AB uğruna ne Kıbrıs'tan ne de Ege'den vazgeçeriz

Güncelleme Tarihi:

AB uğruna ne Kıbrıstan ne de Egeden vazgeçeriz
Oluşturulma Tarihi: Ekim 25, 1997 00:00

Haberin Devamı

Başbakan Mesut Yılmaz, dün Diyarbakır'a giderken 4 konuda önemli mesajlar verdi. Yılmaz, Ata uçağında gazetecilerin sorularını yanıtlarken ana başlıklar halinde şunları söyledi:

GÜNEYDOĞU MESELESİ

Türkiye'nin en önemli meselelerinden birisi olarak görüyoruz. Sorun sadece kalkınma, Güneydoğu insanının sorunlarının çözümü meselesi değildir. Güneydoğu meselesi aynı zamanda 21. yüzyıldaki Türkiye'nin konumunu belirleyecek bir sorundur. Güneydoğu sorununu çözmeden Türkiye, 21. yüzyılda ne bölgesinde ne dünyada lider, öncü ülke olamaz. Askeri çözüm ile ilgili terminoloji kargaşası var. Askeri çözüm diye birşey yok. Çözüm her halükarda siyasilerin bulacağı bir çözüm olmalıdır.

ÇOCUKLUK HASTALIĞI

Cumhuriyet artık 74 yaşına geldi. Artık bu çocukluk hastalıklarını geride bırakmamız lazım. Yani bizim imparatorluk geleneğimiz, kültürümüz, başka ülkelerde iç savaşlara neden olan böyle bir sorunu daha kolay aşmamızı gerektirir. Aslında halkımızda bu kültür vardır. Bütün mesele devletin zamanında gerekli açılımları yapamamış olması ve dışardan beslenen bölücü terörün bundan yararlanıp halkın sorunlarını istismar etmesidir.

TAVİZ YOK

AB'ye katılma arzumuzu, Ege ve Kıbrıs'ta bizden taviz koparmak için Yunanistan istismar etmeyi deniyor. Onun için suni gerginlikler yaratıyor. AB ve Amerika'ya da böyle bir ilişkinin yani bizim AB ile entegrasyonumuzla Kıbrıs-Ege sorunlarının çözümü arasında ilişki olduğunu geniş ölçüde kabul ettirmiş. Onların da buna aklı yatmış. Yani Türkler o kadar çok AB'ye girmeyi istiyorlar ki, bu uğurda Kıbrıs'ta ve Ege'de belirli çözümleri Türklere kabul ettiririz diyorlar. Ben de bunların ayrı meseleler olduğunu söyledim. Bizim Kıbrıs'ta ve Ege'de vazgeçilmezlerimiz vardır. Ne AB uğruna, ne de başka birşey için bunlardan vazgeçmemiz mümkün değildir.

YAĞMURDERELİ OLAYI

Eşber Yağmurdereli olayını doğru koymak lazım. Geçmişte terör suçundan mahkum olmuş. İnsani olarak ben olayın çözülmesini istiyorum. İki gözü âmâ birisinin terörü övme, terör suçundan bile olsa hapiste yatmasına gönlüm razı olmuyor. Aslında devlet de olaya aynı şekilde bakıyor. Adalet Bakanı, Cumhurbaşkanı, ‘Bir formül bulalım da sağlık nedeniyle salıverelim’ diye uğraşıyor.Ama devletin bu kadar sıcak yaklaştığı bir kişinin de kendi durumunu istismar etmemesi lazım. Adam çıkıyor televizyona, ‘Erkekse emniyet gelsin beni yakalasın’ diyor. Emniyetin görevi yakalamak. Ben yorum yapmıyorum, olayın iki yönlü olduğunu söylüyorum. Şu an tek yönlü takdim ediliyor. Olayın bir de öbür yönü var. Biz üstümüze düşeni yapalım ama bundan yararlanacak olan kişinin de bir yükümlülüğü var. Yani, desin ki, ‘pişmanım, terör olayına girmeyeceğim’ diye başvursun. Biz hemen sevkedelim, Cumhurbaşkanı da zaten imzalayacağım dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!