Alien

Güncelleme Tarihi:

Alien
Oluşturulma Tarihi: Mart 29, 1998 00:00

Haberin Devamı

Bilim kurgu sinemasının en ünlü kadın kahramanı Ripley, Alien Resurrection (Alien Diriliş) ile bir kez daha beyazperdede. Serinin bu dördüncü filminde ilk üç Alien'da da başrolü oynayan Sigourney Weaver yine Ripley rolünde. Hollywood'un bir türlü vazgeçemediği Alien serisinin ilki 1979'da Ridley Scott, ikincisi 1986'da James Cameron, üçüncüsü ise 1992'de David Fincher tarafından çekilmişti. Alien Diriliş'in yönetmeni ise, sinema seyircisinin Şarküteri, Kayıp Çocuklar Kenti gibi sıradışı filmleriyle tanıdığı Jean-Pierre Jeunet.. Reklam filmi yönetmenliğinden gelen Jeunet ilk kez senaryosunu kendi yazmadığı bir filmi yönetiyor. Filmin senaryosunda Joss Whedon'ın imzası var. Bundan böyle, hiç bir Alien filminde oynamayı kabul etmeyeceğini söyleyen Sigourney Weaver'ı da Whedon'un senaryosu etkilemiş. Alien- Diriliş'te kendisini bir bilim kurgu manyağı olarak tanımlayan Winona Ryder'da önemli rollerden birini üstleniyor. Ryder'da senaryodan çok etkilenmiş. ‘‘İlk Alien filmini izlemeye gittiğim zaman dokuz on yaşlarındaydım’’ diye anlatıyor Ryder, ‘‘ilk kez baş kahramanı kadın olan bir fim izlemiştim. Ripley olmak istemiştim. Yeni Alien'da mutlaka oynamalıydım’’... Bu son Alien filminde Call'u canlandıran Ryder, bu karakterdeki en sevdiği yönün problemleri şiddetle değil, zekayla çözümlemesi olduğunu söylüyor. Filmin sanat yönetmeni Khondji, Alien Diriliş'e her zaman tercih ettiği chiaroscuro (aydınlık, karanlık zıtlığına dayalı aydınlatma yöntemi) tarzı aydınlatmayı ve ENR denilen Technicolor işlemiyle mat renklendirmeyi uygulamış. ENR işlemiyle, koyu renkler, özellikle siyahla zenginleşiyor, koyu ve açık renkler arasındaki ayrım kesinleşiyor. Khondji, bu renklendirme metodunu, değişen derecelerde, Oscar'a aday olduğu Evita film dahil tüm filmlerde uyguladığını belirtiyor. Alien Diriliş'te serinin diğer bölümlerinden farklı olan diğer bir yenilik de alien'lerin tümüyle bilgisayarda yaratılmış olması... Bütün Alien'lerin vazgeçilmez oyuncusu Sigourney Weaver bu son Alien filminde çok çeşitli zorluklarla karşılaştığını belirtiyor. Filmin en zor sahnelerinden biri olan sualtı sahnesi ile ilgili anıları unutulur gibi değil. Ünlü aktrisin klostrofobi sorunu havuzun derinliklerinde çok zor anlar geçirmesine neden olmuş. Bir başka sorunun da küçük kızı olduğunu söylüyor Weaver ve şöyle diyor, ‘‘Alien 3'ü çekerken kızım bir bebekti. Ancak şimdi kızım büyüdü ve ben yılda bir işten fazlasına evet demiyorum. Onun da mümkün olduğunca New York'a yakın olmasına özen gösteriyorum. Bu kararlılığım sonucunda Paris, San Francisco, Prague ve şimdi de Los Angeles'ta çalışıyorum! Dahası Alien Diriliş'in çekimleri yazdan kışa ertelendi. Bu ben ve ailem için tam bir felaket... Evden uzaktayken, kızımla sık sık haberleşiyorum. Kızımla ilgili olarak kocama ve bakıcımıza güveniyorum. Belki de sonradan geriye dönüp baktığımda hata yaptığımı düşüneceğim. Kızım sete gelmekten hoşlanmıyor. Onu ürküten özel efektler falan değil. Gürültü ve kalabalıktan hoşlanmıyor.’’ Kızına ve korkularına rağmen bütün sahneleri başarıyla çeken Ripley, bakalım içindeki yaratığı ne yapacak?..

Alien serisinin bu dördüncü filminde Ripley, Alien'a karşı koymak için kanun kaçakları ile işbirliği yapmak zorunda kalıyor.

Sigourney Weaver'a, Call rolünde Winona

Ryder eşlik ediyor.

Call'un iyi bir dost mu yoksa kötü bir düşman mı olduğu ise filmin sonuna kadar gizli kalıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!