Bu illet beni bitirecek ne olur yardım edin
Güncelleme Tarihi:
Cüneyt SÖZ/İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Ocak 10, 2004 01:47
Zeytinburnu Kozlu Mezarlığı'nda cesedi bulunan ve aşırı dozda uyuşturucudan öldüğü belirlenen Burçin Bircan'ın, uyuşturucu tedavisi görmek için Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne başvurduğu ancak kendisine 13 Ocak'a gün verildiği ortaya çıktı.
TÜRKİYE'yi Ford Super Model yarışmasında temsil eden ve fırtınalı yaşamı ile dikkat çeken Burçin Bircan, son günlerinde uyuşturucu batağından kurtulmaya çalışıyordu. 9 Aralık'ta Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne giden Burçin Bircan, tedavi konusunda bilgi almak için Alkol ve Madde Bağımlıları Tedavi Merkezi'ne (AMATEM) başvurdu.
Hastaneden bir yetkili, çok bitkin olduğunu gözlemledikleri Burçin Bircan'ın tedavi görmek istediğini söylediğini belirterek ‘‘Servise yatması gerektiğini, ancak yoğunluk nedeniyle o gün için kendisine bakamayacağımızı söyledik. Bunun üzerine ‘Çok kötü durumdayım. Ne olur bana yardım edin. Bu uyuşturucu beni bitiriyor. Bundan bir an önce kurtulmak istiyorum. Yalnız başıma üstesinden gelemiyorum, yardımınıza ihtiyacım var' dedi. Yataklar dolu olduğu için kendisine 13 Ocak Salı gününe randevu verdik’’ dedi. Burçin Bircan, randevuya muhakkak geleceğini söyleyip ağlayarak hastaneden ayrıldı.
Hastanenin Başhekimi Prof. Dr. Musa Tosun ise Burçin Bircan’ın biri 2001, diğeri de 9 Aralık 2003 tarihlerinde olmak üzere kendilerine 2 müracaatı bulunduğunu söyledi. Prof. Dr. Musa Tosun, Bircan'a 9 Aralık'ta ayakta tedavi uygulandığını ve 13 Ocak 2004 tarihine de yatırılmak üzere randevu verildiğini belirterek ‘‘Parası olmadığı için AMATEM'e yatırılmadığı iddiası yanlış. Bizde parası olmadığı için kimse geri çevrilmiyor’’ dedi. Burçin Bircan'a 13 Ocak'a randevu verilmesinin nedeninin yatak kapasitesinin yetersizliği olduğunu anlatan Prof. Dr. Tosun, ‘‘Tabii ki bunun olmaması lazım. Bir bağımlıya bir ay sonraya randevu verilmemesi lazım, ama kapasitemiz yetersiz’’ diye konuştu. Tosun, AMATEM yetkilileri hakkında herhangi bir işlem yapmadıklarını da belirtti.
GÜNLÜKTEKİ ACI
Polis, Burçin Bircan'ın otel odasındaki eşyaları arasında bir günlük buldu. Genç kız, 2003'ün son 3 haftasında Zeytinburnu'ndaki Balıklı Rum Hastanesi'nde tedavi görmüş ve günlüğüne şöyle yazmış: ‘‘Bugün benim için çok önemli bir gün. Çünkü hayatımı altüst eden uyuşturucu illetinden kurtulmak için ilk adımı attım. Eğer bu zor işi başarırsam yeni bir hayata başlayacağım. Ancak hiç de kolay olmayacak. Çünkü bazen bunalıma giriyorum. Üşüyorum, titriyorum. Kendimi çok yalnız hissediyorum. Heryerim ağrıyor sanki bütün dünya üstüme geliyor. Bir boşluğa düşüyorum, çıkamayacağımı hissediyorum. İşte o anlarda ölmeyi bile düşünüyorum. Ancak başaramıyorum. Sonu ne olursa olsun bu illetten kurtulacağım. Geçmişte yaptığım hatalara asla düşmeyeceğim. Kendimi işime adayıp başarılı olmak için çalışacağım. Hayalimdeki New York'u işte o zaman fethedeceğim. Arkadaşlarımı dostlarımı çok dikkatli seçeceğim.’’ Polis, Bircan'a uyuşturucu temin ettikleri ileri sürülen ‘Nedim’ ve ‘Sibel’ adlı 2 kişiyi arıyor.
