AB'nin anahtarı Kıbrıs

Güncelleme Tarihi:

ABnin anahtarı Kıbrıs
Oluşturulma Tarihi: Kasım 27, 2001 00:00

Türkiye-AB KPK EÅŸbaÅŸkanı Daniel Cohn-Bendit, ‘‘Türkiye’nin AB’ye giriÅŸ kapısı Kıbrıs’tır. Türkiye ve Yunanistan Avrupa’nın geniÅŸlemesini bloke edecek olurlarsa, bu muazzam bir kriz yaratır’’ dedi.Conrad Otel’de yapılan Türkiye-AB KPK 48. Toplantısı’nın sona ermesinin ardından düzenlenen basın toplantısında konuÅŸan Bendit, 2 günlük toplantıda tüm partnerlerinin, ‘‘Türkiye’nin AB’ye entegre olması’’ hedefine kilitlenmiÅŸ olduÄŸunu gördüğünü ve bunu çok sevindirici bulduÄŸunu söyledi.  Bendit, konunun somut olarak ele alınmadığını düğünü dile getirerek, ‘‘EÄŸer biz hedefe kilitlenmiÅŸsek, bunun zor bir yol olduÄŸunu kabul etmemiz gerekir. Ancak zor bir yoldan geçerek, Türkiye AB’ye entegre ve AB’nin tam üyesi olabilir’’ diye konuÅŸtu.  Demokratik reformlara bakıldığında anayasa deÄŸiÅŸikliklerinin büyük önem taşıdığını kabul ettiklerini, ancak bunların demokratik bir gerçek haline dönüşmesinin uzun bir süreci gerektirdiÄŸini kaydeden Bendit,’’Bugün tutuklanan insanlara hala iÅŸkence uygulanıyorsa bundan endiÅŸe duyarız. Düşünce ve gösteri özgürlüğü kağıt üzerinde kalmamalıdır. Ölüm orucundakilerle ve avukatlarıyla bir orta yol bulmaya çalışın’’ dedi.  TÃœRK VATANDAÅžLARININ VÄ°ZE SORUNUBendit, görüşmelerde sosyal grupların temsilcilerinin, Avrupa ülkelerinin Türk vatandaÅŸlarına vize konusunu ele alış ÅŸeklini eleÅŸtirdiklerini belirterek, ‘‘Haklıdırlar. Bu bir skandaldır. Bu konuda Avrupa Parlamentosu’nda inisiyatif alma vakti geldi. Buna bir çözüm bulmak ve bunun için hükümetlerimize çaÄŸrıda bulunmak zorundayız’’ ÅŸeklinde konuÅŸtu.   AB ülkelerinin, vize konusunda Avrupa Ä°nsan Hakları Mahkemesi’nin (AÄ°HM) aldığı kara Türkiye açısından uymak zorunda olduÄŸunu vurgulayan Bendit, Türk hükümetinin de bu mahkeme kararlarına uyma zorunluluÄŸu bulunduÄŸunu bildirdi.  Bendit, ‘‘Türk hükümeti, Leyla Zana ve diÄŸer parlamenterlere  tekrar özgürlüklerini verir, yeniden yargılanmalarına fırsat saÄŸlarsa, bu son derece olumlu, demokratik bir teyit olur’’ dedi.  Avrupa Güvenlik ve Savunma KimliÄŸi (AGSK) konusuna da deÄŸinen EÅŸbaÅŸkan Bendit, ÅŸunları kaydetti:  ‘‘Türk kamuoyuna ve hükümetine sesleniyorum; AB’nin kendi özerk savunmasına sahip olması isteÄŸini bloke etmek ve AB’nin NATO yeteneklerinden gerektiÄŸi zaman deÄŸil vaka bazında yararlanmasına imkan saÄŸlamak, Türk halkının çıkarlarına ve Türkiye’nin Avrupa’daki geleceÄŸine ters düşer. AB’nin, siyasi, sosyal, ekonomik ve askeri bağımsızlığa ihtiyacı vardır.NATO’nun veya herhangi bir üyesinin ‘evet’ veya ‘hayır’ cevabına bağımlı olmak, AB’nin özerkliÄŸiyle baÄŸdaÅŸtırılamaz. Türkiye’nin diÄŸer adaylarla aynı statüye sahip olması lazım. Olumlu veya olumsuz ayrıcalıklı bir uygulama Türkiye’ye yapılmamalıdır.’’  