Avukatlık yaptığı için öldürüldü

İstanbul’da Bakırköy Adliyesi önündeki eyleme Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, Bakırtaş’ın ailesi ve avukatlar katıldı. Durakoğlu, Türkiye’de bütün adliyelerde saat 11.00’de aynı anda okunan bildiriyi okudu. Bu esnada bir grup avukat meslektaşlarını öldüren şüpheliye CMK’dan avukat ataması yapılmamasını istedi.

MÜEBBET İSTİYORUZ

Bakırtaş’ın eşi Günsenin Bakırtaş ise basına yaptığı açıklamada, “Eşim avukattı, kızım doktor. Her iki meslek de çok ulvi, her iki meslek de çok değerli. Müebbet almasını istiyoruz. Yeni bir davanın sonucu değil. Hapisteymiş, çıktıktan sonra maalesef böyle bir katliam yaptı” dedi.

BAKAN BOZDAĞ’DAN TAZİYE

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da Gülsenin Bakırtaş’ı telefonla arayarak, taziye dileğinde bulundu, başsağlığı dileklerini iletti.

SALDIRI TARİHİNİ ÖNCEDEN PLANLAMIŞ

Cinayetlerin şüphelisi Abdullah Türkoğlu’nun (58) emniyetteki ifadesinin ayrıntıları da ortaya çıkmaya başladı. Türkoğlu’nun ilk ifadesinde, “Öznur Tufan’ı 22 yıldır tanırım. 2006 yılında Bahçelievler’deki mobilya dükkanımın karşısına mobilya dükkanı açtılar. Dükkanlarını açtıkları tarihten itibaren aramızda tartışmalar olurdu. Beni darp ettiler. Ben de yazıhanemden aldığım silahla Burak Ocak’ı silahla yaraladım. 8.5 yıl hapis cezası aldım. Bana 900 bin liralık tazminat davası da açtılar. Adli tatil ve bayram tatili geldiği için avukatı bir daha bulamayacağımı düşünerek günü özellikle seçtim. Servet Bakırtaş’ın ofisine gittim. Bir bardak su istedim verdi. O sırada elimdeki poşetten silahı çıkardım. ‘Beni tanıdın mı? Ben Abdullah Türkoğlu’ dedim. O anda duraksadı. ‘Beni mahvettin. Ocağımı söndürdün. Benden ne istediniz?’ dedim. Kımıldamaya başladı. Ben de ‘olduğun yerde kal’ dedim. Bana doğru hareket edince iki el ateş ettim. Servet Bakırtaş yere düşünce ofisin kapısını kapatıp çıktım.” Bakırköy Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliğine çıkarılan şüphelinin tutuklanmasına karar verildi.