İşareti aldı aday oldu
Güncelleme Tarihi:
Turan YILMAZ/ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 09, 2007 00:00
Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer milletvekili olmak için görevini bıraktı. Laiklik karşıtı görüşleriyle sık sık gündeme gelen ve en son Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın suçlandığı Şemdinli İddianamesi’nin arkasındaki isim olduğu iddia edilen Dinçer’in AKP’den İstanbul adayı olması bekleniyor.
HÜKÜMETİN, muhalefet partilerinden askere ve YÖK’e kadar birçok kesimle kavgalarının odağındaki isim olarak en çok tartışılan ve en çok istifası istenen bürokratı Başbakanlık Müsteşarı Prof.Dr. Ömer Dinçer, milletvekili adayı olmak için görevinden istifa etti. Erdoğan’dan aldığı işaret üzerine istifa eden Dinçer’in memleketi Karaman yerine yıllardır yaşadığı İstanbul’dan aday gösterilmesine kesin gözle bakılıyor.
BAKANLARÜSTÜ BÜROKRAT Erdoğan’ın İstanbul belediyesindeki ekibinden gelen ve müsteşarlığı döneminde bürokrasideki çekirdek kadronun oluşturulmasında "kilit adam" olarak etkin rol oynayan Dinçer, "bakanlarüstü bürokrat" olarak ün yaptı. Erdoğan adına yürüttüğü bu kadrolaşma çalışmaları sırasında kendi bakanlarının atama kararnamelerini bile veto etmesiyle tanınan Dinçer’in, partili milletvekillerinin yanı sıra zaman zaman bazı bakanların telefonlarına bile çıkmadığı da kulislerde konuşuldu.
Partisi içinde tepkilerin boy hedefi olan Dinçer, göreve başladığı andan itibaren kamuoyunda da ciddi tartışmaların odağındaydı. Dinçer ile ilgili en önemli tartışmalardan birini, eski makalelerindeki laiklik karşıtı ifadeleri oluşturdu. Bu makalelerindeki bazı ifadeleri için "İran’daki dini devrimi övdüğü" suçlamalarının da hedefi olan Dinçer, muhalefet tarafından görevinden istifaya çağırıldı.
ŞEMDİNLİ’DE GÜNDEMDEYDİ Dinçer ile ilgili en önemli tartışma ise Genelkurmay Başkanlığı ile hükümeti karşı karşıya getiren "Şemdinli skandalı" nedeniyle yaşandı. Dinçer, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın Kara Kuvvetleri Komutanı olduğu dönem suçlandığı Şemdinli iddianamesinin "arka planı"ndaki isim olarak gösterildi. Ancak, Şemdinli iddianamesinin yarattığı tartışmalı ortamda önce dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök’ün, ardından da Büyükanıt’ın Erdoğan ile uzun süren baş başa görüşmeler yapmaları, askerin Dinçer’in istifasını istediği iddialarının kulislerde dillendirilmesine yol açtı.
İntihalle suçlandı
Dinçer’in başını, Doç.Dr. Yahya Fidan ile ortak yazdığı "İşletme Yönetimine Giriş" kitabıyla ilgili "intihal" (çalıntı) suçlaması da ağrıttı. YÖK, bu olay nedeniyle Dinçer’in öğretim üyeliğinden çıkarılmasına karar verdi. Dinçer ise bu iddiaya sert tepki göstererek, Türkiye’de bütün insanların intihalle suçlanabileceğini belirterek, "Normal şartlarda eğer bana yaklaşıldığı gibi önyargıyla yaklaşılsa ve benim eserlerime yapıldığı gibi büyüteçle bakılsa, benim aleyhimde karar verenlerin hiçbirisi benim kadar temiz kalamaz" savunması yapmıştı.
AKP’de kadın sayısı artıyor
AKP’nin dünkü MKYK toplantısında Erdoğan, halen 11 olan kadın milletvekili sayısının, en az 20-25’e çıkarılmasını ve görme engellilerin teşkilat tarafından sandığa taşınması talimatı verdi. Toplantıda adayların merkez yoklaması yöntemiyle belirlenerek mülakattan geçirilmesi görüşü benimsendi. Aday listelerinin belirlenmesinde seçim sürecini yönetmeye kadar pekçok konuda MYK yetkili kılındı. AKP’ye aday adaylığı 14 Mayıs’ta sona erecek.
BAKANLARÜSTÜ BÜROKRAT Erdoğan’ın İstanbul belediyesindeki ekibinden gelen ve müsteşarlığı döneminde bürokrasideki çekirdek kadronun oluşturulmasında "kilit adam" olarak etkin rol oynayan Dinçer, "bakanlarüstü bürokrat" olarak ün yaptı. Erdoğan adına yürüttüğü bu kadrolaşma çalışmaları sırasında kendi bakanlarının atama kararnamelerini bile veto etmesiyle tanınan Dinçer’in, partili milletvekillerinin yanı sıra zaman zaman bazı bakanların telefonlarına bile çıkmadığı da kulislerde konuşuldu.
Partisi içinde tepkilerin boy hedefi olan Dinçer, göreve başladığı andan itibaren kamuoyunda da ciddi tartışmaların odağındaydı. Dinçer ile ilgili en önemli tartışmalardan birini, eski makalelerindeki laiklik karşıtı ifadeleri oluşturdu. Bu makalelerindeki bazı ifadeleri için "İran’daki dini devrimi övdüğü" suçlamalarının da hedefi olan Dinçer, muhalefet tarafından görevinden istifaya çağırıldı.
ŞEMDİNLİ’DE GÜNDEMDEYDİ Dinçer ile ilgili en önemli tartışma ise Genelkurmay Başkanlığı ile hükümeti karşı karşıya getiren "Şemdinli skandalı" nedeniyle yaşandı. Dinçer, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın Kara Kuvvetleri Komutanı olduğu dönem suçlandığı Şemdinli iddianamesinin "arka planı"ndaki isim olarak gösterildi. Ancak, Şemdinli iddianamesinin yarattığı tartışmalı ortamda önce dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök’ün, ardından da Büyükanıt’ın Erdoğan ile uzun süren baş başa görüşmeler yapmaları, askerin Dinçer’in istifasını istediği iddialarının kulislerde dillendirilmesine yol açtı.
İntihalle suçlandı
Dinçer’in başını, Doç.Dr. Yahya Fidan ile ortak yazdığı "İşletme Yönetimine Giriş" kitabıyla ilgili "intihal" (çalıntı) suçlaması da ağrıttı. YÖK, bu olay nedeniyle Dinçer’in öğretim üyeliğinden çıkarılmasına karar verdi. Dinçer ise bu iddiaya sert tepki göstererek, Türkiye’de bütün insanların intihalle suçlanabileceğini belirterek, "Normal şartlarda eğer bana yaklaşıldığı gibi önyargıyla yaklaşılsa ve benim eserlerime yapıldığı gibi büyüteçle bakılsa, benim aleyhimde karar verenlerin hiçbirisi benim kadar temiz kalamaz" savunması yapmıştı.
AKP’de kadın sayısı artıyor
AKP’nin dünkü MKYK toplantısında Erdoğan, halen 11 olan kadın milletvekili sayısının, en az 20-25’e çıkarılmasını ve görme engellilerin teşkilat tarafından sandığa taşınması talimatı verdi. Toplantıda adayların merkez yoklaması yöntemiyle belirlenerek mülakattan geçirilmesi görüşü benimsendi. Aday listelerinin belirlenmesinde seçim sürecini yönetmeye kadar pekçok konuda MYK yetkili kılındı. AKP’ye aday adaylığı 14 Mayıs’ta sona erecek.