Her şey asıl şimdi başlıyor

Güncelleme Tarihi:

Her şey asıl şimdi başlıyor
Oluşturulma Tarihi: Ekim 01, 2012 00:14

AK Parti’nin dünkü kongresi öncesi ve sonrasında üzerinde en çok değerlendirme yapılan Başbakan Tayyip Erdoğan’ın konuşması idi.

Haberin Devamı

Şüphesiz AK Parti Genel Başkanı sıfatından öte aynı zamanda Başbakan şapkasıyla da söyleyecekleri Türkiye’nin bundan sonraki sürecine dair önemli işaret ve sinyaller verecekti. Ama Erdoğan, pek de beklenen ölçüde fazla şey söylemedi. Bu durum da TV’de yorumcuları, az malzemeden ‘derin satır sondajı’ yaparak bir şeyler çıkarmak zorunda bıraktı. Zaten son günlerde TV’lerde saatlerce çok ama çok önemli şeyler söylemişti. O nedenle daha yeni bir şeyler söylemesini beklemek de pek gerçekçi olmazdı. Ancak asıl mesele bugünden itibaren neler yaşanacağı. O nedenle, madde madde olası senaryolar, problemler ve soru işaretlerine bakmakta fayda var:

Bugün itibarı ile çok büyük değişim olmasa da partinin yeni gelenleriyle partiyi bugünlere getirenler arasında dengelerin sağlıklı götürülmesi önemli. Çünkü sonuçta 3 dönemi bitenler gidecekler. Kalanlar ve yeni gelenlerle devam edilecek. Öte yandan seneye yerel seçimlerde belediye koltukları bekleyenler de şimdiden konuşulan başlık haline geldi. Bu da tabii ki son dönemde bazı isimlerin birbirine artan diş gıcırtıları kritik bir durum olarak ortaya çıktı.

AK Parti’nin bugüne kadarki kadrolarında, “Biz partiyi bugünlere getirdik. Bu başarıyı sağladık. Şimdi 4’üncü dönem seçilme yasağından dolayı gelememek, siyasetin dışında kalmak... Bunun bedeli bunlar olmamalı” şeklinde serzenişte bulunanlar var. Bu normal bir insan tepkisi. 10 yıl devletin zirvesindeki etkin konumlardan bir anda halkın içinde sıradan bireyler olabilmek, bu psikolojileri kaldırmak herkes için o kadar kolay olmayacak. Sözde rahat söylenen, “Evde torun bakarım, üniversitede ders veririm, eski işime dönerim” demek 10 yıldan sonra bazılarınca pratikte o kadar kolay olmayabilir. Bu nedenle dün açıklanan yönetimdeki isimlere bakıldığında Başbakan psikolojileri kırılgan yol arkadaşlarına, “4’üncü dönem olmaz ama sizi de bırakamam” mesajını vermiş.

Popüler soru, “Kabinede revizyon olacak mı” gündemde kalır. Burada çok tahminler var. Tavsiyem, tahmin edenlerle ve temenni edenlere dikkat edin. Herkes olması istediğini söylüyor. Başbakan’ın bu konuda ne yapacağını tahmin edip hesap yapmayın. Boşa düşebilirsiniz.

Erdoğan başkanlığındaki bu kongre 10 yıldır iktidardaki bir partinin aslında artık devletleşmiş kongresidir. Eskiden devletin kurumlarının yerleşik vesayetine karşı savaş veren, mağduriyetine isyan eden ve bunun için savaşan AK Parti, bugün Türkiye’nin en önemli gücü haline gelmiştir. “Bu nedenle, hâlâ mevcut yüksek oy oranına bakıldığında partide yeni yönetimde kimler olacaktır sorusu aslında ‘Türkiye’nin yönetiminin geleceğinde yer alacak’” sorusudur.

Herkes Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığına gideceğini sanıyor. Olabilir de. İleride, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül başta olmak üzere partinin ağır toplarının ne yapacağı da merak konusu. Bu nedenle bence Türkiye’nin en güçlü adamı olarak Tayyip Erdoğan, henüz tüm yol planını kafasında oturtmadı. Giderse ekibinde kimler olacak? Ayrıca bu şekildeki az yetkili bir cumhurbaşkanlığı koltuğu onu kesmeyebilir. Ama yukarı çıkarsa gözbebeği partisi de güçlü olmalı. Oraya sözü de geçmeli. İşte bütün bunlar daha her şeyin yeni başladığını gösteriyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!