"Kızım ve eşimin başı göğsümdeydi"

EKMEK ALMAYA GİTTİ, ENKAZ ALTINDA KALAN AİLESİNİ KURTARDI

Erciş'te 5 katlı apartmanının birinci katında oturan Eyüp Uralman ile eşi ve kızı yemek yemek için sofraya oturdu. Ekmek almaya fırına giden 21 yaşındaki oğulları Ömer Uralman, depremi duyunca eve dönmek istedi ve 5 katlı apartmanın yerle bir olduğunu gördü. Enkaz altında oğlu Ömer'in sesi ile umutlanan Eyüp Uralman "Üzerime çelik kapı düştü. Kolum kolonların arasında sıkıştı. Kızım ve eşimin başı göğsümdeydi. Kızımda kemik erimesi olduğundan dolayı nefes almak güçlük çekiyordu. Bu sırada oğlumun sesini ve ağlamasını duydum. Ses verdim ve oğlum beni, eşimi ve kızımı enkazdan çıkardı" dedi.

ENKAZDAN KURTARILAN DEPREMZEDELER O ANLARI ANLATTI / WEB TV

BABASINI SORDU, ÖLDÜĞÜNÜ ÖĞRENDİ  �

Erciş'te babasına kafede yardım eden 10'uncu sınıf öğrencisi Sezer Aydemir deprem olduğu anda müşterilere çay verdiğini söyledi. Sezer Aydemir "Deprem olduğu anda ben ayaktaydım ama babam oturuyordu. Bu yüzde hemen kendimi dışarı kaçtım. Apartmandan düşen inşaat malzemesi nedeniyle yarı belime kadar enkaz altında kaldım. Sağ bacağımın damarlarında kopma, ezilmeler olmuş. Beni müşteriler kurtardı. Daha sonra içerde kalan babam Mehmet'in öldüğünü öğrendim" diye konuştu.

KOMŞUYA GİTTİ, YARALANDI

Erciş'te ilköğretim okulu 4'üncü sınıf öğrencisi 10 yaşındaki Fatma Bedir ise depreme komşularının evinde yakalandı. Evlerinin müstakil olduğunu söyleyen Fatma Bedir "Komşumuzda oturuyorduk. Bacağım ve burnum kırıdı. Diz kapağıma platin taktılar. Eğer evimizden dışyarı çıkmasaydım, yaralanmayacaktım" dedi.

ÖNCE ARKADAŞINI SONRA KENDİNİ KURTARDI

Bir buçuk ay önce evlenen Ankaralı Demet Sevil, kendisi gibi sınıf öğretmeni olan eşi ile birlikte tayinlerinin ardından Erciş'e yerleşti. Demet Sevil deprem anında evde yalnız olduğunu belirterek "Beş katlı binanın 3'üncü katında oturuyorduk. Birden bir gürültü koptu ve her yer yıkıldı. Üst komşum öldü. Alt komşumdan haber alınamıyor. Benimle birlikte enkaz altında yeni atanmış bir ana sınıf öğretmeni vardı. Onun üzerine plastik kapı düşmüştü. Eİllerimi ve ayaklarımı kullanarak önce onu kurtardım. Daha sonra bana yardım getirmesini söyledim. Ekipler geldi beni kurtardı" dedi.

YENGESİNİ KURTARDI AMA ÇOCUKLARINI KURTARAMADI

Deprem sırasında çocuklarıya birlikte balkonda olduğunu anlatan Ayşenur Sönmez ise "Deprem anında soğukkanlı oldum ve çocuklarımı kollarımın altına aldım. Eşim evde değildi. Kayın biraderim ve eşim ise evin önündeydiler, onlar bizi kurtardı. Ancak daha sonra öğrendik ki kayınvalidem, kayın biraderimin eşi ve dört kızı ölmüş. Yaşayacağımdan hiç ümidim yoktu" diye konuştu.

"BİR ANDA TOPRAĞA GÖMÜLDÜK, ÖLÜP GİDECEĞİMİZİ SANDIK"

Van’da pazar günü meydana gelen depremde yıkılan 5 katlı binanın enkazından 3.5 saat sonra kurtarılan sınıf öğretmeni 24 yaşındaki Mustafa Cansız, memleketi Konya’da tedavi görüyor. Vücudunda kırıklar bulunan, ev arkadaşı iki meslektaşının öldüğünden habersiz olan Mustafa Cansız yaşadığı dehşeti anlatırken, "’Ev arkadaşlarımla bir anda toprağa gömüldük, ölüp gideceğimizi sandık” dedi.

Van’ın Erciş İlçesi’ne bağlı Gözütok Köyü’ndeki Banu Kız İlköğretim Okulu’na 2 ay önce kadrolu öğretmen olarak atanan Mustafa Cansız, depreme birlikte kaldığı öğretmen arkadaşları Hüseyin Büyükaslan ve Muharrem Malazgirt ile birlikte Erçiş’deki 5 katlı apartmanın 4’üncü katındaki evlerinde yakalandı. Yıkılan binanın enkazı altından altından 3.5 saat sonra yaralı kurtarılan Mustafa Cansız, Van’da yapılan ilk tıbbi müdahalenin ardından memleketi Konya’ya getirilerek Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Ortopedi Servisi’nde tedavi altına alındı.�

Yaşadığı dehşet saatlerini anlatırken, pazar günü olduğu için geç kalktıklarını ve kahvaltı hazırlarken depreme yakalandıklarını kaydeden öğretmen Mustafa Cansız, şunları söyledi:

"Çay demlemek için su koydum. Salonda oturuyorduk. Birden bina sallanmaya başladı. Arkadaşlarım ’kaçalım’ dedi ama biz fırsat bulamadan duvarlar çatladı ve bina çöktü. Bir anda toprağa gömüldük, ölüp gideceğimizi sandık. Enkaz altında bağırarak yardım istedik. Ama sesimizi duyan yoktu. Ümitsizliğe düştük. Öleceğiz diye düşünüyorduk. Hatta ’Azrail gel artık canımızı al’ diye bağırdık. Ellerim sıkışmıştı, üzerimde de beton yığını vardı. Karanlıkta bekledik. Sonra hızır gibi çevredeki vatandaşlar geldi. Balyoz sesleri duyduk. Bizi o bölge halkı göçük altından kurtardı. Allah onlardan razı olsun. Erciş’teki hastane kalabalıktı. İlk olarak Van’a sevk ettiler, sonra buraya geldik."

Oğlunun yaralı kurtulduğuna sevindiğini belirten emekli işçi 58 yaşındaki Osman Cansız, Van’da deprem olduğunu televizyonlarda haberlerden öğrendiklerini belirtti. Cansız, ”Cep telefonunu arıyorduk ama bir türlü ulaşamıyorduk. Sonradan bizi aradılar ve ’oğlunuz yaralı kurtuldu’ dediler. Ev arkadaşlarının ise öldüğü haber aldık. Ama bu durumdan oğlumun haberi yok” dedi.

Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Yel, "Hastamızın sağ kolunda kırıklar, omzunda da ezilmeler var. Biz hastamıza küçük cerrahi müdahaleler yapacağız. Hastamızın durumu gayet iyi" diye konuştu.