Çınar ağacı...

TRT-1'de yayınlanan ‘‘Pako'ya mektuplar’’ programı, desteksiz-tanıtımsız ama en çok izlenen programlar arasında.Özel televizyonlarda çevre-doğa programı yok.Bugün saat 18.05'te Pako'nun adını taşıyan -çünkü içinde Pako gözükmüyor- programa bir bakmalısınız.*Geçen hafta ben de şaşkınlık içinde ilk kez belgeleriyle, gerçek fotoğraflarıyla orada izledim:21 Ağustos 1929...Mustafa Kemal, Yalova'dan geçerken, gözüne çok güzel bir doğa parçası ilişir.Ortasında kocaman bir çınar ağacı olan cennet gibi bir yerdir orası.Atatürk ağaca sırtını yaslayıp bir süre dinlendikten sonra, oraya bir ev yapılmasını ister.Evi yapmaya başlarlar.Atatürk bir gün inşaatı görmeye gider. Ancak canı sıkılır. Çünkü işçilerden birisi ağacın kimi dallarını kesmektedir.Hemen mühendisleri çağırır, ağacın dallarını niye kestiklerini sorar. Onlar evden yana olan dalların uzayıp binanın duvarlarına dayandığını, onun için biraz kestiklerini söylerler.Mustafa Kemal o an emir verir:‘‘Ağacı kesmeyeceksiniz. Binayı biraz öteye çekin...’’*İstanbul Fen İşleri Başmühendisi Ali Galip Alnar ve arkadaşları işe koyulurlar.(Pako'nun programında, o günleri gösteren çok enteresan eski resimler vardı.)Yerler kazılıp tramvay rayları döşenir ve bina o rayların üzerinde kaydırılarak geri çekilir.10 Ağustos 1930 tarihli Cumhuriyet Gazetesi haberi şöyle duyurur:‘‘Gazi Hazretleri'nin Yalova'daki köşkünün yürütme ameliyesi dün muvaffakiyetle icra edilmiş, kendileri de bu ameliyeye bizzat nezaret etmişlerdir...’’*Mustafa Kemal, onun için büyük önderdir.Şimdi o çınar ağacının olduğu yer de satılacak orman alanında mı, B2 kapsamına giriyor mu, girmiyor mu bilemem.Ama bir ağacın dallarına dahi kıyamayan yüce insanın yerinde oturanlar, değil ağaçları, ormanları bitirdiler.Onun mirası çiftlik dahi çalına çalına kalmadı.İşte onun için...Siz Mustafa Kemal'in tırnağı dahi olamazsınız.