O salondan yazıyorum

Güncelleme Tarihi:

O salondan yazıyorum
Oluşturulma Tarihi: Kasım 25, 2011 11:43

Haberin Devamı

Bu sabah saat 11’de, Bahçeşehir Üniversitesi salonunda bir devrim oldu.
Bu yazıyı Bahçeşehir Üniversitesi’nin konferans salonundan yazıyorum.
Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Fatma Şahin konuşuyor.
İki kız öğrenci kalkıp hapisteki arkadaşları için gösteri yapıyor.
Genç insanlar.
Dünyanın her yerinde olacak şeyler.
Hepimiz tedirginiz.
Her an polisler üzerlerine çullanabilir.
Her an, sürüklene sürüklene götürülecek diye bekliyoruz.

/images/100/0x0/55ea22c7f018fbb8f86d6bc3

Bakan tepki gösterecek, polis emir telakki edecek. Alıp götürecek, bir yıl iki yıl içerde yatacak diye kaygılıyız.
Hayır...
Bu defa öyle olmuyor.
Bakan sakin. Çocukları dinliyor.
Birazdan sizlerle konuşacağım diyor.
Sakin, anlayışlı bir anne.
Ama o polis var ya, o polis.
Duramıyor. Kollayacak. İlle de kollayacak.
Neyi mi?
Sessizliği, sükunet diye bildiği, kimsenin konuşmaması nizamını, müesses diye bildiği nizamı koruyacak.
Çocuklara yine müdahale ediyor.
Ortalık karışıyor.
Ama yine bakan duruma el koyuyor.
"Bırakın çocukları. Dışarı çıkarmayın. Ben onlarla da konuşacağım" diyor.
Salon alkıştan yıkılıyor.
Polis bozuyor ama bu defa kadın bakan polisin oyununu bozuyor.
İşte umut budur.
Fatma Şahin’i kutluyorum.
Eğer bu ülkede kadına yönelik şiddeti ortadan kaldıracaksak, önce genç insanı susturmaya, sükuneti nizam zanneden bu zihniyeti ortadan kaldırmalıyız.
Türkiye konuşmalı.
Dünün ayıplarını konuşmalı.
Ama bugünün ayıplarını konuşmaya kalkanları da susturmaya kalkmamalı.
Sayın Bakan Fatma Şahin, bugün hepimize verdiğiniz bu olağanüstü hoşgörü dersi için teşekkür ediyorum.
İyi ki varsınız.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!