‘‘Çek Hortumunu Cebimden’’ artık

Deniz SİPAHİAYDINLIK İçin Yurttaş Girişimi'ni aslında kamuoyu çok yakından tanıyor.3 Kasım 1996'da Susurluk'ta bir kamyonla bir Mercedes'in çarpışmasıyla ortaya çıkan tablonun yarattığı dehşetin toplumda yaygın bir öfkeye dönüştüğü sırada beş altı arkadaş biraraya geldiler.Onlar da herkes gibi ‘‘Birşeyler yapmalı’’ diye düşünüyordu.Birisinin kafasında parlak bir fikir vardı.Acaba insanlar her gece aynı saatte ışıklarını bir dakikalığa söndürüp devletin içindeki bu çeteleşmeyi topluca protesto edemezler miydi?İşte herşey böyle başladı.Aralarında meslek örgütü yöneticileri de vardı.Eylemi yurttaştan yurttaşa yapmayı kararlaştıran bu ilk girişimciler, çağrıyı İstanbul Meslek Odaları Koordinasyonu toplantısına götürmeye karar verdiler.İstanbul Diş Hekimleri Odası eylemin sekreteryasını üstlendi.Hukuk devleti isteyen herkesi; 1997 Şubat ayı boyunca her gece tam saat 21.00'de ışıklarını söndürmeye çağıran bir paragraflık metin, 6 Ocak 1997'den itibaren başlayarak ülkenin tüm fakslarını dolaşmaya başladı.Girişimin numaralarına kısa sürede Türkiye'nin her yerinden ve yurtdışından 15 bini aşkın imza geldi.Ve start verildi.Yüz binler ‘‘Sürekli Aydınlık İçin 1 Dakika Karanlık’’ eylemine destek verdiler.Şalteri sembolik olarak Leman'da Can Yücel indirdi.Bu belki de zihinlerde iz bırakan en önemli eylem olarak yıllar sonra da hep hatırlanacak.*AYDINLIK İçin Yurttaş Girişimi, şimdi yeni bir kampanya yürütüyor.Kampanyanın ismi, ‘‘Cebimde Hortum Var...’’İnternet aracılığıyla yüzbinlere ulaşan mesajda şu görüşlere yer veriliyor.‘‘Bankaların içini boşaltarak, ödediğim vergilerin yüzde 25'ini yok eden, sırtıma yeni vergiler yükleyen bu sistemin mutlaka değişmesini talep ediyorum. Devlet, mafya, siyasetçi, sözde işadamı saadet zincirinin mutlaka bir an önce kırılmasını talep ediyorum. Mağduru olduğum bu toplum suçunun işlenmesine katılan ya da göz yuman tüm ilgililerin cezalandırılmasını; batık bankalara Hazine'den ödenen paraların son kuruşuna kadar geri alınmasını talep ediyorum. Bu suçların siyasi ayağının belirlenmesi için bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını ve sorumluların mutlaka ortaya çıkarılmasını talep ediyorum. Bu doğrultuda çalışan, sistemi ve sorumluları sorgulayan, mücadele veren tüm dürüst insanları ve ilgili mercileri destekliyorum...’’*‘‘ÇEK Hortumunu Cebimden’’ kampanyasına destek artarak büyüyor.‘‘www.yurttas.org.tr’’ adresine giren ve bu mesaja destek veren binlerce insan; bu beklentilerini başta Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer olmak üzere TBMM Meclis Başkanlığı'na ve Başbakanlığa iletiyorlar.Sivil toplum örgütlerinin sayısı ve kamuoyu baskısı arttıkça siyasetçiler de sorumluluklarını hatırlayacaktır.Toplumun beklentileri yönünde politikalar üretmek zorunda kalacaklardır.Aksi halde kısırdöngü devam edecektir.