TÃœRKÄ°YE’NÄ°N AB ÃœYELİĞİ VE KIBRISBendit, Kıbrıs konusunda ‘‘açık konuÅŸacağını’’ belirterek, bu konunun Türkiye’de ‘‘duygusal boyutları’’ bulunduÄŸunu ve Kıbrıslı Türkler’in güvenliÄŸinin saÄŸlanmasına imkan veren bir çözüm olması gerektiÄŸini bildiÄŸini söyledi.  ‘‘Kıbrıs’ın kuzeyi ve güneyiyle özerk olması gerektiÄŸini’’ ifade eden Daniel Cohn Bendit, sözlerini şöyle tamamladı:  ‘‘Bu da Türkiye’nin AB’ye giriÅŸinin anahtarını teÅŸkil eder. Türkiye’nin AB’ye giriÅŸ kapısı Kıbrıs’tır. EÄŸer Türkiye ve Yunanistan,Avrupa’nın geniÅŸlemesini bloke edecek olursa, bu muazzam bir kriz oluÅŸturacaktır. Ve bu kriz sonucunda Türk nüfusu ve halkının menfaatine hizmet edilmeyecektir.  Gelin Kıbrıs’ta federal bir devlet kuralım. Yunanistan ve Türkiye garantör olsun, bir de büyük garantör olarak AB bulunsun. Özerk, siyasi savunma yetenekleriyle Ada’da yaÅŸayan tüm vatandaÅŸların güvenliÄŸini garanti altına alan kurum AB olsun. Bu ÅŸekilde AB, Kıbrıs’ın bütününü entegre etsin. Siz Kıbrıs’ın önünü açtığınız takdirde, Türkiye’nin de AB’ye giden yolda önünü açmış olacaksınız. Bu, önümüzdeki günlerde Türkiye’nin tam üyeliÄŸi için çok önemli bir ÅŸans. Bu ÅŸansı kaçırmayın. Yanlış milliyetçilik nedenleriyle yanlış kararlar almayın.’’  EÅžBAÅžKAN ESER’İN YANITIBendit’in konuÅŸmasının ardından yeniden söz alan KPK’nın diÄŸer EÅŸbaÅŸkanı KürÅŸat Eser, terör ve iÅŸkencenin insanlık suçu olduÄŸunu belirterek, bu çerçeve içinde Türkiye’nin anayasal reformları gerçekleÅŸtirdiÄŸini ve üzerine düşeni hassasiyetle yerine getirdiÄŸini bildirdi.   Belçika ve Köln cezaevlerinde yaptıkları incelemelerde, bunların Türkiye’deki cezaevlerinden geride olduÄŸunu gördüklerini ifade eden Eser, Avrupa Konseyi’nin aldığı kararda da Türk cezaevlerinin Avrupa standartlarında olduÄŸunun vurgulandığını söyledi.  Leyla Zana hakkındaki AÄ°HM kararının ise bu kiÅŸinin salıverilmesini deÄŸil, yeniden yargılanmasını gerektirdiÄŸini kaydeden Eser, ‘‘Çünkü fikirlerinden dolayı deÄŸil, yasadışı örgüte üye olmasından yargılanmıştır’’ dedi.  Eser, konuÅŸmasını şöyle tamamladı:  ‘‘AGSK ve Kıbrıs konusuna gelince, her iki konuda yapılan uluslararası anlaÅŸmaların göz önünde bulundurulması gerektiÄŸini düşünüyoruz. Kıbrıs ve AGSK konusunda, ÅŸimdiye kadar almış olduÄŸumuz kararlar doÄŸrultusunda mutlaka bir çözümü biz de arzu ediyoruz. Bu manada Kıbrıs’ın çok çok özel statüsü ve bugüne kadar alınan kararların göz önünde bulundurulmasını arzu ediyoruz. Bu çerçeve içinde yaptığımız çalışmaların çok faydalı olduÄŸuna inanıyorum.’’  