Albay Temizöz davasında flaş gelişme

Güncelleme Tarihi:

Albay Temizöz davasında flaş gelişme
Oluşturulma Tarihi: Ekim 09, 2009 12:24

Şırnak ve Diyarbakır çevresinde görev yaptığı dönemde faili meşhul cinayetleri azmettirmekten yargılanan Kayseri Jandarma Alay Komutanı Temizöz davasında şok gelişme. Mahkeme heyeti davadan çekildi. Dosya 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Dava duruşmasında söz alan Temizöz çok ilginç ifadeler kullandı. Temizöz, " Ben komutanlık yaptığım dönemlerde de hiç bir şehit vermedim. Terör örgütlerinin hedefi haline getirildim. Beni öldürmek istemektedirler." dedi.

Haberin Devamı

ŞIRNAK ve çevresinde işlenen faili meçhul cineyetlerle ilgili tutuklu yargılanan Kayseri İl Jandarma Komutanı Albay Cemal Temizöz ve eski Cizre Belediye Başkanı Kamil Atak’ın da aralarında bulunduğu 6’sı tutuklu 7 sanığın yargılandığı davanın duruşmasında, gerginlik yaşandı. Müdahil ile sanık avukatları ve mahkeme heyeti arasında çıkan kısa süreli gerginlik üzerine, mahkeme 2 müdahil avukatı duruşma salonundan çıkarttı. Kısa süreli gerginlik nedeniyle duruşmaya ara verildi. Müdahil avukatları, mahkemenin tarafsızlığını yitirdiğini belirterek reddi hakim talebinde bulundu. Mahkeme de bunu kabul etti.

Şırnak ve çevresinde 1993-1995 yılları arasında 23 kişinin öldürülmesinden sorumlu tutularak Diyarbakır 6’ıncı Ceza Mahkemesi’nde tutuklu yargılanan Kayseri İl Jandarma Komutanı Albay Cemal Temizöz, Cizre Eski Belediye Başkanı Kamil Atak, Tamer Atak, Adem Yakın, Fırat Altun, (Abdulkadir Güven) Hıdır Altuğ’un yargılanmalarına bugün devam edildi. ‘Adam öldürmek ve suç işlemek için çete kurmak’ suçlarından Albay Cemal Temizöz’e 9, Kamil Atak’a 7, Tamer Atak’a 2, Adem Yakın’a 7, Fırat Altun’a 6, Hıdır Altuğ’a ise 3’er kez ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezası istenenen 6 tutuklu sanık duruşmada hazır bulundu. Davanın diğer sanığı olan ve firarda bulunan Kurken Atak’ın ise yakalanmasına çalışılıyor.

Dava başka bir nedenle tutuklu bulunan Atak'ın üvey kardeşi Mehmet Nuri Binzet ile sanıklar arasındaki Fırat Altun'un ‘Tükenmez kalem’, Hıdır Altuğ'un ise ‘Sokak lambası’ kod ismiyle verdikleri gizli tanık ifadeleri sonucunda açılmıştı. Yargılama sırasında gizli tanıklar Tükenmez kalem ile Sokak lambası ifadelerini geri çekmişti.

BABAMI KALAŞNİKOFLA TARADILAR

Duruşmaya 1994 yılında öldürülen Ramazan Uykur’un oğlu İsmet Uykur’un ifade vermesi ile başlandı. Uykur, 1994’de kamyonlarını tamir etmek için tamircide beklerken, babası Ramazan Uykur’un yanına gelerek Irak’a gidip gitmeyeceğini sorduğunu ifade ederek şunları söyledi:

“Oraya beyaz bir toros geldi. Toros marka araçtan inen sanık Tamer Atak, babama araca binmesini söyledi. Babam araca binmeyip yoluna devam edince, 50 metre ileride kaldırımda araçla önünü kestiler. Tamer arabadan indi ve elinde tabanca vardı. Aralarında boğuşma yaşandı. Bu arada araçtan Kukel Atak indi. Babamı Kalaşnikofla taradı ve oradan ayrıldılar. Ben korkup şok geçirdiğim için olay yerine gidemedim. Çevredekiler kimi korkudan kaçtı, kimi kepenklerini kapatarak olay yerinden uzaklaştı. Araçta yüzünü göremediğim iki kişi daha vardı. Şikayetçiyim babamın neden öldürüldüğünü öğrenmek istiyorum. Cizre’de o dönemde korku hakimdi. Kimin kimi öldürdüğü belli değildi ve insanlar kendi canlarının derdine düşmüştü. Bu nedenle kimse gidip şikayet edemiyordu. Şikayet etseler bile başlarına birşey gelmesinden korkuyorlardı. Sanıkların korucu olduklarını biliyordum. Jandarmayla birlikte çalıştıklarını bildiğimiz için korkuyorduk.”

MAHKEME 2 AVUKATI SALONDAN ÇIKARDI

Sanık avukatlarından Nail Karaarslan’ın, İsmet Uykur’a soru sorması sırasında itiraz eden mağdur avukatlarına ‘sen’ diye hitap etmesi üzerine mağdur avukatlarından Sezgin Tanrıkulu, “Sen diye hitap edemezsin terbiyesiz” diyerek sanık avukatına doğru yürüdü. Tanrıkulu mahkeme başkanına da, “Duruşmanın başından bu yana sanıklara hoşgörü gösteriyorsunuz. Bize ve müştekilere bu hoşgörüyü göstermiyorsunuz. Hepsini zapta geçerek işlem yapın” dedi.

