Alevilere 3 ay sözü

Güncelleme Tarihi:

Alevilere 3 ay sözü
Oluşturulma Tarihi: Ocak 13, 2016 22:48

Alevi derneklerinin temsilcileri, Çankaya Köşkü’nde gerçekleşen toplantıda hazırladıkları iki raporu Başbakan Davutoğlu’na sundular. Çözüm sürecine yeniden dönülmesini isteyen Aleviler, zorunlu din dersine son verilmesi, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kapatılması, anadilde eğitim, cemevlerin yasal statü taleplerini de yinelediler. Başbakan Davutoğlu ise, eylem planına alınan tüm taleplerin 3 ay içinde sonuçlandırılacağı sözünü verdi.

Haberin Devamı

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Alevi kültür dernekleri başkanlarıyla önceki gün Çankaya Köşkü’nde yaklaşık 2.5 saat süren toplantının gündeminde Doğu’da ve Güneydoğu’da yaşanan terör olayları ve Alevi sorunu vardı.

Aleviler, Başbakan Davutoğlu’na, “Önceliğimiz terörün bitmesi” diyerek, bölgede yaşanan olaylar ve Alevi sorunlarıyla ilgili çözüm önerilerinin yer aldığı iki rapor sundu. Terör olaylarıyla birlikte Kürt sorununun da arttığının belirtildiği raporlarda, şu önerilere yer verildi: “Amasız veya koşulsuz şiddetin sonlandırılarak müzakere masasına yeniden dönülmelidir. Güven ortamının sağlanmasının ön koşulu öncelikle seçilmiş Kürt siyasetçilere yönelik yapılan hukuksuz uygulamalardan derhal vazgeçilmeli, tutuklananlar serbest bırakılmalı.

ANADİLDE EĞİTİM

Haberin Devamı

Kürt sorunun çözümüne ilişkin hukuki çerçevenin hayata geçirilmesi ivedilikle sağlanmalıdır. Yeni bir anayasa yapılırken bunun göz önüne alınması, özellikle Kürt halkının genel bir talebi haline gelen anadilde eğitim ve öğretim konusunu tatminkâr bir çözüme kavuşturulması büyük önem taşımaktadır. Diyanet İşleri Başkanlığı kesin olarak kaldırılmalıdır. İbadethanelerin yöneticisi olma vasfı kesin olarak elinden alınmalı, denetim göreviyle sınırlandırılmalıdır. Cemevleri, ibadethane olarak kabul edilmeli. Alevilik müstakil bir inanç ve ibadet düzeni olarak tanınmalı ve bu doğrultuda cemevleri ibadethane statüsüne kavuşturulmalı. İlk ve orta öğretimin ayrımcılıktan arındırılmalı. Kullanılan bütün ders kitapları ayrımcı ifadelerden, örneklerden, uygulama çalışmalarından arındırılmalıdır. İster öğrencilerine karşı, isterse meslektaşlarına karşı, negatif ayrımcılık yapan öğretici ve yönetici kadrosu hakkında derhal tüm yasal, idari ve cezai işlemler, caydırıcı, sonuç alıcı ve hiçbir biçimde belirsizliğe meydan vermeyecek açıklıkta ve kesinlikte uygulanmalı.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!