CHP çevre için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu

CHP, yeni TCK'da çevre kirliliğine cezayı iki yıl sonraya bırakan meddenin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.CHP Grubu, yeni Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) gecekondularla ilgili af getiren 184’üncü maddesi ile çevrenin kirletilmesiyle ilgili düzenlemelerin yürürlüğünü iki yıl sonraya bırakan 344’üncü maddesinin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.    CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, Anayasa Mahkemesi’ne iptal başvurusundan önce Meclis’te bir basın toplantısı düzenleyerek, yeni TCK’yı komisyondan uzlaşma içinde çıkardıklarını ancak sonra hükümet tarafından bu uzlaşmanın yasaya eklenen bazı maddelerle bozulduğunu bildirdi. Topuz, yeni TCK’nın iki maddesinin Anayasa’ya aykırı olduğunu belirtti.  Topuz, yeni TCK’nın 184’üncü maddesinde, yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı bina yapmak ve yaptırmanın ve bu inşaatlar için kurulan şantiyelere elektrik, su ve telefon bağlantısı yapılmasına izin vermek suçlarından dolayı dava açılmayacağının, açılan davaların düşeceğinin ve mahkum olunan cezanın bütün sonuçlarıyla ortadan kalkacağının öngörüldüğünü ve bu düzenlemenin de "af" niteliğinde olduğunu vurguladı.     AF KONUSU Topuz, Anayasa Mahkemesi’nin daha önce aldığı bir karara göre, af içeren düzenlemeler için üye tamsayısının beşte üçünün oyunun aranması gerektiğini belirterek, "Hukuken ve fiilen af sonucunu doğurmaya elverişli yasaların çıkarılmasında uyulması zorunlu beşte üç kuralına uyulmaması, bu tasarrufun kanun gücünde ve etkisinde olmadığının, yasalaştığı andan itibaren uygulama ve yaptırım gücünün sakatlığının kabulünü zorunlu kıldığından iptali gerekmektedir" dedi.    Topuz, TCK’nın "Çevrenin kasten kirletilmesi" ve "Çevrenin taksirle kirletilmesi" ne ilişkin suçlara verilen hürriyeti bağlayıcı cezaların yasanın yayımı tarihinden iki yıl sonra ertelenmesine ilişkin 344’üncü maddesinin de Anayasa’nın 56’ncı maddesiyle düzenlenen "Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir" hükmüne aykırı olduğunu bildirdi.  "ULUSLARARASI ANLAŞMALARA AYKIRI"  Topuz, bu düzenleme ile çevrenin kirlenmesinin önlenmesi konusunda devlete verilen ödevin yerine getirilmemesi ve savsaklanması anlamına geldiğini de söyledi. Topuz, bu düzenlemenin uluslararası anlaşmalara da aykırı olduğunu bildirdi.     Topuz, bu nedenlerle yürütmenin durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne iptal davası açtıklarını açıkladı.  Topuz, bu iki düzenlemenin de Anayasa’ya aykırı olduğunu belirterek, AKP hükümetinin tarihte en çok yanlış yasa çıkaran hükümet olduğu görüşünü savundu. "BÖYLE MALİYE BAKANLIĞINI HERKES YAPAR" CHP Grup Başkanvekili Topuz, hükümetin yeni zam yapacağı haberlerine de değinerek, "Böyle Maliye Bakanlığını herkes yapar. Sıkıntıya düştüğün zaman yeni vergiler koy, yeni zamlar yap. Maliye Bakanını görevini daha ciddi yapmaya çağırıyorum. Bir gün zam yaptığın malları satacak insanlar bulamazsın. İnsanların bu kadar cendereye alınmasının ağır faturasını ödemek zordur" diye konuştu. DAVA DİLEKÇESİ  Topuz, daha sonra CHP'li 119 milletvekilinin imzasını taşıyan başvuru dilekçesini Anayasa Mahkemesi Genel Sekreterliği'ne verdi.     Topuz, Yüksek Mahkeme'den ayrılırken gazetecilere yaptığı açıklamada, yeni TCK'nın 184. maddesinin 5. fıkrasıyla 44. maddesinin (b) fıkrasının iptali ve “yürürlüğünün durdurulması” istemiyle dava açtıklarını belirtti.    AKP iktidara geldikten 6 ay sonra ilk davalarını açtıklarını ifade eden Topuz, aradan geçen birbuçuk senede Anayasa Mahkemesi'ne 39 başvuru yaptıklarını kaydetti.  39 İPTAL DAVASI  Topuz, 2 yıl içinde 221'i uluslararası sözleşmelerin onaylanmasına ilişkin olmak üzere 464 yasa çıkarıldığını belirterek, şöyle konuştu:    “Bu sürede 243 tane kanun çıkarıldı. Bunların 39'unun kısmen iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne dava açtık. Bu tüm yasaların yüzde 15'inden fazlasına denk geliyor. Bir Meclis'in çıkarttığı yasaların yüzde 15'inden fazlası tartışmalı oluyorsa, o Meclis'in performansı yasa yapma kalitesi açısından çok düşündürücüdür. Yeni bir yasama yılına başlıyoruz. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin biraz özen göstererek bizi Anayasa Mahkemesi'ne getirecek hatalar yapmamasını diliyoruz.”