Mağdur avukatlarından Bahattin Özdemir ise itirazının tutanaklara geçmediğini söyledi. Bunun üzerine mahkeme heyeti avukatlar Tanrıkulu ve Özdemir’in salondan dışarı çıkarılmasına karar verdi. Mahkeme başkanı yaşanan kısa süreli gerginlik üzerine duruşmaya ara verdi.

MÜDAHİL AVUKATLAR REDDİ HAKİM TALEBİNDE BULUNDU

Duruşmada yaşanan gerginlik üzerine verilen aranın ardından müdahil avukatlar söz alarak, salonda yaşanan tartışmanın söylenenlerin olduğu gibi tutanaklara yansımaması nedeniyle yaşandığını savunup, 2 meslektaşlarının salondan atılmasını itirazda bulundu. Mahkeme heyeti itiraz talebini reddetti.

Müdahil avukatlar, “Jandarma Genel Komutanlığı’nın Albay Cemal Temizöz’ün avukatlık ücretini ödemesinin devletin bu davada taraf olduğunu gösterir” dedi. Mahkeme heyetinin sanıklara gösterdiği tavırların mağdur yakınlarına gösterilmediğini belirten avukatlar, “Meydana gelen tartışmada söylenenler olduğu gibi zapta geçirilmemiş. Duruşma sağlıkı ve sıhhatle yapılamamıştır. Tüm bu nedenlerle tarafsızlığınızı yitirdiğinizi, taraf olduğunuzu düşünüyoruz ve davadan reddinizi ve çekilmenizi talep ediyoruz” dedi.

KATİBİ DE REDDETTİLER

Ayrıca müdahil avukatları duruşma katibinin de tutanağı yazarken mahkeme heyetini beklediğini, bu nedenle katibin de tarafsızlığını yitirdiğini düşündüklerini ve katibin de reddini istediler. Ayrıca müdahil avukatlar, daha önce salonda bulunan ses sisteminin devreye girmesi yönündeki taleplerinin reddedildiğini hatırlatarak, ses sisteminin devrede olması durumunda önceki oturumda yaşanan tartışmanın, yaşanmayacağını dile getirdiler.

MAHKEME REDDİ HAKİM İSTEĞİNİ KABUL ETTİ

Mahkeme heyetti reddi hakim talebini değerlendirmek için duruşmaya ara verdi.

Aranın ardından mahkeme heyeti reddi hakim talebini kabul ederek, dosyayı 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne göndermeyi kararlaştırıldı.

TEMİZÖZ: BENİ ÖLDÜRMEK İSTİYORLAR

Duruşmada reddi hakim talebinin kabul edilmesinin ardından mahkeme heyeti, iddia makamı, müdahil avukatları ve sanık avukatlarına söz verdi. Savcı, sanıkların tutukluk halinin devam etmesi talebinde bulunurken, müdahil avukatlar da savcının talebine katıldı. Sanık avukatları, mahkemeye dışardan baskı yapıldığı yönündeki söylentileri aktardı. Temizöz’ün avukatları ise müvekillerinin tutukluk halinin son bulmasını isteyerek, yurt dışına çıkış yasağı veya adli kontrol sağlanarak tahliye talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti tutukluk durumuna ilişkin sanıklara da söz verdi. Duruşmada söz alan Albay Cemal Temizöz, Ramazan Uykur’un oğlu İsmet Uykur’un duruşmada tanık olarak verdiği, “Cizre’de savaş ortamı vardı” sözlerini hatırlatarak, “İşte ben bu savaş ortamında komutanlık yaptım. İsmet Uykur’un avukatının yönlendirmesiyle, kimlerden korktuklarına dair açıklık getirememiştir. Avukatların yönlendirmesiyle, jandarma korkunun kaynağı olarak gösterilmiştir. Ben komutanlık yaptığım dönemlerde de hiç bir şehit vermedim. Buradaki başarılarımdan dolayı da jandarma tarafından taktir edildim. Ben meslek hayatım boyunca karargah görevinde olmadım. Vatandaşın can güvenliği için alanda görev yaptım. Terör örgütlerinin hedefi haline getirildim. Beni öldürmek istemektedirler. Vicdanen rahatım. Çok mağdur duruma düştüm. Tahliyemi talep ederim” dedi.

Sanıklardan Cizre eski Belediye Başkanı Kamil Atak, üvey kardeşi Mehmet Nuri Binzet’e yönelik yine sert ithamlarda bulundu. Binzet için, “Yalan makinesidir. Kendisi oynaktır” diyen Atak, Ramazan Uykur’un oğlu İsmet Uykur’un ifadelerne ilişkin, “İsmet bey, 16 yıldır neredeydin? Nuri Binzet konuştuktan sonra aklına geldi. Şimdi konuşuyorsun. Mağdur biziz. Bizden başka mağdur yok. PKK ile mücadele ettiğim için hedef seçildim” diyerek tahliyesini talep etti.

Sanıklardan PKK itirafcısı Adem Yakın ise “Ben resmi olarak halis muhlis Türk askeriyim. Diyarbakır meydanında dar ağacı kursalar da Türk adaletine güvenimiz tamdır. Ama isnad edilen suçları kanıtlayın, delillendirin. Bu geriye dönük bir hesaplamayı amaçlamaktadır” dedi.

TUTUKLULUKLARINA DEVAM

Mahkeme heyeti, verdiği kısa bir aradan sonra sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
Reddi hakim talebinin kabul edilmesinden sonra dosyanın gönderildiği bir üst mahkeme olan 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, bundan sonra duruşmanın hangi mahkemede yapılacağını karar verecek.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!