Baba'ya büyük övgü

Gürcistan Devlet Başkanı Şevardnadze, onuruna verdiği yemekte, Cumhurbaşkanı Demirel'den büyük övgüyle söz etti. Şevardnadze, ‘‘Türkiye'nin başında derin tecrübesi ve dünya çapında devlet adamı olan Sayın Demirel gibi bir politikacının bulunması yalnız Türkiye'nin değil bölgemiz ve dünya politik yaşamı için de büyük şans olmuştur'' dedi.

Devletle Gürcistan'a giden Cumhurbaşkanı Demirel, Tiflis'te de devlet töreniyle karşılanıp uğurlandı. Türkiye'nin ve Türkiye Devlet Başkanı'nın gücü ve konumunu anlamak isteyenler bu tür gezileri mutlaka izlemeli.

Gürcistan'ın dünyada ismi olan Devlet Başkanı Şevardnadze, Demirel'in onuruna verdiği akşam yemeğinde şunları söyledi:

‘‘Genelde düşünüyorum ki, hem Gürcistan'a hem bölgedeki diğer devletlere kaderleri gülmüştür. Ülkemizin yapılanmasının bu zor döneminde dost ülke Türkiye'nin başında derin tecrübesi ve dünya çapında devlet adamı olan Sayın Demirel gibi bir politikacının bulunması yalnız Türkiye'nin değil bölgemiz ve dünya politik yaşamı için de büyük şans olmuştur. Demirel'in bize ve bölgeye yaptığı katkıları asla unutamam ve halkım da unutmaz.''

Rusya'nın etkisiyle kargaşanın içsavaşa döndüğü günlerde Şevardnadze, Demirel'e başvurmuştu:

‘‘Durum zor, ne yapayım? Ne tavsiye edersiniz?''

‘‘Bağımsız Devletler Topluluğu'na girin. Bu büyük dalgayı durdurun, biz size maddi-manevi her yardımı yaparız. Bunu önemli yerlere de götürürüz.''

O günden bu yana; Gürcistan karanlıkta kalsa, Baba devreye giriyor. Gıda yardımı gerekse el uzatıyor. Hem içsavaş yatışıyor, hem darbe önleniyor. Yani, Türkiye olaya girerken tecrübe konuşuyor.

Demirel onuruna düzenlenen opera, bale ve konser muhteşemdi. Ritmden dansa ve milli şarkılara kadar herşey Anadolu kokuyordu. Azeri dansları, Gürcü milli balesi, kılıç-kalkan ve çocuk gruplarının doyumsuz danslarında tüm görkemiyle yaşandı. Bu ekipler gelse Ankara'da 3 ay kapalı gişe oynar.

Dönüşte, geleneksel sohbetimizi yaptık. Demirel'in gezi sunuşundan sonra sorularla hemen iç politikaya döndük. Hükümet kurulana kadar 'erken seçim' derken, şimdi neden vazgeçtiği soruldu, gülerek yanıtladı:

‘‘Öyle olsa ne olacak böyle olsa ne olacak, bir hükümet çıktı ya. Seçim işi Meclis'in önüne geldi. Hükümet programına aldı, Meclis'e sundu ve artık partiler bunun sahibi. Ne dediler? Seçim altyapısını hazırlayıp, gerekli yasaları çıkaracaklarını ve seçime öyle gideceklerini söylediler.''

Daha önce Kafkasya ve Orta Asya gezilerinden sonra eski hükümetin önemli yetkilileri, oradaki Türk girişimcilere, ‘‘Cumhurbaşkanı bizi bağlamaz'' diyorlardı. Yeni hükümetin tutumunun nasıl olduğunu sordum, ‘‘Hatıralarını mı yazacaksın İsmet, eski işleri neden soruyorsun?'' sorusuyla yanıt verdi. Refahyol'un 278 imzalı dilekçesinin akıbetini sordum, yine güldü:

‘‘Görüldü ki 278 imza sağlıklı değilmiş. Demek ki, doğru iş yaptım. Hiç yanlış şey yok. Kimseyi incitecek şey de yok. Kurallar, Anayasa işledi.''