Bakan Gül: Rumların AB üyeliğini engellemeliydik

Güncelleme Tarihi:

Bakan Gül: Rumların AB üyeliğini engellemeliydik
Oluşturulma Tarihi: Ocak 08, 2006 13:55

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği önünde pek çok zorluk bulunduğunu ve bu zorlukların en önemlisinin Kıbrıs meselesi oluğunu söyledi. Türkiye’nin 50 yıldır Avrupa Birliği’ni hedeflediğini ancak bu engelin önceden görülmediğini belirten Gül, "Rumların Avrupa Birliği üyeliğini engellemek için elimizden geleni yapmalıydık" dedi.

CNN Türk’te yayınlanan Ankara Kulisi programına konuk olan Gül, "Rum yönetiminin AB’ye girişini engellemek için elimizden ne geliyorsa hepsini yapmamız gerekirdi. Bir taraftan AB bütün hükümetlerin 50 yıllık devlet politikasıdır, bunun için her şeyi yapmışız, diğer taraftan bu konuda önümüzde en büyük engelin bu olacağını adeta görmeyerek hamasi davranmışız, bunu önleyebilirdik" dedi.

Kıbrıs meselesinin olukça önemli olduğun vurgulayan Gül, "Çünkü tanımadığımız bir üyeyle birlikteyiz, şimdi burada o üye bu işi istismar etmek için uğraşacaktır, diğer 24 üye de AB’nin geleceğini, büyüklüğünü, Türkiye’nin stratejik önemini ve Türkiye’nin AB’ne katacağı gücü düşünerek, çünkü artık başlamıştır, geriye dönüşü yoktur, numaratör tam üyeliğe doğru dönmeye başlamıştır, farklı düşünecektir ve istismar imkanı vermeyecektir" diye konuştu.

'ÖNEMLİ OLAN 70 MİLYONUN GELECEĞİ'

Türkiye’nin Kıbrıs Rum Kesimi’ni tanımamasına rağmen, Rumların masanın etrafındaki 25 ülkeden biri olduğunu hatırlatan Dışişleri Bakanı, Türkiye’nin önünde 3 seçenek olduğunu söyledi. Gül, sözlerine şöyle devam etti:
"Ya Kıbrıs davasından vazgeçeceğiz, ya da AB’den vazgeçeceğiz. Diyeceğiz ki orada bizim tanımadığımız 600 bin kişilik bir üye var. Ben onunla tanışmıyorum dolayısıyla onun oturduğu masaya oturmam diyeceğiz ve 70 milyonun geleceğini 600 bin kişinin ipoteğine teslim edeceğiz ve bu süreci kıracağız. Biz her şeyden önce, 70 milyonun geleceğini düşünüyoruz açıkçası. 70 milyonun geleceği, Türkiye’nin çıkarları her şeyin başındadır. Üçüncü seçenek de şu, biz bir taraftan Kıbrıs davasına sımsıkı sarılacağız, diğer taraftan da AB sürecine sahip olacağız işte maharet de ikisini bir götürmektir. Biz ikisini bir, bu noktaya götürdük".

'REFERANDUM DOĞRU BİR KARARDI'

Annan Planı ile ilgili yapılan referandumda Rumların hayır demesine rağmen çoğunlukla evet oyu kullanan Kıbrıslı Türklerin de doğru yaptığını belirten Abdullah Gül, bunun sonunda sadece KKTC’nin değil Türkiye’nin de çok kazanımı olduğunu dile getirdi.
Gül, "Baştan bütün dünya Kıbrıs Türklerini, Türkiye’yi suçlarlardı ve bunun o kadar büyük faturaları kesilirdi ki 70 milyona. Bu referandumla Türkiye bütün bunlardan kurtulmuştur ve bütün dünyaya Kıbrıslı Rumların ne kadar uzlaşmaz ne kadar kötü niyetli olduğunu göstermiştir ve Rumların bütün dünyayı ne kadar kandırdığını ispatlamıştır. Referandumdan sonra da KKTC’ye karşı ayrı bir sempati oluşmuştur. Bu ekonomik gelişmelerin altında da o referandum yatmaktadır. AB, sözünde duramamanın ezikliğini yaşıyor" dedi.

'KARŞIMIZDA EZİLENLER SÖZÜNÜ TUTMAYANLARDIR'

"Şimdi bizim karşımızda ezilenler sözünü tutamayanlardır" diyen Gül, "Bunun da büyük avantajları vardır. Sözünü öyle tutamıyorsa sözünü başka türlü tutacaktır, onun için de gördüğünüz gibi bu kadar ziyaretler yapılmaktadır, bu kadar başka ülkelerden gidiş gelişler yapılmaktadır. Bu süreç kapsamlı bir çözüm olana kadar devam edecektir" diye konuştur.

'IRAK’IN BÖLÜNMESİ ORTADOĞU’YU KARIŞTIRIR'

Irak’ta yaşanan seçim hakkında da konuşan Gül, Irak’ın bölünmemesi gerektiğini söyledi. İsrail ve Filistin arasında yaklaşık 50 yıldır bir çözümsüzlük olduğunu hatırlatan Dışişleri Bakanı, Irak’ın bölünmesi halinde Ortadoğu’da kimsenin tahmin edemeyeceği yeni karışıklıkların ortaya çıkabileceği uyarısında bulundu.
Türkiye’nin Kerkük’teki gelişmeleri yakından takip ettiğini de söyleyen Abdullah Gül, Türkiye’nin kendini Kuzey Irak’tan tecrit edemeyeceğini de sözlerine ekledi.
Sınırlar ve ülkeler ayrı olsa da Irak’ın Türkiye’nin devamı gibi olduğunu söyleyen Gül, "Kuzey Irak’tan kalkan uçak Türkiye üzerinde değil de Rum Kesimi üzerinden mi, Rusya üzerinden mi gidecek" dedi. Gül, Türkiye’nin Irak’la ilgili oldukça aktif olacağını da belirtti.

'ZİYARETLER OPERASYONEL ZİYARETLER DEĞİLDİ'

Son dönemde Türkiye’ye artan ziyaretler ile ilgili sorulan bir soruya da yanıt veren Gül, bu ziyaretlerde tabi ki İran konusunun da gündeme geldiğini ancak ziyaretlerini amacının İran ya da Suriye’ye yönelik bir operasyonel ziyaretler olmadığının altını çizdi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!