Dışişleri Bakanlığı, NATO mobilyalarıyla döşenecek

Güncelleme Tarihi:

Dışişleri Bakanlığı, NATO mobilyalarıyla döşenecek
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 05, 2004 00:00

DÜNYADA birçok ünlü kurum ve kuruluşa ofis mobilyası üreten Nurus, NATO Zirvesi’nin de mobilya sponsorluğunu yaptı. NATO Zirvesi’nde kullanılan mobilyalar, Nurus’un önerisiyle Dışişleri Bakanlığı’nın ek binasına gönderildi. Böylece yeni ihaleye de gerek kalmadı.YAKLAŞIK 77 yıl önce Ankara’da Nurettin Kunurkaya’nın temelini attığı Nurus, bugün hem uluslararası devlerin dünya ofislerini, hem de birçok ülkenin merkez bankalarını giydiriyor. Haziran ayı sonunda İstanbul’da gerçekleşen NATO Zirvesi’nin de sponsorları arasında yer alan Nurus, zirvenin yapıldığı toplantı salonundan başkanların çalışma ofislerine, basın merkezinden silah teslim masalarına kadar bütün mobilya ihtiyacını sağladı. Zirvede kullanılan bütün bu mobilyalar, Nurus’un önerisiyle Dışişleri Bakanlığı’nın Ankara’daki yeni ek binasında kullanılacak. Böylece bakanlık, mobilya ihalesinden vazgeçerek önemli bir tasarruf sağlamış oldu. Nurettin Usta’nın torunları Renan Gökyay ve Güran Gökyay, sektördeki hedeflerini ‘Ofis mobilyasının Prada’sı olacağız’ sözleriyle aktarıyor. Nurus A.Ş. Genel Müdürü Güran Gökyay ve Nurus Grubu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Renan Gökyay ile, ofis mobilyaları sektörünün ve Nurus’un geçmişten bugüne gerçekleştirdiği projelerini konuştuk.Nurus nasıl doğdu?- Annemizin babası, dedemiz Nurettin Kunurkaya, Nurus’un ilk temellerini 1927’de atmış. Ankara’da kendi marangoz atölyesini kurmuş. Koç’un Ankara binası, Sümerbank Merkez Binası’nı giydirmiş. Dede 1965’de vefat edince, annem ve babam, üç teyzemizin hisselerini almış. Babam hukukçuluğu annem iktisatçılığı bırakıp, mobilyaya yoğunlaşmışlar. Üçüncü kuşak işi ne zaman devraldı?- Biz 1988 ve 1989 yıllarında firmada çalışmaya başladık. Ailemiz devam edip etmeyeceğimizden endişeliydi. Ama her ikimiz de bu işin içinde yer almak istedik. 1988’den beri koyduğumuz hedefimizden hiç sapmadık, arada krizler yiyoruz ama hedefimiz değişmiyor. Modern ofis mobilyası üretmek ve uluslararası alanda Türk markası olarak yerimizi alma hedefimizi koruduk.Kuruluş yıllarında kamu ağırlıklı çalışırken neden özel sektöre yöneldiniz?- 1990’lı yıllarda çok fazla siyasi gel-git oldu. Hükümetler değiştikçe kamu bankalarıyla yaptığımız işlerde krizler yaşayınca, başka bir yola girmemiz gerektiğine karar verdik. Yumurtaların hepsini kamuda tutmak büyük bir risk taşıyordu. Özel sektöre de yönelmemiz gerekiyordu. Bugün sektörde kendinizi nerede konumlandırıyorsunuz?- Herşeyin çırağı, hiçbir şeyin ustası olamaz derler. Biz ofis mobilyasını sadece A plus kategorisi için üretiyoruz. Ofis mobilyasının Prada’sı olacağız. Çok yol aldık. Türkiye’den çok iyi ofis mobilyası tasarımları çıkarabildiğimizi kabul ettirdik. Sadece ofisler için değil hastaneler, oteller, eğitim kurumları ve kongre merkezleri için de projeler üretiyoruz.NATO Zirvesi’nde nasıl yer aldınız?- Projeye Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın davetiyle katıldık. Zirvede devlet başkanlarının toplandığı salonun bütün masa ve sandalyelerini, Bush’un ve Powell’ın çalıştığı ofisleri, NATO ekiplerinin çalıştığı salonları, basın merkezini, silah teslim masalarını bile biz yaptık.Zirvede kullanılan mobilyalar ne olacak?- Bu ürünler öyle tasarlandı ki, olduğu gibi çıkıp Dışişleri Bakanlığı’nın Ankara’da yeni yapılan ek binasında kullanılacak. Dışişleri Bakanlığı ofis mobilyası için ihale açmıştı, zirvedeki mobilyaların kullanılmasını biz önerdik. Böylece Bakanlık önemli bir tasarruf sağlamış oldu. Bu mobilyaları NATO’dan önce yapılan İslam Kalkınma Konferansı’nda da kullandık. Tek çatıda 5 fabrikamız var ciro 27 milyon dolar olacakKriz dönemlerinde neler yaşadınız?