19 sanığın yargılanmasına başlandı

Güncelleme Tarihi:

19 sanığın yargılanmasına başlandı
Oluşturulma Tarihi: Mart 30, 2009 16:03

Türkiye Haber-İş Sendikasının, 2007'de Türk Telekom iş yerlerindeki grevi sırasında, şirkete ait bazı fiber optik kabloların kesilmesi olaylarına karıştıkları iddia edilen ve aralarında sendika Genel Sekreteri Ali Deniz'in de bulunduğu 19 sanığın yargılanmasına başlandı.

Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşmasına, sanıklar Türkiye Haber-İş Sendikası Genel Sekreteri Ali Deniz, Ankara Merkez Şube Başkanı Selami Terkan, sendika üyeleri Namık Gökdemir, Mustafa Gölbaşı, Yusuf Eriş, Ramazan Duru, Fevziye Yücel, Hayati Sayan, Celalettin Yıldırım, Mustafa Talaz, Alkan Öztürk, Serkan Gürbüz, Orkun Akmer, Alişan Yağcı, Mevlüt Aydoğdu, Mehmet Arslan, Osman Kürşad Mert, İbrahim Türker ve Fuat Köroğlu ile avukatları Serkan Mercimek ve Türk Telekom'un avukatı Akın Deniz Yıldırım katıldı.

Sanık Ali Deniz, gerek sendikal gerek iş hayatında, meydana gelebilecek aksaklıkların kendisine anlatılmasının ve aktarılmasının doğal olduğunu belirterek, “Bu nedenle sendika görevlileri ile görüşme yapmış olabilirim. İddia edildiği gibi suç işlemek için örgüt kurmadım. Zaten yasal bir örgütümüz vardır. Kablo kesmedim, kesilmesi konusunda kimseye talimat vermedim” dedi.

Sanık Selami Terkan ise görevi nedeniyle işveren, iş yeri temsilcileri, sendika üyeleri ile sürekli telefon görüşmeleri olduğunu ifade etti. Terkan, iddia edildiği gibi sendika üyelerini örgütlemediğini ve kabloları kestirmediğini ileri sürdü.

Sanıklar, Namık Gökdemir, Mustafa Gölbaşı, Yusuf Eriş, Ramazan Duru, Fevziye Yücel, Hayati Sayan, Celalettin Yıldırım, Mustafa Talaz, Alkan Öztürk, Serkan Gürbüz, Orkun Akmer, Alişan Yağcı, Mevlüt Aydoğdu, Mehmet Arslan, Osman Kürşad Mert, İbrahim Türker ve Fuat Köroğlu da üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmedi.

Sanıkların avukatı Serkan Mercimek ise 2007 yılındaki grev sırasında, işverenin maddi olarak zarara gireceği düşüncesiyle çeşitli şekillerde grev kırıcılığına soyunduğunu iddia ederek, “Yoğun bir şekilde yapılan bu eylemlerden kurtulabilmek ve grevin yasal olarak devamını sağlamak için sendika temsilcisi, iş yeri temsilcisi olan müvekkiller mücadele etmişlerdir” diye konuştu.

Bu mücadele sebebiyle yapılan telefon görüşmelerinin zaman zaman tespite alındığını belirten Mercimek, görüşme içeriklerinde “herhangi bir örgütlenme ve kablo kesip zarar verme, görüşmeleri kesme gibi düşünce, hal ve hareketin” olmadığını söyledi.

Türk Telekom'un avukatı Akın Deniz Yıldırım da müvekkili şirketin, atılı suçtan zarar gördüğünü kaydederek, davaya katılma talebinde bulundu.

Mahkeme Başkanı Hayrettin Türe, ara kararında, Türk Telekom'un davaya katılma talebinin kabulünü kararlaştırdı.

Avukat Yıldırım, basın demeçleri vermek suretiyle olaya destek veren sendika üst düzey yöneticilerini de kapsayacak şekilde soruşturmanın genişletilmesi ve ayrıca Türkiye'nin değişik illerinde meydana gelmiş benzer hadiseler sebebiyle yapılmakta olan yargılamaların, mahkemede birleştirilmesini talep etti.

Sanıklar ve avukatları, bu talebin reddine karar verilmesi isteminde bulundu.

Cumhuriyet Savcısı Ramazan Kaya ise mahkemelerin delil toplayan merci değil, yargılama dosyasındaki delilleri takdir eden bir makam olduğunu kaydederek, CMK'nın 225. maddesine göre mahkemelerin dosyadaki fail ve fiil ile bağlı bulunduğunu, bu sebeple katılan vekilin talebinin reddine karar verilmesini istedi.

Yargıç Türe, soruşturmanın genişletilmesi ve davaların birleştirilmesi talebinin reddine karar verdi.

Duruşma, dava dosyasındaki eksikliklerin tamamlanması amacıyla başka bir güne bırakıldı.
İddianamede, sendika Genel Sekreteri Ali Deniz, Ankara Merkez Şube Başkanı Selami Terkan ile sendika üyeleri Namık Gökdemir, Mustafa Gölbaşı, Yusuf Eriş, Ramazan Duru, Fevziye Yücel, Hayati Sayan, Celalettin Yıldırım, Mustafa Talaz, Alkan Öztürk, Serkan Gürbüz, Orkun Akmer, Alişan Yağcı, Mevlüt Aydoğdu, Mehmet Arslan, Osman Kürşad Mert, İbrahim Türker ve Fuat Köroğlu'nun, “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, örgüte üye olmak, devlete ait haberleşmeyi engellemek ve kamu malına zarar vermek” suçlarından 24 yıl 10 aya kadar değişen sürelerle hapis cezasına çarptırılmaları isteniyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!