Demokrasi dersi

Güncelleme Tarihi:

Demokrasi dersi
Oluşturulma Tarihi: Nisan 03, 1998 00:00

Haberin Devamı

Meclis'te pankart açtıkları için 10'ar ay hapse mahûm edilen 12 üniversite öğrenciyle ilgili karar, Yargıtay 8'inci Dairesi tarafından bozuldu. Yargıtay'ın demokrasi bilgirgesi gibi kararı oybirliğiyle alındı ve öğrencilerin ‘masumane bir davranış ve demokratik bir tepki’ gösterdikleri belirtildi.

Yargıtay 8. Dairesi, Meclis'te pankart açmayı suç saymayarak, ‘masumane bir davranış’ ve ‘demokratik bir tepki’ olarak değerlendirdi. Meclis'te paralı öğrenimi protesto için pankart açan öğrenciler Hülya Yeşilyurt, Mahmut Yılmaz, Özgür Yılmaz, İbrahim Etem Altun, Devrim Öz, Ahmet Bahadır Ahıska, Hacı Ferhan Temiz, Deniz Kartal'ın 10'ar aylık mahkûmiyet kararı, Türkiye'nin demokrasi sürecinde yeni bir sayfa açan bu gerekçeyle ve ‘oybirliğiyle’ bozuldu.

EN UYGUN YER MECLİS

Kararda, sanık öğrencilerin harç ödeyemeyen arkadaşlarının kayıtlarının silineceği bilgisini de alınca, isteklerini etkili biçimde yansıtabilmenin en uygun yeri olarak, ‘yasama görevi yapan parlamento platformunu seçtikleri’ ve ‘Harçlara hayır’ pankartı açtıkları vurgulandı.

HER VATANDAŞININ HAKKI

‘Demokrasi bildirgesi’ gibi kararda, Anayasa'da her Türk vatandaşının temel hak ve hürriyetlerden yararlanma hakkının bulunduğu da belirtilerek, toplantı ve gösteri yürüyüşünün de ‘bir hak’ olduğu vurgulandı. Yargıtay kararında Türkiye'nin de taraf olduğu, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve Paris Paktı hatırlatıldı. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin 26. maddesine göre, ‘her kişinin eğitim hakkı olduğu, eğitimin parasız olması gerektiği ve yüksek öğrenimin herkese liyakatlerine göre açık olacağı’ kaydedildi. Paris Paktı'nın 2. maddesine göre de, ‘kimsenin öğrenim hakkından yoksun bırakılamayacağı’ kuralının benimsendiği vurgulanarak, şöyle denildi:

MASUMANE BİR DAVRANIŞ

‘‘Bu ulusal ve evrensel kriterlerin ışığında sanıkların bir kısım arkadaşlarının sırf maddi güçlükleri nedeniyle üniversite kayıtlarının silinmesi kuşkusuyla, işlev ve potansiyeli yasama olan bir platformda masumane bir davranış biçim ve demokratik bir tepki olarak sergiledikleri eylemin 2911 sayılı yasa kapsamında değerlendirilmesi olanaklı bulunmadığı gibi, kalkışma aşamasında kalan kabahat türündeki TCK'nın 537. maddesindeki pankart suçunu da oluşturmayacağı, esasen kendilerine Meclis İçtüzüğü'nün 145. maddesi uyarınca disiplin işlemi uygulandığı belirlenmiştir.’’

SUÇ TİPİNİ BELİRLEYEMEDİ

İki sayfalık bozma kararının gerekçesinde, sanıkların öğrenci harçlarını protesto için yasal zeminde girişimlerde bulundukları, hatta TBMM Başkanlığı'na 300 bin imzalı dilekçe sundukları, ancak sonuç alamadıkları vurgulandı. Kararda, hüküm mahkemesinin bu davranış biçimini hangi yasal normu ihlal ettiğini göstermeden 2911 sayılı Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na aykırı eylem saydığı ve suç tipini belirleyemediği de vurgulandı. Meclis'te pankart açmanın 2911 sayılı Gösteri Yürüyüşleri Yasası kapsamında değerlendirilemeyeceği gibi, TCK'nın 537. maddesindeki ‘pankart açma suçunu’ da oluşturmadığı belirtildi.

Meclis’te pankart açmışlardı

Üniversite öğrencilerinin harç protestosu, 28 Şubat 1996 tarihinde TBMM'ye yansımıştı. Genel Kurul Salonu'nun dinleyici locasına giren 12 Hacettepe Üniversitesi öğrencisi, ‘Öğrenci harçlarına hayır’ yazılı pankart açmış ve görevliler tarafından apar topar dışarı çıkarılmıştı. Daha sonra mahkemeye yansıyan olay nedeniyle 10'ar ay hapse mahkûm olan öğrencilere verilen cezayı Yargıtay bozdu. Yargıtay'ın bozma kararı üzerine, çoğunluğu Hacettepe Üniversitesi öğrencisi gençler Ankara 15. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yeniden yargılanacaklar. Mahkemenin bu karara uyması halinde, gençler pankart davasından beraat edecekler. Mahkeme direnirse, son sözü Yargıtay Ceza Genel Kurul'u söyleyecek. Dairenin örnek kararının kesinleşmesiyle de bu yönde bir içtihat oluşturulmuş olacak.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!