BASIN TOPLANTISI Toplantının ardından EÅŸbaÅŸkanlar KürÅŸat Eser ile Daniel Cohn Bendit birlikte bir basın toplantısı düzenledi. ‘‘Kıbrıs sorununun çözümüne’’ iliÅŸkin bir soru üzerine Cohn Bendit, ‘‘AB ve BM açısından tek bir Kıbrıs’ın bulunduÄŸunu’’ söyledi.  ‘‘Kıbrıs’ın güneyinin veya kuzeyinin entegresini tartışmadıklarını’’ ifade eden Cohn Bendit, ‘‘Adayı bir bütün olarak ele aldıklarını’’ bildirdi.  ‘‘Kıbrıs’ı bir bütün olarak entegre etmek istiyoruz. Kıbrıs’ın iÅŸgal altında bir alanı varsa o zaman pratik olarak Kıbrıs AB’ye giremeyecektir’’ diyen Cohn Bendit, şöyle devam etti:  ‘‘Kıbrıs topraklarının bir bölümünün iÅŸgal altında olması müzakerelerde zorluk yaratır. Ben yalan söylemek istemiyorum. Bu 2004 yılının sorunu olacaktır. Helsinki’de bir karar alındı. Her iki tarafın ortak bir giriÅŸimde bulunup bulunmadıklarına bakılacak. Avrupa Konseyi diyebilir ki, ‘Rum kesimi yeterli adımları atmadı.’ EÄŸer her iki taraf gerekli giriÅŸimlerde bulunduysa Kıbrıs entegre edilecek. Böyle bir ihtimal de var. Bunları gözardı etmeyin.’’  ESER’İN TEPKÄ°SÄ°Bunun üzerine söz alan EÅŸbaÅŸkan KürÅŸat Eser de Cohn Bendit’e hitaben ÅŸunları söyledi:  ‘‘Sayın EÅŸbaÅŸkanım, siz 1974’te yapılan harekatın neden yapıldığının eÄŸer derinliÄŸine inmezseniz, tabii ki, ‘oradaki insanlar iÅŸgalcidir ‘ diyebilirsiniz. Ama unutmayın, 1974’ten beri orada kan akmamıştır. Barış hakimdir. AB olarak kararlarınızı verirken, bugüne kadar gelmiÅŸ olan anlaÅŸmaları da bertaraf etmeniz mümkün deÄŸildir. Bu anlamda Türkiye her türlü hakkını kullanacaktır.’’  Cohn Bendit de Eser’in görüşlerine katıldığını belirterek, hem Türkiye’de, hem de Yunanistan’da yaptığı konuÅŸmalarda aynı fikri savunduÄŸunu ve Kıbrıs’taki katliamın gerçekleÅŸmesinde Yunan generallerin payının bulunduÄŸunu söylediÄŸini kaydetti.  Daniel Cohn Bendit, ‘‘Artık 1974’te deÄŸiliz. Yunanistan’da artık faÅŸist generaller yok, demokratik bir Yunanistan var. Ä°kincisi, biz artık AB’ye ait bir barışı koruma gücünün hem güney, hem de kuzeydeki vatandaÅŸları korumak için Kıbrıs’ta bulunmasını istiyoruz. AB elinden geleni yaparak Güney ve Kuzey Kıbrıs’taki vatandaÅŸlara halel gelmesini önleyecektir’’ dedi.  Cohn Bendit’in bu sözleri üzerine yeniden konuÅŸan EÅŸbaÅŸkan Eser,  kendilerinin öncelikle Türkiye-AB iliÅŸkilerini ayrı, Kıbrıs’ı ise farklı bir sorun olarak gördüklerini ifade ederek, bu iki konunun birbiriyle iliÅŸkilendirilmesinden rahatsızlık duyduklarını bildirdi.  Eser, ‘‘AnlaÅŸamayan iki tarafın bulunduÄŸu bir ortamda, biz burada olduÄŸu gibi ‘ne olursa olsun Kıbrıs Rum kesimini içimize almak istiyoruz. Türkiye de bunu çözsün’ derseniz ve BM’nin de yaptığı aracı görüşmelerin önüne geçerseniz, bunun bir anlaÅŸma deÄŸil, bir kavga yaratmanın sebebi olacağını düşünüyoruz’’  dedi. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!