir başka ünlü oyuncusu Tchkey Karyo var. Monica Belucci, Patrick Rocca diğer oyuncular.

Yönetmen Jan Kounen, Doberman'da farklı görsel ve işitsel efektler denemiş. ‘‘Bu film aslında klasik bir polisiye değil. Tam tersine, şehirli kovboyların hikayesini anlatan bir film’’ diyor Kounen.

Son derece etkileyici ve dinamik kamera hareketlerinin yeraldığı Doberman, hem konusu hem de teknik özellikleriyle seyirciyi hem eğlendiren hem heyecanlandıran, hem de yoran bir film. Yönetmen Kounen'in en büyük amacı da bu. ‘‘Seyircinin filmi izlerken, sadece heyecanlanması yeterli değil benim için’’ diye anlatıyor Kounen. ‘‘Onların salondan yorgun ama mutlu ayrılmalarını istiyorum.’’