Biz bomba yemiş aileyiz

Güncelleme Tarihi:

Biz bomba yemiş aileyiz
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 15, 2008 14:38

Anayasa Mahkemesi Başkan Yardımcısı eski Büyükelçi Osman Paksüt'ün, kendisini Doblo marka bir araçla izlendiği, konuşmalarının dinlendiği şüphesiyle Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz'ı araması, Yılmaz'ın gelip olayla ilgili kendisine bilgi vermesi sırasında da eşinin yanında bulunan Ferda Paksüt, yaşadıklarını “hurriyet.com.tr”ye anlattı. İşte Ferda Paksüt’ün anlattıkları:

Haberin Devamı

DOBLO PEŞİMİZDEYDİ

Eşimle birlikte Anayasa Mahkemesi'ne ait konuttan, şoförün kullandığı makam aracıyla ayrıldık. Lojmanları çıkışımızın hemen ardından arkamızda Doblo marka araç belirdi. Hızını da bize göre ayarlıyordu. Yurtdışı görevleri nedeniyle eşim bu konuda gerekli eğitimleri almış biridir. Doblo marka araç bizim geldiğimiz kulübün önünde önceden bekliyor değil, araç bizim bulunduğumuz aracın peşinden geldi.

BOMBALI SALDIRILAR

 Biz bomba yemiş bir aileyiz. Eşim Osman Paksüt, 14 Ekim 2003 tarihinde Bağdat'ta bombalı bir saldırıdan kurtuldu. Ardından silahlı çatışmalar yaşandı. Kritik görev yerlerine giden Dışişleri mensupları her türlü eğitimden geçirilir. Bunlar arasında takip edilip edilmediğini anlama, takipten kurtulma, silahlı bir saldırı halinde neler yapması gerektiğini bilirler. Bu yalnız Dışişleri mensuplarına değil, eşlerine ve çocuklarına da öğretilir. Bağdat'ta bulunduğum dönemde ben de zırhsız bir araçla çıkmıştım. Hemen yakınımda bir ABD tankına dönük eylem gerçekleştirildi. Meydana gelen çatışmanın ortasında kaldım. O anda ne yapmam gerektiğine ilişkin eğitim aldığım için kurtuldum.

KOLLAMAYA ALIŞIĞIZ

 Eşimin ve benim aldığımız eğitimler gereği arkamızda ne olup bittiğini, arkamızı kollamaya alışığız. O yüzden, bir aracın bizi takip edip etmediğini, o araçtan şüphelenip şüphelenilmemesi gerektiğini aldığımız eğitimler gereği biliriz. Teröre yabancı olmadığımız, ateş çemberleri içinde görev yaptığımız için nerede ne yapmamız gerekti konusunda deneyimlere de sahibiz. Tüm yaşadığımız olaylar bizlere arkamızı kollamayı öğretti.

ASAYİŞ EKİBİNE SÖYLEDİK

Biz Tenis Kulübü'nün önünden araçtan çevremizi kollayarak indik. Evcimizin çıkışından kısa süre sonra bizi izlediğini düşündüğümüz Doblo marka araç da, Karum İş Merkezi'nin önüne geldi. Araçtan inip yolun karşısına önce ben geçtim, orada bulunan resmi araçta bulunan polislere, önlerinde duran sivil plakalı aracın kendilerini izlediğini, bunda dinleme cihazları bulunduğundan şüphelendiğimizi söyledim. Bu sırada eşim de gelmişti. Orada dikkatimizi çeken önemli bir ayrıntı da vardı. Plakasını aldığımız Doblo oraya bırakılmış ama o anda içinde şoförü de yoktu.

ARKA LASTİKLERİ İNİKTİ

 Siyah Doblo marka aracın arka lastikleri inikti. Bu eğer polis aracıysa içinde ağır bir yük olduğunun işaretidir. Ayrıca yasak olmasına rağmen camları acayip bir filmle kaplı olduğu için içinde ne olduğu da görünmüyordu. Asayiş Şubesi polislerine, bu araçtan şüphelendiğimizi söyleyince, onlar 'Biz bir şey yapamayız. Bu araç da polisin aracı' dediler. Bu arada aracın sürücü geldi. Kendisine aracın arkasını açmasını istedik. Ancak o açmayacağını, araçta iddia edildiği gibi dinleme cihazı da bulunmadığını söyledi. Lastiklerinin niçin inik olduğunu sorduğumuzda 'tesadüfen inmiş' cevabını aldık. Oradan Emniyet Müdürü bizim de dostumuz olan Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz'ı eşim aradı ve yaşadıklarımızı aktardı.

ÇÖMEZ'LE ORADA KARŞILAŞTIK

 AKP eski Milletvekili Turan Çömez'i, eşimin Bağdat'ta görev yaptığı dönemden beri tanıyorum. Iraklı çocuklara sakat arabası gönderilmesi, tedavileri konusunda çok büyük yardımları oldu. Kendisiyle zaman zaman görüşüyoruz da. Ancak, bu kez orada tesadüfen karşılaştık. Olayı kendisine de anlattım. O sırada, kulüpte AKP Milletvekili Fevzi İşbaşaran, ANAP eski Milletvekili Timur Demir, Yargıtay Daire başkanı, bazı emekli başkan ve üyeleri de bulunuyordu. Ben, eşim ve Turan Çömez otururken, Ankara Emniyet Müdürü geldi. Olayı bizden dinledi. O da telefonla bazı yerleri arayıp bilgi aldı. Doblo'nun Kaçakçılık Organize Suçlar Şubesine ait olduğunu, yürütülen bir çalışma nedeniyle orada bulunduğunu, bizimle ilgisinin olmadığını, ayrıca Emniyet'te dinleme cihazı olan araç olmadığını söyledi.

SİZ TATMİN OLDUNUZ MU?

Siz bana, verilen bilgilerden sonra tatmin olup olmadığımı soruyorsunuz. Siz şahsen tatmin oldunuz mu? Biz, Devletimize güveniyoruz.  Yaşadığımız olayı da en üst kademede olan Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz Beye ayrıntılı olarak anlattık. Bunun için ayrıca şikayetçi olmamız söz konusu değil.


Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!