- 1993 Aralık ayında kriz kendini göstermeye başladı. 1994 başında yeni fabrikamızın inşaatı bitmiş, yurt dışından makinaları yola çıkmıştı. Yatırımlarımızı bir kuruş kredi almadan yaptık. Krizde gayrimenkullerimizi satıp yatırımı tamamladık. Sonra da elimizde çanta, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Azerbaycan dolaşarak geçirdik. Krizde, Türkiye’deki uluslararası firmalar en iyi müşterimiz oldu. Krizden büyüyerek çıktık.Nurus Grubu 2004’ü nasıl tamamlayacak?- 2003 ciromuz 14.5 milyon dolardı, bu yıl sonu hedefimiz 25-27 milyon dolar. Bunun yüzde 25’i ihracattan. Tek çatı altındaki 5 fabrikada, tek vardiyada günlük 1400 parça ofis mobilyası üretebiliyoruz. Wilkhahn, Artifort ve Parri gibi uluslararası ofis mobilyalarının Türkiye distribütörüyüz.Ürünlerimiz 20 ülkede satılıyorHangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz?- 20’yi aşkın ülkede Nurus markası ile satış yapıyoruz. İngiltere, İrlanda Cumhuriyeti, Belçika, Almanya, Bulgaristan, Romanya, Fransa, Amerika, Lüksemburg, İsrail, Kuveyt, Lübnan, Ürdün, Katar, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri, İran, Irak, Hindistan, Mısır, Kazakistan, Türkmenistan, Rusya, Suudi Arabistan, Azerbaycan, Yunanistan, Polonya, Ukrayna ve İtalya’nın arasında bulunduğu 20‘nin üzerinde ülkede satış bayilerimiz var. Bombadan sonra HSBC’ye bir gecede ofis kurdukUluslararası firmaların sizinle çalışmasını neye bağlıyorsunuz?- Duydukları güvene ve onlara en uygun çözümler üretmemize bağlıyoruz. HSBC’nin Maslak’taki yeni Genel Müdürlüğü, aslında operasyon merkezi olarak planlanmıştı. Bombadan sonra bütün ekibimizi toplayıp bizler dahil sabıka kağıdımızı çıkardık. Sonuçta aynı anda birçok yabancı kuruluşun ofislerini giydiriyorduk. Bizden ilk istenecek şey buydu. HSBC’nin Maslak binasını bir gecede operasyon merkezine uygun üretilen mobilyalarla genel müdürlük ofislerine dönüştürdük.Yunanistan Merkez Bankası’nın ofis mobilyası Türkiye’denŞu anda devam eden projeleriniz neler?- İtalyanlar’a moblya satıyoruz, Yunanistan Merkez Bankası’nın mobilyaları Türkiye’den gidiyor. Anadolu Grubu’nun kurduğu Johns Hopkins Hastanesi’nin ofislerini biz yapıyoruz. Tekfen Tower’a taşınan Mitsubishi, Adidas gibi bütün yabancı firmaların genel müdürlük ofislerini biz yaptık. Yurt dışında daha önce hangi kurumlara proje yaptınız?- Saudi Telecom (Suudi Arabistan), İntel (İsrail), Hyundai (Dublin), Procter & Gamble (Suudi Arabistan), Dublin Üniversitesi, Airforce (İsrail), Turan Alem Bankası (Azerbaycan), Katar Merkez Bankası (Katar), Pepsi Bottling Group (BAE) yurt dışı projelerimizin bazıları.GÜRAN GÖKYAYNurus A.Ş. Genel Müdürü Güran Gökyay, 1967 Ankara doğumlu. TED Ankara Koleji ve Westhampton High School’dan sonra, 1984 yılında Hacettepe Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden mezun oldu. Ağabeyi Renan Gökyay ile beraber Nurus bünyesinde bir bilgisayar satış ve pazarlama şirketi kurarak kendi işini sürdürdü. 1989’da aile şirketi Nurus yönetiminde yer aldı. RENAN GÖKYAYNurus Grubu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Renan Gökyay, 1964 Ankara doğumlu. Ahmet Vefik Paşa İlkokulu ve Ecole Papillon’dan (Fransız Okulu) sonra, Galatasaray Lisesi’ni bitirdi. 1987’de Orta Doğu Teknik Üniversitesi Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü’nden mezun olduktan sonra aile şirketi Nurus’ta işe başladı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!