Dicle'de pilot avı

Güncelleme Tarihi:

Diclede pilot avı
Oluşturulma Tarihi: Mart 24, 2003 02:13

Dün Bağdat'ta düşman uçağı düşürüldüğü haberi acayip bir heyecan yarattı. Görgü tanıklarının uçaktan fırlatılan pilot ya da pilotların kent içinden geçen Dicle Nehri'ne indiği yolundaki iddiaları üzerine binlerce kişi ırmağın kıyısına koştu.

Irak lideri Saddam Hüseyin'in pilot başına koyduğu 16 bin 500 dolarlık (28.5 milyar lira) ödülü kapma umuduyla, Dicle'de pilot avı başladı.

Olay, Iraklıların uçak düşürüldüğü pilotların da Dicle'ye düştüğü yolundaki haberlerin hızla yayılması üzerine başladı. Bağdatlıların, bir an önce Dicle'ye ulaşma arzusuyla, bölgeye giden yollarda trafik sıkıştı. Birkaç dakika içinde Dicle kıyılarınde binlerce heyecanlı bir kalabalık toplandı. Iraklı askerler de Dicle'nin bulanık sularında pilotları aramaya başladı.

Askerler şüpheli gördüklere yere ateş açarken, sonunda Iraklılar, El Tahrir köprüsünün ayağının yakınlarındaki sazlıkları ateşe verdiler ve 1 pilot ele geçirildi. Görgü tanıkları iki pilotun iniş yaptığını iddia ediyor. Iraklılar, sonrasında sevinçten oynamaya başladı. ABD ise iddiaları doğrulamadı.

DUMANLA KARARTTILAR

Önceki gece ise Bağdat kent merkezindeki Filistin Oteli'nden elektrik santraline dönerken, gökyüzündeki manzara beni dehşete düşürdü. Tüm Bağdat duman altıydı. Hemen hemen tüm yabancı gazetecilerin sığındığı 18 katlı otelin üst katlarından bakıldığında, her taraftan kara dumanlar yükseliyordu. İyi de, bu yangınlar nereden çıkmıştı? Üç gündür ağır bombardımanda bir şey olmamış da, bir öğleden sonra mı Bağdat'ın çehresi değişmişti?

Kalın bir duman tabakası üç Türk canlı kalkanın bulunduğu Daura Petrol Rafinerisi'nden geliyordu. Hemen petrol rafinerisini aradım. Üçüncü arayışta Eylül İşcan'ı bulabildik. Rafineri bombalanmamıştı. Iraklılar, gökyüzünü karartmak ve Amerikan füzelerini şaşırtmak için artık petrolü ateşe vermişlerdi.

ADAM KOVALAYAN FÜZE

Önceki akşam ise Bağdat'ta karartma uygulandı. Bombalama başlamadan önce tüm camları bantlatmış ve perdeleri kapattırmıştım. Yoksa camların kırılması canlı pilotları yaralayabilirdi. Benim Saraybosna tecrübem işe yaramış, koğuşumuz bu saldırıyı çok iyi atlatmıştı.

Ayağa kalktığımda ayağımın ve kollarımın sıyrık içinde olduğunu farkettim. Omuzum da incinmiş, omuz kasım zedelenmişti. Acı içinde koğuştan dışarı çıktığımda bir de ne göreyim? Uçaklardan atılan sarı füze 100 metre kadar yukardan üzerime gelmiyor mu? Havai fişek gibi. Önce sağa kaçayım dedim. O da sağa kırmaz mı? Sola kaçtım. O da sola döndü. Ben kaçıyorum, sarı füze beni kovalıyordu. Akıl alacak şey değildi? Artık füzelerle köşe kapmaca oynuyorduk. İnsanı dehşet içinde bırakan bu sahne saniyeler sürmüş, füze geçip gitmişti. Kurtulmuştuk.

MÜTTEFİK ASKERLERİ ESİR DÜŞÜYOR

Irak'ın güneyinde Nasıriye'de durdurulan ABD birliğinden esir alınan beş asker ile dört askere ait cesetlerin El Cezire TV'de gösterilmesi ABD'yi şoke etti. ABD açısından operasyonun beklendiği kadar kolay geçmediğini kanıtlayan bu görüntülerden önce de Bağdat'ta görülmemiş bir pilot avı yaşandı. Bağdat'ta dün bir İngiliz Tornado uçağı düşürüldüğü iddia edildi. Pilotların Dicle Nehri'ne indiği haberi üzerine, Saddam'ın pilot başına koyduğu 16 bin 500 dolarlık ödülü kapmak umuduyla binlerce kişi bölgeye hücum etti. Bölgeyi didik didik arayan Iraklılar, sonunda şekerkamışı sazlarını ateşe verip, 1 İngiliz pilotu ele geçirdiler.

TABAN FİYATLARI

Irak lideri Saddam Hüseyin, düşman uçakları ve askerleri başına geçtiğimiz günlerde ödül koydu. İlk Körfez Savaşı'nda da benzer bir liste yayınlayan Saddam bu defa da düşman kuvvetlerinin taban fiyatlarını şöyle açıkladı. Liste şöyle:

Savaş uçağı: 100 milyon dinar (33 bin dolar).

Helikopter: 50 milyon dinar (16.5 bin dolar).

Canlı pilot ya da asker: 50 milyon dinar (16.5 bin dolar).

Ölü pilot ya da asker: 25 milyon dinar (11 bin dolar).

Füze: 10 milyon dinar (3.3 bin dolar).
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!