‘Aşı yaptırmayanlar yanlış yapıyor’

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Milli Pediatri Derneği İzmir Şubesi Başkanı Prof.Dr. Zafer Kurugöl, çocuklara aşıda geç kalındığı uyarısını yaparken, İzmir'de 643 bin 604 öğrenciden sadece 44 bin 330'u için velilerinin aşı yaptırma izni vermesini endişeyle karşıladığını söyledi. Arjantin'de yapılan Dünya Enfeksiyon Kongresi'nden yeni dönen Prof.Dr. Kurugöl, “Kongrede mevcutlar ile yeni gelecek aşının etkili ve güvenilir olduğu çalışma sonuçlarıyla gösterildi. Anne babalar yanlış yapıyor, bir kez daha düşünsünler, hekimlerine danışsınlar. Çocuklarını gönül rahatlığıyla aşılatabilirler, yan etkilerinden korkmasınlar” dedi.

ARJANTİN'DE KONGRE'YE KATILDI

Prof.Dr. Zafer Kurugöl, Arjantin'de 6'ncı Dünya Çocuk Enfeksiyon Kongresi'ne katıldığını, kongrede domuz gribi aşıları ile ilgili bir oturum yapıldığını söyledi. Yurda bugün dönen Prof.Dr. Kurugöl, oturuma aşı üreticisi firma yetkilileriyle enfeksiyon konusunun en önemli isimlerinin katıldığını ve aşıların etki ve güvenilirliği konusundaki çalışmaların sonuçlarının açıklandığını kaydetti. Tüm dünyada şu anda kullanılan aşılarla Türkiye'nin de alacağı yeni aşının etkisi ve güvenilirliği konusunda herhangi bir endişenin olmadığını belirten Prof.Dr. Kurugöl, anne babaların çocuklarını aşılatmama kararlarını da değerlendirip şunları söyledi:

AŞI GÜVENİLİR

“Şimdiye kadar dünyanın birçok ülkesinde milyon milyon doz uygulanan, aşıya talep bu kadar çokken bizim aşıyı alıp yaptırmamamız kadar yanlış bir şey olamaz. Çünkü bir enfeksiyon hastalığına karşı korunmanın yolu aşıdır, en doğru yolu aşıdır. Tabiiki enfeksiyon hastalıklarından, gripten korunmada el yıkama, temizlik gibi önlemler de çok önemli. Ama anne babalar yanlış yapıyorlar. İki nedenden yanlış yapıyorlar. Birincisi; çocuklarda bu hastalık -Türkiye'deki sayılardan da belli- hem sık görülüyor hem ağır seyredebiliyor. Küçük çocuklarda özellikle 5 yaş altındakilerde ölüme yol açabiliyor. İkincisi; adjuvanlı ya da adjuvansız aşıların güvenirliliği net bir şekilde gösterildi. Çocuklarda, 6 ay üzerindeki bebeklerde güvenliği olduğu her iki aşı içinde çalışmalarla kesin olarak ortaya koyuldu.”
Prof.Dr. Kurugöl, bu konudaki çalışmaların bir bölümünün devam ettiğini, ancak biten çalışmaların aşının etkili ve güvenilir olduğunu gösterdiğini söyledi. Türkiye'de bugüne kadar çok sayıda aşı yapıldığını, yan etkisi olsaydı şu ana kadar çıkabileceğine dikkat çeken Prof.Dr. Kurugöl, “Ben aşı yaptırdım. Aşının güvenilir, etkili olduğuna inanmasam aşı yaptırır mıyım, aklımın olmaması lazım yaptırmam için. O yaşta çocuğum yok ama yeğenlerime yaptırıyorum, herkese de tavsiye ediyorum. Her konuştuğumuz, bu işi bilen enfeksiyoncu arkadaşımız da bunu tavsiye ediyor” dedi.

ARALIK'TA SALGIN ARTACAK

Türkiye'nin elinde aşının olmasının önemli bir şans olduğunu, çünkü salgının aralık ayından sonra daha da artacağını ifade eden Prof.Dr. Kurugöl, “O zaman iş işten geçer. Ben bu aşıya güveneyim mi güvenmeyim mi diye düşünürken, sağa sola sorarken çocuklar hasta olur geçirirler. Bazen hafif geçiyor tamam da ya ağır geçirirse o çocuk. Eğer ölüm olursa kim ne söyleyebilir? Genellikle hafif geçirilen bir enfeksiyon, ama o çocuğun başına gelip öldürdüğünde öldürücü bir enfeksiyon olur. Anne babalar bir kez daha iyi düşünsünler, bir kez daha hekimlerine danışsınlar, hekimlerin de önereceklerini düşünüyorum. Sadece yetişkinler değil çocuklar için, hatta gebelere de uygulanabileceği söylendi. Gönül rahatlığıyla yaptırabilirler yan etkisinden korkmasınlar” diye konuştu.

POLİTİKACILAR KARIŞMASIN

Prof. Dr. Kurugöl, domuz gribi aşısı konusunda politikacıların yorum yapmasının çok yanlış olduğunu ve kafa karışıklığına yol açtıklarını vurguladı. Prof.Dr. Kurugöl, “Aşı etkili ve böyle bir şey ücretsiz sunuluyor, kafa bulandırmanın çok anlamlı olmadığını düşünüyorum. Eğer Sağlık Bakanlığı aşıyı almakta gecikip aşıyı almasaydı, böyle bir salgın olsaydı, aşısız yakalansaydık o zaman Sağlık Bakanlığı'nı eleştirirdik, itiraz ederdim. Ama şimdi eleştirmek değil desteklemek gerekir. Politikacıların bu konuda karar vermemesi gerekir. Bu konuda karar verecek tek politikacı Sağlık Bakanı. Bunun dışındaki politikacıların fikir yürütmelerinin doğru olmadığına inanıyorum” dedi.