Bankacılık sisteminde "Londra Yaklaşımı"

Güncelleme Tarihi:

Bankacılık sisteminde Londra Yaklaşımı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 28, 2001 00:00

Tahsili gecikmiÅŸ alacak stokunun bankacılık sisteminden tasfiyesi ve kurumsal borçların yapılanmasında,``varlık yönetim ÅŸirketi ve Londra yaklaşımını`` içeren ikili bir yapının kullanılmasının uygun olacağı bildirildi. DPT uzmanlarından Berke Duvan tarafından gerçekleÅŸtirilen ``Bankacılıkta Tahsili GecikmiÅŸ Alacaklar`` baÅŸlıklı tez çalışmasında, krizle birlikte özellikle faiz ve kur gibi makroekonomik deÄŸiÅŸkenlerdeki istikrarsız yapının, bankaların mali bünyelerinde olduÄŸu kadar, reel sektör ÅŸirketlerinin mali yapılarında da bozulmalara neden olabildiÄŸi hatırlatıldı. Bankacılık sisteminde tahsili gecikmiÅŸ alacakların tasfiyesi ve ÅŸirket borçlarının yapılandırılarak ekonomide üretken kapasitenin korunmasına yönelik, temelde iki politika seçeneÄŸi bulunduÄŸu vurgulanan çalışmada, bunlardan birinin ``varlık yönetim ÅŸirketi`` uygulaması, diÄŸerinin ise ``Londra yaklaşımı`` olarak bilinen kurumsalborç yapılandırılma politikası olduÄŸu kaydedildi. VARLIK YÖNETÄ°M ŞİRKETİÇalışmaya göre, varlık yönetim ÅŸirketi uygulaması, bankacılık sisteminden sorunlu varlıkların alınarak bankaların asli görevi olan mevduat toplama ve kredi verme fonksiyonuna odaklanmasını saÄŸlamayı amaçlayan bir politika seçeneÄŸi olarak açıklanıyor. Bu ÅŸekilde bir yandan bankaların krizle birlikte zayıflayan mali yapıları güçlendirilirken, bir yandan da zayıflamış makroekonomik yapının yoÄŸun ÅŸekilde ihtiyaç duyduÄŸu kaynak akışı rahatlatılabiliyor. Kriz yaÅŸayan ülke tecrübelerinde de iki çeÅŸit varlık yönetim ÅŸirketi uygulaması dikkati çekiyor. Bunlardan ilki, bankanın iÅŸtiraki ÅŸeklinde kurulan ve sorunlu varlıkların bu iÅŸtirake aktarılmasını içeren ÅŸirket uygulaması, diÄŸeride tüm bankacılık sistemine hitap edecek ÅŸekilde çalışan ve genellikle devletin sahipliÄŸinde olan ÅŸirket uygulaması. Ä°lk uygulama ÅŸirketlere iliÅŸkin kurumsal bilgilerin bankadan uzaklaÅŸmamasını saÄŸlaması ve devletin doÄŸrudan katlanacağı maliyetleri azaltması gibi artılar içerirken, krizle birlikte mali yapısı zayıflamış bankaların ayrı bir mali iÅŸtirak kurması genelde mümkün olmuyor. Ä°kinci türde ise devletin doÄŸrudan katlanacağı doÄŸrudan maliyetler artıyor ve ÅŸirketlere ait kurumsal bilgilerin bankalardan ayrılması sonucu bilgi kaybı oluÅŸabiliyor. Buna karşılık bankaların mali yapısının hızlı düzelmesine saÄŸlaması açısından son dönemlerdeki krizlerin ardından daha fazla tercih edilen bir politika aracı olarak göze çarpıyor. LONDRA YAKLAÅžIMIÖzelikle GüneydoÄŸu Asya krizinin ardından önem kazanan Londra yaklaşımı ise ``finansal bünyesi zayıflayan ve mali yükümlülüklerini yerine getirmede sıkıntılarla karşılaÅŸan reel sektöre ait borçların, kredi alacaklısı bankalar tarafından belirli bir çerçeve içinde yeniden yapılandırılarak, söz konusu ÅŸirketlerinin varlığını sürdürmesini saÄŸlamaya`` yönelik yaklaşımı ifade ediyor. Bu yaklaşım, varlık yönetim ÅŸirketi uygulaması ile birlikte reel sektör ve bankacılık sisteminin yeniden yapılandırılmasını bütüncül bir yaklaşım içinde ele alacak ÅŸekilde Tayland, Malezya ve Güney Kore`de baÅŸarıyla uygulandı. TÃœRKÄ°YE İÇİN Ä°KÄ°LÄ° YAPI ÖNERÄ°SİÇalışmada, yaÅŸanan tecrübeler ve Türkiye`nin kendine özgü koÅŸulları dikkate alındığında, tahsili gecikmiÅŸ alacak stokunun bankacılık sisteminden tasfiyesi ve kurumsal borçların yapılanmasında ikili bir yapının kullanılmasının uygun olacağı vurgulanıyor. Türkiye koÅŸullarına uygun bir varlık yönetim ÅŸirketinin kurulması gerektiÄŸi belirtilen çalışmada, bunun sorunların çözümüne tarafların katılımını saÄŸlayacak ve maliyet paylaşımında sorunun muhatapları arasında adaleti gözetecek ÅŸekilde tasarlanması gerektiÄŸi kaydedildi. Profesyonel esaslara göre kurulacak ÅŸirketin özel bir kanunla kurulması önerilirken, bunda amaç kapsam ve sorumlulukların açıkça belirtilmesi gerektiÄŸi ifade edildi. Londra yaklaşımı doÄŸrultusunda kurulacak bir kurumsal borç yapılandırma çervesinde ise yaÅŸamını sürdürebilecek nitelikte olmakla birlikte geçici finansman sıkıntısı nedeniyle iflas tehdidi altındaki ÅŸirketlerin mali yapılanmasını saÄŸlayacak bir kurumsal borç yapılandırma çerçevesinin ülke koÅŸullarına uygun bir ÅŸekilde oluÅŸturulması gereÄŸi vurgulandı. Bu ÅŸekilde, bir yandan söz konusu ÅŸirketin gereksiz yere tasfiyesi engellenirken, bir yandan da bankacılık sisteminde olası yeni tahsili gecikmiÅŸ alacakların önüne geçileceÄŸine iÅŸaret edildi. KURUL ÖNERÄ°SÄ°Bu çerçevede Türkiye`de ÅŸirket borçlarını yapılandırmaya yönelik çalışmalarda koordinasyonu saÄŸlayacak ve bu çalışmaların genel ilke ve hatlarını ortaya koyacak bir kurulun, kamu, reel sektör ve bankacılık sisteminin eÅŸit temsilini saÄŸlayacak bir ÅŸekilde oluÅŸturulması önerildi. Kurumsal borçların yeniden yapılandırılmasını kolaylaÅŸtırmak ve taraftarları yapılandırma çalışmalarına katılım yönünde teÅŸvik etmek amacıyla vergi ve hukuk yapısında da bir takım düzenmelere ihtiyaç bulunduÄŸu vurgulandı. Tahsili gecikmiÅŸ alacakların ve kurumsal borçların krizlerle zayıflamış ekonomik yapı üzerinde yaratacağı olumsuzlukların ancak bu ÅŸekilde izlenecek kapsamlı ve birbirini destekleyen politikalarla engellenebildiÄŸi kaydedildi. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!