Güncelleme Tarihi:
ATIN ŞUNU GÖZÜM GÖRMESİN
Zonguldak Ereğli Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmek üzere geçtiğimiz cuma günü Edirne savcılığında yapılan suç duyurusu dosyasına göre olay 7 Mayıs günü 17.30’da akşam yoklaması esnasında yaşandı. A.G.’nin ailesinin çocuklarının tedavi edilmesi için Başbakanlığa ve Genelkurmay’a yaptığı başvurulardan haberdar olan Yüzbaşı A.T., iddiaya göre “Ben buna bölükte eziyet ediyormuşum. Bunun anası donanmayı ayağa kaldırdı. Ş…z., P…k., vatan haini…” diyerek A.G.’nin kafasına yumrukla vurmaya başladı. A.G. aldığı yumruk darbeleri sonrası kendinden geçerek öğürmeye başladı. Yere yığılan A.G.’ye arkadaşları yardım etmek isterken Yüzbaşı A.T.’nin “Bırakın p…i gebersin. Atın şu ş….i gözüm görmesin” yönündeki sözleri suç duyurusu dosyasına girdi.
AYAĞINI KAYIP DÜŞMÜŞSÜN
Av. Demirkan Çağlayan’ın aile adına yaptığı suç duyurusu başvurusuna göre bu olaydan sonra A.G. revire çıkıp adli rapor almak istedi. A.G. hastaneye gitmeden önce, kendisini darp ettiği iddia edilen Yüzbaşı A.T. ile birlikte Tabur Komutanı Binbaşı E.B.’nin odasına çağrıldı. İddiaya göre E.B. odada, A.G.’ye yönelik şunları söyledi: “Geçmiş olsun. Parmağını kapıya sıkıştırıp banyodayken de ayağını kayıp düşmüşsün kafandaki şişlikler de bundan kaynaklanıyormuş” diyerek A.G.’nin bu yönde ifade vermesini telkin etti. Binbaşı E.B.’nin konuşmasının devamında “Şikâyetçi olsan da hiçbir şey değişmez. Bir polisi, bir emniyet müdürüne şikâyet etmiş olursun” dediği iddia edildi.
‘OĞLUNUZ YALAN SÖYLÜYOR’
Olayın yaşanmasından 5 saat 36 dakika sonra hastaneye götürülen A.G. doktor muayenesine girmeden önce, kendisine refakat eden nöbetçi subay, doktor ile 5 dakika baş başa görüştü. Hastaneden aldığı raporla dönen A.G.
BİZ DE ELLERİNDEYİZ
A.T.’nin olayın tanığı arkadaşlarının ise tanıklık yapmaktan kaçındıklarına işaret edilen suç duyurusunda söz konusu askerlerin A.T.’ye “Tanıklık yapamayız. Biz de ellerindeyiz. Aynı durumu biz de yaşamak istemiyoruz. Seni bu şekilde döven adam senin lehine şahitlik yaptığımızda kim bilir bizi nasıl dövüp eziyet eder” dedikleri iddia edildi. 12 Mayıs’ta 10 gün izne ayrılan A.G.’nin yeniden kışlaya dönmekten korktuğu belirtilerek, bölüğünün değiştirilmesi için Genelkurmay Başkanlığı ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na da başvuruda bulunuldu. Telefonla görüşmek isteğimizi suçlanan komutanlardan ise bir dönüş olmadı.