İnşaatçı sevgili
BURÇİN Bircan'ın son bir aydır Ankara'nın tanınmış inşaatçı ailelerinden birinin oğluyla birlikte olduğu iddia edildi. Aile, Ankara'da country tarzı evleriyle, İstanbul Suadiye'deki siteleri yaptı. Arkadaşları, Bircan'la, inşaatçı sevgilisinin bir aydır birlikte olduğunu, ikilinin ceset bulunmadan birkaç gün önce de marjinal bir barda öpüştüklerini söylüyor.
Hastaneden bir yetkili, çok bitkin olduğunu gözlemledikleri Burçin Bircan'ın tedavi görmek istediğini söylediğini belirterek ‘‘Servise yatması gerektiğini, ancak yoğunluk nedeniyle o gün için kendisine bakamayacağımızı söyledik. Bunun üzerine ‘Çok kötü durumdayım. Ne olur bana yardım edin. Bu uyuşturucu beni bitiriyor. Bundan bir an önce kurtulmak istiyorum. Yalnız başıma üstesinden gelemiyorum, yardımınıza ihtiyacım var' dedi. Yataklar dolu olduğu için kendisine 13 Ocak Salı gününe randevu verdik’’ dedi. Burçin Bircan, randevuya muhakkak geleceğini söyleyip ağlayarak hastaneden ayrıldı.
Hastanenin Başhekimi Prof. Dr. Musa Tosun ise Burçin Bircan’ın biri 2001, diğeri de 9 Aralık 2003 tarihlerinde olmak üzere kendilerine 2 müracaatı bulunduğunu söyledi. Prof. Dr. Musa Tosun, Bircan'a 9 Aralık'ta ayakta tedavi uygulandığını ve 13 Ocak 2004 tarihine de yatırılmak üzere randevu verildiğini belirterek ‘‘Parası olmadığı için AMATEM'e yatırılmadığı iddiası yanlış. Bizde parası olmadığı için kimse geri çevrilmiyor’’ dedi. Burçin Bircan'a 13 Ocak'a randevu verilmesinin nedeninin yatak kapasitesinin yetersizliği olduğunu anlatan Prof. Dr. Tosun, ‘‘Tabii ki bunun olmaması lazım. Bir bağımlıya bir ay sonraya randevu verilmemesi lazım, ama kapasitemiz yetersiz’’ diye konuştu. Tosun, AMATEM yetkilileri hakkında herhangi bir işlem yapmadıklarını da belirtti.
GÜNLÜKTEKİ ACI
Polis, Burçin Bircan'ın otel odasındaki eşyaları arasında bir günlük buldu. Genç kız, 2003'ün son 3 haftasında Zeytinburnu'ndaki Balıklı Rum Hastanesi'nde tedavi görmüş ve günlüğüne şöyle yazmış: ‘‘Bugün benim için çok önemli bir gün. Çünkü hayatımı altüst eden uyuşturucu illetinden kurtulmak için ilk adımı attım. Eğer bu zor işi başarırsam yeni bir hayata başlayacağım. Ancak hiç de kolay olmayacak. Çünkü bazen bunalıma giriyorum. Üşüyorum, titriyorum. Kendimi çok yalnız hissediyorum. Heryerim ağrıyor sanki bütün dünya üstüme geliyor. Bir boşluğa düşüyorum, çıkamayacağımı hissediyorum. İşte o anlarda ölmeyi bile düşünüyorum. Ancak başaramıyorum. Sonu ne olursa olsun bu illetten kurtulacağım. Geçmişte yaptığım hatalara asla düşmeyeceğim. Kendimi işime adayıp başarılı olmak için çalışacağım. Hayalimdeki New York'u işte o zaman fethedeceğim. Arkadaşlarımı dostlarımı çok dikkatli seçeceğim.’’ Polis, Bircan'a uyuşturucu temin ettikleri ileri sürülen ‘Nedim’ ve ‘Sibel’ adlı 2 kişiyi arıyor.
İnşaatçı sevgili
BURÇİN Bircan'ın son bir aydır Ankara'nın tanınmış inşaatçı ailelerinden birinin oğluyla birlikte olduğu iddia edildi. Aile, Ankara'da country tarzı evleriyle, İstanbul Suadiye'deki siteleri yaptı. Arkadaşları, Bircan'la, inşaatçı sevgilisinin bir aydır birlikte olduğunu, ikilinin ceset bulunmadan birkaç gün önce de marjinal bir barda öpüştüklerini söylüyor.